Kayaoğlu: “Tekstilde rekabet için fiyat istikrarı çok önemli”
Sürdürülebilir bir üretim anlayışıyla faaliyetlerine devam ettiklerini belirten Kayaoğlu Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Kayaoğlu, “Sektörün yeniden rekabet edebilmesi adına fiyat istikrarı çok önemli. Bunun yanı sıra oluşan riskleri de azaltmak adına yerli ve güçlü markalar yaratmamız gerekiyor” dedi.
ALİ ŞAHİN/BURSA
Bursa’da ham örme kumaş, boyalı örme kumaş, baskılı ve pliseli örme kumaş üretimi ve satışı konusunda dünyaca ünlü markalara hizmet veren Kayaoğlu tekstil, gelişimini sürdürürken doğaya olan duyarlılığını da üst seviyeye çıkarıyor. 4 bin metrekarelik alanda üretim yaptıklarını ve örme konusunda 30 yıllık bir deneyimle çalıştıklarını belirten Kayaoğlu Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Kayaoğlu,
“Doğaya karşı hassasiyetimiz var. Bugün değil 3-4 yıldır bu konudaki çalışmalara hız verdik. Örme işi yaptığımız için bir atık oluşturmamız söz konusu değil. Ürünlerimizde de recycle kullanımını artırdık. Özellikle Avrupa’dan bu yönde gelen talepler de artmaya başladı. Bugün ürünlerimizin yüzde 40’ını geri dönüştürülmüş ürünlerden üretilen iplikler ile üretiyoruz.
Bununla birlikte harcadığımız elektrik konusunda da GES santralimiz mevcut. Yakın bir zamanda da şirket araçlarımızı %100 elektrikli araçlarla değiştirmeyi planlıyoruz” dedi. Yeni yatırım planları da olduğunu belirten Kayaoğlu, “Dokuma kısmımıza bir makine yatırımı planımız var. Bunun için toplamda 2 milyon Euro bir bütçe kullanacağız” diye konuştu.
“Global Recycle Standard’a sahibiz”
Paris’te küresel moda endüstrisine malzeme ve hizmet sağlayan altı büyük endüstrinin bir araya geldiği Premiere Vision fuarında yer aldıklarını belirten Kayaoğlu, “Deprem felaketine denk gelen o fuarda her ne kadar yer alsak da aklımız ülkemizdeydi. Görüşmelerimiz oldu ama buruk bir fuar geçirdik. Önümüzdeki Bursa, İstanbul fuarlarının yanı sıra Rusya’da da bir fuara katılım göstereceğiz. Yıllık 1100 kalite ürün çıkarıyoruz.
En başta dediğim gibi sürdürülebilirlik konusuna büyük önem veriyoruz. Kayaoğlu Tekstil olarak doğada çözünmesi uzun yıllar alan pet ürünlerin, kumaş olarak işlenmesi teknolojisini kullanarak, Global Recycle Standard sertifikası doğrultusunda sürdürülebilir kumaş üretimi gerçekleştiriyoruz. Ar-Ge faaliyetlerimizden, üretimde malzeme seçimine, atık yönetiminden enerji kullanımına kadar her adımda sürdürülebilir bir dünya için çaba harcıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Ülke olarak güçlü markalar yaratmalıyız”
Artan maliyetler herkesi zorladığı gibi özellikle Avrupa pazarındaki birçok müşterinin farklı ülkelere yönelmesine neden olduğunu vurgulayan Kayaoğlu, “Bugünlerde kaçan müşteriyi yeni yeni ülkemize tekrar getirdiğimizi söyleyebiliriz. Fiyatların stabil hale gelmesi veya yükselişin belli bir ivmede gitmesi fiyatlama açısından da bilinmezlikleri ortadan kaldırıyor.
Bununla birlikte hammadde ve enerji fiyatlarındaki gerileme ile yeniden fiyatta rekabet eder hale geliyoruz. Kaliteli üretim yaptığımız için fiyat avantajı da sununca birçok firma Türkiye’yi tercih ediyor zaten. Sektörde aynı zamanda bir markalaşma sorunu da var. Ülke olarak tekstilde güçlü bir marka yaratmaya ihtiyacımız var. Bazı markalar çok fazla bağımlı hale gelmenin de oluşturduğu riskleri dağıtabilmemiz lazım. İç Pazar için çalışırken güçlü markalar yaratmak adına da hamleler yapmalıyız. Lokomotif sektörlerimizin üretime devam edebilmesi adına bazı süreçleri kolaylaştırıcı çalışmalar da yapılmalı” dedi.
“Rusya ciddi bir pazar oldu”
Ar-Ge konusunda sürekli bir çalışma içerisinde olduklarını belirten Kayaoğlu, “Nitelikli insan gücü ve Ar-Ge faaliyetleri sayesinde, teknik tekstil alanındaki yatırımları ve iyileştirmeleri, son teknolojiler ile birleştirerek gerçekleştirmeye gayret ediyoruz. İç Pazar için üretimimiz var ama ağırlıklı ihracat yapıyoruz.
En büyük pazarımız Avrupa ve ardından da Rusya geliyor. Rusya savaşı nedeniyle oradaki büyük firmaların pazardan çıkması yerel markaların güçlenmesi adına fırsat doğrunca Türkiye olarak bize de olumlu bir yansıması oldu. Rusya’daki yerel markaların ürün taleplerinde ciddi bir artış var. Aslına baktığınız zaman piyasadaki ihtiyaçlar belli. Bizim o ihtiyaçlardan aldığımız payın ne kadar olduğunu da iş yapış biçimlerimiz belirliyor. Fiyatta yarışabilir olmak en önemli konu” ifadelerini kullandı.