Türkiye Hayat Emeklilik/ Gürol Sami Özer: Fon seçimi yatırımcının yaşı ve karakteri ile ilgilidir

Emeklilik fonları, küçük ya da büyük yatırımcının uzun vadedeki gözdesi. Hem devlet katkısı olması, hem de birikim yapamayanlara sağladığı kolaylık nedeniyle, yatırımcı sayısı her geçen gün artıyor. Türkiye Hayat Emeklilik, Fon Yönetimi ve Ekonomik Araştırmalar Direktörü Gürol Sami Özer, 2025 yılı beklentilerini, fon seçerken nelere dikkat edilmesi gerektiğini ve gençler için emeklilik fonlarının önemini Paranın Yönü’ne anlattı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
 Türkiye Hayat Emeklilik/ Gürol Sami Özer: Fon seçimi yatırımcının yaşı ve karakteri ile ilgilidir

BES’teki birikimlerin yönetiminde dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?

Risk seven bir yatırımcıysanız ya da gençseniz risk seviyesi daha yüksek olan fonlara yönelebilirsiniz. Ancak risk almayı çok tercih etmeyen ya da yaşı biraz daha ilerlemiş bir katılımcıysanız riski görece daha az olan fonları tercih edebilirsiniz. Fon seçimleri, doğrudan yatırımcı karakteri ve yaşı ile ilişkilidir.

Fon dağılımını yaparken dikkat edilmesi gereken önemli bir konu da tüm birikimlerinizi tek bir fonda değerlendirmek yerine çeşitlendirme yöntemini kullanarak, farklı varlık gruplarına yatırım yapılması… Burada yatırımcıların yaklaşık %90’ının göz ardı ettiği çok önemli bir hususu vurgulamakta fayda var; doğru zamanda doğru fonda olmak için yatırımlarınızı kontrol edip aksiyon almanız gerekiyor. Katılımcıların yılda 12 defa fon değiştirme hakkı varken, maalesef büyük bir kısmı bu konuya yeterince önem vermiyor.

Katılımcıların, sözleşme sahibi oldukları emeklilik şirketlerinin yayınladığı raporlar veya yetkililerin önerilerini dikkate almaları da oldukça önemli. Eğer yatırımcılar bu önerileri dikkate almaz ve yatırımlarını takip etmezlerse enflasyona karşı tasarruflarını korumaları zorlaşacaktır.

Özellikle gençler için emeklilik fonlarına yatırım yapmak neden önemlidir. Ne kadar süreyle yatırım düşünülmelidir?

Emeklilik fonlarına yatırım yaparken kısa vadeli bir kazanç elde etme amacı güdülmemesi gerektiğini, esasen bu fonların çok önemli bir tasarruf aracı olduğunu ilk günden beri altını çizerek belirtiyoruz. BES sistemine ne kadar erken dahil olunursa, ileride katılımcı o kadar fazla fayda görecektir.

Yani genç yaşta tasarruf ederek birikim yapmaya başlayan katılımcılar sisteme daha geç dahil olanlara kıyasla emekliliklerinde daha fazla katkı alabilecekler. Bu açıdan 18 yaş altı BES planlarını özellikle ebeveynlere tavsiye ederken bunu sadece tasarruf aracı görmemelerini de not etmek istiyoruz. 18 yaş altı BES ile çocuklarımızın finansal okuryazarlık seviyesini artırabilir ve gelişen ekonomik şartları takip etmeyi uygulamalı olarak öğretebiliriz. Böylece çocuklarımız kendi parasını yönetme konusunda ebeveynlerine fikir sunabilir ki bu bile oldukça değerlidir.

Bununla birlikte %30’luk devlet katkısı avantajını es geçmemek gerekiyor. Böyle bir uygulamayı başka bir yatırım enstrümanında görmezken 1000 TL’lik katkı payında 300 TL devlet desteği, bu 300 TL’lik tutarın da devlet katkısı fonunda değerlenmesi tek başına oldukça güçlü bir sebep.

Fon dağılım önerisi belirlenirken hangi hususlar göz önünde bulunduruluyor?

Öncelikle fon dağılımları belirlenirken risk ve beklentiler dikkate alınır. Bu paralelde makro veriler ve haber akışları maksimum oranda takip edilir.

Bunlardan birkaçından bahsetmek gerekirse büyüme, sanayi, enflasyon verileri ve özellikle merkez bankalarının faiz kararları kritik öneme sahiptir. Ancak finans eşittir rakam gibi bir algıya da sahip olmamak gerekir. Önemli yurtdışı ve yurtiçi tüm gelişmeler, yatırım kararlarını ve buna bağlı olarak da BES müşterilerinin getirilerini etkilemektedir.

2025 yılında hangi fon türünün öne çıkmasını bekliyorsunuz?

Son yıllarda hisse senedi ve altın fonları getiri anlamında dikkat çekerken, gelecek yıl çoklu varlık yönetimini esas olan karma ve değişken fon türlerinin ön plana çıkacağı kanaatindeyiz.

Dünya genelinde önemli merkez bankalarının enflasyonla mücadele kapsamında attıkları sıkı para politikası adımlarının sonuna gelindi ve politika faizleri kademeli olarak indirilmeye başlandı. 2025’te de söz konusu faiz indirimlerine devam edileceği düşüncesindeyiz. Bu sebeple gelecek yıl gelişmiş ülkelerden, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere sermaye akışının hızlanacağı ve söz konusu sermayenin ağırlıklı olarak pay piyasalarına akacağı kanısındayız.

Bu minvalde hisse senedi fonlarında getiri potansiyelinin yüksek olduğunu düşünmekle beraber sürdürülebilirlik temalı hisse senedi fonlarının pozitif ayrışacağına yönelik beklentimiz de mevcut. Her ne kadar 2024 yılı gibi zorlayıcı olmasa da 2025 yılında da risklerin canlı kalması kuvvetle muhtemel. Bu nedenle de mevcut risk ve fırsatların yönetimi açısından çoklu varlık fonlarına daha sıcak bakıyoruz.

2025 için fonlardan oluşan bir portföy sepeti nasıl oluşturulur?

Fon sepeti oluştururken öncelikle katılımcının risk profilini dikkate almak gerekir. Hiç risk sevmeyen bir müşterimizin riskli fonlarda bulunmasını arzu etmeyiz. Bu noktada doğru bilinen yanlışlara da değinmek gerekiyor. Ülkemizdeki yatırım algısında altın, risksiz bir enstrüman olarak konumlanıyor. Halbuki altın fonlarındaki fiyat dalgalanması hisse senedi fonları ile eşit; bu yüzden de risk seviyesi yüksek. Bu kapsamda fon sepeti oluştururken yatırım yaptığımız fonun risk seviyesine ve hangi enstrümanlara ağırlıklı yatırım yaptığına bakmak oldukça faydalı olacaktır.

2025 yılı tahmin yapmayı zorlayan bir yıl olacak gibi gözüküyor. ABD’nin yeni başkanı ve uzun bir süredir kötü görünüme sahip Çin ekonomisi risk unsuru olarak karşımıza çıkarken, varlık çeşitlendirmesi bu kapsamda önem arz ediyor. Küresel merkez bankalarının faiz indirimi adımları ve ülkemizin de bu akıma dahil olacağı 2025 yılında hisse senedi fonlarına risk algısına göre yer verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Riskleri dengeleme amacıyla temkinli değişken veya borçlanma araçları fonları iyi bir tercih olabilir.

Türkiye Hayat Emeklilik’in farkı nedir?

Şirketimiz, özellikle sunmuş olduğu fon çeşitliliği açısından önemli bir ayrışma gösteriyor.  Halihazırda 49 adet emeklilik yatırım fonumuz bulunuyor. Müşterilerimiz için geleceğin yatırım temalarını kapsayan fonlar kurmaya da devam ediyoruz. Örneğin en son kuruluşunu gerçekleştirdiğimiz “Katılım Karma Fon”umuz, sektörün tek faizsiz karma fonu olmasının yanı sıra katılım finans prensiplerine uygun yabancı hisse senedi içeren ilk emeklilik fonu olma özelliğini taşıyor.

Tarım ve gıda sektörüne yatırım yapacak emeklilik yatırım fonumuzun kuruluşunu ise yakın bir zamanda tamamlamayı hedefliyoruz. Ayrıca sektörde sadece şirketimizde bulunan yaşam döngüsü fonlarına da değinmek istiyorum. Yaşam döngüsü fonları kısaca; katılımcının yaşı ile fonun riski arasında ilişki kurarak yatırımlar gerçekleştiriyor. Böylece piyasaları takip edemeyen veya düzenli fon değişikliği yapmak istemeyen katılımcılara bir seçenek sunuyoruz.

Bununla birlikte dijitalleşme sürecimizin hızını artırdığımız bir dönemin içerisindeyiz. Bunun örneklerinden birisi olan FonaSor uygulamamız müşterilerimizin risk profilleri, yaşları, fon dağılım değişikliği hakları gibi birçok kriteri göz önünde bulundurarak fon karma önerisi sunarken, teknolojiden maksimum oranda fayda sağlayabilmelerini amaçlıyor.

Son olarak Ekonomik Araştırmalar Müdürlüğü’müz tarafınca aylık olarak model portföy hazırlanırken araştırma raporları ve podcast yayınları ile müşterilerimizin “doğru zamanda doğru fonda” olması için de maksimum çaba sarf ediyoruz. Ayrıca bizim müşterimiz olsun ya da olmasın tüm katılımcılar internet sitemizi ziyaret ederek Ekonomik Araştırmalar sayfasında yer alan model portföyümüzü inceleyebilir, kendi risk profiline göre seçimde bulunabilirler.

Katılımcılarımızla kurduğumuz bu 360 derecelik iletişim ağımızla neredeyse 7/24 yanlarında oluyoruz. Bu da bizi ayıran ve alanımızda öncü yapan en önemli özelliğimiz. 

Sigortacılık