TSB Başkanı Uğur Gülen: 4 mega trend mevcut riskleri de büyütüyor

Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Uğur Gülen, 3.Uluslararası Sigorta Zirvesi’nin ana teması olan ‘Koruma Açıkları’nın son yıllarda tüm dünyayı etkileyen 4 küresel mega trend nedeniyle büyüdüğünü dile getirdi. Gülen, bu mega trendlerin risk ortamında dinamik değişikliklere neden olduğunu belirterek, mevcut riskleri de büyüttüğünü vurguladı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
TSB Başkanı Uğur Gülen: 4 mega trend mevcut riskleri de büyütüyor

 

Bu yıl 30 Eylül - 5 Ekim tarihleri arasında kutlanacak 13. Sigorta Haftası kapsamında 3'üncüsü yapılan Uluslararası Sigorta Zirvesi, yerli yabancı sektör profesyonelleri ve paydaşların katılımıyla Sheraton Grand İstanbul Ataşehir'de dün başladı.

"Koruma Açığının Azaltılması: Türkiye'nin Dayanıklılık ve Sürdürülebilirlik Yolculuğu" ana temasıyla düzenlenen zirvenin açılış konuşmalarını sırasıyla, Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Uğur Gülen, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkanı (SEDDK) Davut Menteş ve Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Osman Çelik gerçekleştirdi.

Konuşmasında, dünyadaki koruma açıklarına dikkat çeken ve koruma açığını hep birlikte çalışarak azaltmanın mümkün olduğunu vurgulayan TSB Başkanı Uğur Gülen, son yıllarda tüm dünyayı etkileyen 4 küresel mega trend bulunduğunu belirtti ve bunları 'jeopolitik gelişmeler ve bölgesel savaşlar', 'dijital dünyanın siber saldırılar ve yapay zeka ile dönüşümü', 'doğal afetler, iklim değişikliği' ve 'demografik değişimler' olarak sıraladı. 

Bu mega trendlerin risk ortamında dinamik değişikliklere neden olduğunu, yeni, hızla artan risklere yol açtığını, mevcut riskleri büyüterek böylece küresel koruma açığına neden olduğunu ifade eden Gülen, şöyle devam etti: "Bu koruma açıklarının dördü, büyüklükleri, küresel varlıkları, insanların yaşamları ve geçim kaynakları üzerindeki etkileri ve beklenen evrimleri nedeniyle özellikle önemlidir:

Emeklilik koruma açığı (yıllık 1 trilyon ABD Doları), siber koruma açığı (0,9 trilyon ABD Doları), sağlık koruma açığı (0.8 trilyon ABD Doları), doğal afet koruma açığı (0,1 trilyon ABD Doları).

Bu bağlamda ana temasını 'Koruma Açığının Azaltılması: Türkiye'nin Dayanıklılık ve Sürdürülebilirlik Yolculuğu' olarak belirlediğimiz  zirvemizde ise bu 4 mega trend yanında sektörümüz için olmazsa olmazlar, teknolojinin getirdiği fırsatlar, veri analitiği, sürdürülebilirlik ve müşteri odaklılık gibi konular da derinlemesine ele alınacak. Sigortacılık durağan bir yapıda olmadığı için de küresel düzeyde karşılaştığımız zorluklar ve değişen risk profilleri, bizleri her geçen gün daha yenilikçi ve etkili çözümler üretmeye yönlendiriyor."

Öte yandan, üretken yapay zekaların artan siber risklere yol açacağını belirten Gülen, önümüzdeki dönemde siber risk sigortasının daha fazla gündeme geleceğini vurguladı.

“Şirketlerimizin finansal dayanıklılığını güçlendi”

Kısa süre önce açıklanan 2025-2027 yıllarını kapsayan yeni Orta Vadeli Program'a (OVP) da atıfta bulunan Gülen, "Sürdürülebilirlik, sermaye yapısının güçlendirilmesi, reasürans boşluğunun önlenmesi, özel sağlık sigortaları geliştirilmesi, tamamlayıcı emeklilik sisteminin geliştirilmesi başlıklarında çalışmalarımıza aralıksız şekilde devam ediyoruz. Açıklanan yeni OVP'nin ülkemiz ekonomisine önemli katkılar sağlayacağına inanıyor, sigorta ve özel emeklilik sektörü olarak yeni programın uygulanmasında da görev ve sorumluluklarımızı yerine getirmede yoğun bir çalışma içinde olduğumuzu bilmenizi istiyoruz.

Öte yandan sektörümüzün regülatör kurumu SEDDK'nın sektörümüzdeki istikrarı ve güvenliği artırma yolunda attığı adımların da bizler için ne kadar büyük önem taşıdığının altını çizerken, son sermaye düzenlemesinin de şirketlerimizin finansal dayanıklılığını güçlendirdiğini ve olası risklere karşı kalkan görevi gördüğünü de özellikle belirtmek isterim" dedi.

"Sektörümüzün gelecek 10 yılının yol haritasını belirledik"

Sigortacılığın lokal bir mesele olmanın önüne geçtiğini ve uluslararası arası bir hüvviyet ve rekabet ortamı kazandığını kaydeden Başkan Uğur Gülen, Türkiye’deki çok sayıda yabancı kökenli sigorta şirketin varlığını buna örnek olarak gösterdi. Bun karşın, Türkiye'de sigortacılığın hak ettiği seviyelere henüz ulaşmadığını ve bunun da fırsat olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Gülen, şunları söyledi: "Bu yolda TSB'deki çalışan arkadaşlarımın özverileri çalışmalarıyla yaklaşık 15 gün önce önemli bir projeye start verdik. Sektörümüzün gelecek 10 yılının yol haritasını belirledik. Türkiye Sigorta Birliği öncülüğünde sektörün tüm paydaşları 2 gün süren Arama Konferansı’nda buluştu. Etkinliğe sigorta şirketlerimizi genel müdürleri, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı uzmanları, regülatör kurumumuz SEDDK'dan Başkan ve Başkan Yardımcıları, uzmanları, acente, eksper, asistans, meslek örgütleri ile sigorta ekosisteminde yer alan tüm kurum ve kuruluşların temsilcilerinden oluşan yoğun bir katılım oldu. Katılan herkese burada tekrar teşekkürlerimi sunuyorum.

Gelecek nesillere güvenli bir ülke bırakma adına çıktığımız bu yolculukta ortaya konan bu birliktelik sadece Türk sigorta sektörünün barış ve güven içinde birlikteliğini değil ülkemizin depremden iklim değişikliği risklerine, sağlıktan yaşlanmaya koruma açıklarını ortadan kaldıracak güçlü bir iradenin de sembolü olacaktır. Ortak akılla ilerleyerek, sorunlarımızı birlikte çözmek zorundayız. Sigorta sektörü, tek taraflı çözümlerle ilerleyemez. Bu nedenle tüm paydaşlarımızla el ele vererek, sektörümüzü daha güçlü kılacak adımlar atacağız."

Sigortacılık