Çin-Tayvan gerilimi markaları Türkiye'ye getirdi
Çin’in Tayvan’a saldırma ihtimali üzerine harekete geçen Hugo Boss ve Lacoste gibi birçok markanın ülkedeki tedarikini 2023 itibari ile sonlandıracağı konuşuluyor. Her iki dev de söz konusu üretimi Türkiye’ye kaydırmak için Türk şirketler ile sıkı bir görüşme trafiği yürütüyor.
Yener KARADENİZ
Salgın ile başlayan tedarik zincirindeki değişim, son dönemde artan siyasi gerilim nedeniyle hızlandı. Yaklaşık 500 milyar dolarlık değere sahip olan dünya hazır giyim sektörü ihracatından yüzde 30’dan fazla pay alan Çin’in Tayvan’a yönelik saldırı ihtimali, tedarikinin önem kısmını bu ülkeden karşılayan dev markaların kararını gözden geçirmesine yol açtı. Başta Lacoste ve Hugo Boss olmak üzere orta üst segment birçok markanın, 2023 itibarıyla Çin’deki tedarikini sonlandıracağı konuşuluyor.
Hugo Boss’un en büyük üretim tesisinin bulunduğu Türkiye’deki yöneticiler, Almanya’daki merkezi ziyaret etti. Söz konusu karar Türk yöneticilere iletildi ve bundan sonraki dönemde Türkiye’de üretime daha fazla ağırlık verileceği söylendi. Fransız Lacoste da hali hazırda Eren Holding ortaklığı ile kurulan Devanlay ile belirli bölgelerdeki üretimin bir kısmını Türkiye’den karşılıyor. Fransa’daki merkez sıkı bir görüşme trafiği yürütülüyor. Hugo Boss’un İzmir’de üretim tesisinde geçen yıldan bu yana genişleme çalışmaları devam ediyor. Hugo Boss Tekstil Sanayi Genel Müdürü Arif Kaya’nın daha önce yaptığı açıklamalarnda salgın ile birlikte Türkiye'ye önemli oranda sipariş kayması yaşanıyor. İzmir'deki tesis Hugo Boss global yapılanması içinde yüzde 35'lik paya sahip ve bu oran kısa vadede yüzde 40'a çıkacak. Şirketin global sitesinde yer alan bilgiye göre ise markanın hali hazırda en büyüğü Türkiye’de olmak üzere Almanya, Polonya ve İtalya’da kendi üretim tesisi bulunuyor. Şirket, üretimin önemli bir kısmını da dünyanın farklı bölgelerindeki tedarikçilerden sağlıyor. Bunun için de hali hazırda birçok Türk firma ile görüşmeler yürütülüyor. Lacoste ise 2021’de yayınladığı tedarikçi listesine göre 225’i doğrudan olmak üzere 481 tedarikçi ile çalışıyor. Tedarikçi sayısına göre 92 adetle Çin ilk sırada yer alırken, onu 44 tedarikçi ile Türkiye takip ediyor. Son dönemde bu rakamın Türkiye lehine değiştiği ifade ediliyor.
Görüşmeler yürütülüyor
Aralarında Hugo Boss’un da yer aldığı birçok lüks markanın tedarikçilerinden biri olan Biray Kumaş’ın Yönetim Kurulu Başkanı Gökmen Aydınlı, Çin-Tayvan gerilimi nedeni ile orta üst segment birçok markanın önümüzdeki yıl itibari ile ülkedeki üretimini sonlandırma kararı aldığını söyledi. Aydınlı, “Bu tarz kararlar, coğrafi konumunun da avantajı sayesinde Türkiye’nin öne çıkmasını sağlıyor. Ancak böyle büyük markalara hizmet verebilecek şirket sayısı Türkiye’de ne yazık ki bir elin parmaklarını geçmez Yine de şu an birçok şirket ile görüşmeler yürütülüyor” dedi. Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Ramazan Kaya, Hugo Boss’un İzmir’deki yatırımlarını artırma kararının da bu adımda etkili olduğunu kaydetti. Üretim yapmak ile ilgili markanın kendilerine de geldiğini kaydeden Kaya, “Şirket, Çin’deki üretimin önemli bir kısmını Türkiye’ye çekti, çekmeye de devam ediyor. Lacoste ile de çalışmaya başladık. Geçen hafta da Fransa’daki merkezine gittik, görüşmelerimiz vardı. Marka ciddi bir şekilde Türkiye’ye dönüyor. Lacoste Avrupa olarak şirket, üretim üssü olma noktasında önümüzdeki dönemlerde Türkiye’yi daha fazla kullanacak” ifadelerini kullandı.
"Bu ihtiyaçları karşılamak zor"
Hugo Boss ve Lacoste’un yanı sıra başka birçok markanın da Çin’deki alımları azaltmaya, Türkiye’den ise artırmaya yönelik benzer kararlar aldığına yönelik duyumlarını paylaşan TOBB Hazırgiyim ve Konfeksiyon Meclisi Başkanı Şeref Fayat da "Bu markalar arasında daha önce Türkiye’den alım yapmayanlar da bulunuyor. Bu ihtiyaçları bizim ne derece karşılayabileceğimiz önemli bir soru işareti. Çünkü onların beklentileri Çin’deki fiyat kategorisinde Türkiye’de üretim yaptırmak. O da çok mümkün değil. Önce yüzde 10-15 ile başlıyorlar. Baktılar ki bir şekilde bu maliyetleri satışları karşılıyor ondan sonra alımları artırmaya çalışıyorlar. Yani bu markalar savaş ihtimaline karşı bize dönüş yapsalar bile karşılık buluyorlar mı kısmı biraz tartışmaya açık. Uğraşıyoruz ama ne kadar pay alacağız emin değilim” açıklamasında bulundu.