Seramikçilerden kamu ve özel kuruluşların aktif olacağı stratejik plan talebi

İkinci çalıştaylarını Antalya’da düzenleyen seramikçiler, 2 milyar dolar ihracata koşan sektörlerine stratejik plan istiyor. Sektör temsilcileri kamu kurumları, ticaret ataşelikleri, Eximbank ve bankaların ortak stratejisi ile pazarlar belirlemesi ve birlikte çalışması gerekliliğini dile getirdiler.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Seramikçilerden kamu ve özel kuruluşların aktif olacağı stratejik plan talebi

Ferit PARLAK

Türkiye Seramik Federasyonu Başkanı Erdem Çenesiz, 1 milyar dolardan fazla net dövizin Türkiye’de kalmasını sağladıklarını söyledi. Çenesiz ayrıca, sektörün ihracata dayalı bir enerji politikası beklediğini belirtti. Seramik sektörü, kamu kuruluşları ile birlikte hareket edecekleri ‘stratejik plan’ talep ediyor. 2’nci Seramik Çalıştayı’nda ortaya konan görüşlere göre hedef ülkelerde hızlı yol alınabilmesi, ortak akıl ile ortaya konacak stratejik plan uygulamalarına bağlı.

Türkiye ekonomisinin yerlilik oranı en yüksek endüstrilerinden seramik sektörü, küresel piyasalarda ortak akıl oluşturularak yol alınması gerektiğini savunuyor. 2’nci Seramik Çalıştayı’nda bir araya gelen sektör temsilcileri, ihracatta kg fiyatının ve istihdamın, kamu kuruluşlarının, Eximbank’ın, finans kuruluşlarının, ihracatçıların ve ticari ataşeliklerin bir araya getirilmesi ile oluşturulacak ortak akıl ile artırılabileceğine dikkat çektiler.

Sektör temsilcileri konuyla ilgili olarak DÜNYA’ya açıklamalarda bulundu.

ÇENESİZ: Doğalgaz fiyatları AB’li üreticilerin üstüne çıktı

Yüzde 82 yerli katma değer oranı ile ihracat yaptıklarını kaydeden Türkiye Seramik Federasyonu Başkanı Erdem Çenesiz, şu bilgileri verdi: 1.5 milyar dolara yaklaşan ihracatımızla, yıllık 1 milyar dolardan fazla net dövizin ülkemizde kalmasını sağlıyoruz. Ülke geneline yayılmış fabrikalarla sadece gelişmiş bölgelerimize değil, tüm bölgelerin gelişmesine katkı sağlıyoruz. Yüksek istihdamı ve yurt geneline yaygınlığı ile ülkemiz için ideal sayılacak bir sektörüz.Son dönemde doğalgaz fiyatlarımız AB’li üreticilerin üstüne çıktı. Rekabet dezavantajı oluşturuyor. Doğalgaz fiyatları ihracatımızın önündeki en büyük engel. Sektörümüz dünya ile rekabet ediyor, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerle aynı anda rekabet ediyoruz. Seramik sektöründe ülke imajımız iyi, ama çok daha iyi olması için caba sarf ediyoruz. AB ülkelerinde dahi olmayan “Meslekte Kazanma Gücü Kaybı” ile ilgili yapısal sorunlar üreticilerimizi Avrupalı rakiplerinin gerisine düşürüyor. Yabancı yatırımların önünde de engel olan bu durum da AB ile aynı uygulamalara geçmeliyiz. Yüksek oranda yerli katma değer yaratan bir sektör olarak enerji politikalarında ihracata dayalı bir bakış açısına ihtiyacımız var.”

AKÖZ: Kamu ve özel kuruluşların uyumlu çalışması şart

Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri İhracatçılar Birliği (CÇSİB) Yönetim Kurulu Üyesi ve Eczacıbaşı Yapı Ürünleri Grubu Başkanı Ali Aköz ise “Türk seramik sektörü, dünya ihracatında üst sıralarda olmasına rağmen, bugüne kadar ağırlıklı olarak iç taleple büyümüştür. Dolayısıyla ihracatı daha agresif büyütmek için, odak değişikliği, uzun vadeli planlama ve ilgili kamu ve özel sektör kuruluşlarının uyumlu çalışmaları gerekiyor” diye konuştu.

ASLAN: AB ülkelerinin ithalatındaki en ucuz ürünler Türk Malı

Sektörün 2019 yılı itibari ile en büyük sorununun yurtdışı müşterilerinin Türk ürünlerine yönelik fiyat baskısı olduğunu aktaran CÇSİB Yönetim Kurulu Üyesi-Kale Grubu Kurumsal Strateji ve İş Geliştirme Başkan Yardımcısı / CSO Ender Aslan, bu kapsamda ihracat odaklı büyüme stratejisine odaklanan sektörün uzun vadeli stratejik planı içinde en önemli kalıcı çözümün müşterilere sunduğu/sunacağı değerlerin tespit edilerek sürekli iletişiminin yapılması olacağını söyledi.

ARICI: İhracat fiyatlarımızdaki düşüş, ‘ ortak akıl’ oluşmamasından kaynaklanıyor

Seramik sağlık gereçlerinde AB’ye yapılan ihracatın ortalama birim fiyatları, tüm AB üye ülkelerinin diğer ülkelerden yaptığı ithalat ortalama fiyatının çok altında olduğunu kaydeden CÇSİB Yönetim Kurulu Üyesi- Serel Genel Müdürü Ercüment Arıcı, “Buna Çin’den yaptıkları ithalat değerleri de dahildir. Bana göre bunun ana sebebi, İtalyan ve İspanyol üreticiler gibi ortak akıl oluşturamamamızdır. Günümüzde değişimin hızı, kişisel öğrenme hızının çok üzerindedir. Bireysel veya kurumsal olarak entelektüel ve duygusal zekamızın toplamı bile, bu değişimi yakalamaya yetmemektedir. İhtiyacımız, ortak akıl oluşturabilmek ve bunu dış pazarlarda sistematik ve sürdürülebilir bir şekilde kullanabilmektir” ifadesini kullandı.

YURTBAY: İhracatta 360 derece efektifliği sağlamanın bir ayağı da dijitalizasyon

Bu yıl 2’ncisi düzenlenen Seramik Sektör Çalıştayı’nın gündeminin ‘İhracat stratejisi ve yol haritası’ olduğunu ileten Seramik Kaplama Üreticileri Derneği Başkanı-Yurtbay Seramik Yönetim Kurulu Başkanvekili Z. İlter Yurtbay, “İhracatta 360 derece efektifliği sağlamanın bir ayağı da dijitalizasyondan geçiyor. Bugün teknolojinin hayatımızdaki yeri malum; üretim sektörlerinde de bu farklı değil. İhracatı geliştirmede ‘gerçek’ maliyet optimizasyonuna erişmenin yolu, iyi bir ERP yani Kurumsal Kaynak Planlama Sistemi’ne ve bu sistemden gelen verilerin doğruluğunu sorgulamak adına üretim hatlarının üzerine kurulan Üretim Optimizasyon sistemlerine sahip olmaktan geçiyor” dedi.

ÖZYURT: Ortak karar alabilme kültürünü geliştirirsek, ihracatı da fiyatı da artırırız

Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri, federasyonlar ve dernekler öncelikli olarak üyelerinin ortak karar alabilme ve uygulayabilme yeteneğinin geliştirmesi gerektiğine vurgu yapan Eskişehir Bilecik Kütahya Seramik Kümesi Derneği Başkanı Nihat Özyurt, bu çalışmaların yapılabileceği uygun ortamlar oluşturarak, ihracat, fiyat ve verimlilik artışını bu yolla sağlanabileceğini söyledi.

ÜLKE: Ortak bir hikayemiz olmalı

SERAMİK Sektör Çalıştayı’nda ihracatı artırmanın yollarını aradıklarını aktaran SERSA Seramik Sağlık Gereçleri Üreticileri Derneği Başkanı-Duravit Genel Müdürü Müfit Ülke, “Bunun en önemli parçalarından bir tanesi de fark yaratmak. Türk seramiğinin rakiplerinden farklı ve kendine özgü bir söylemi, bir hikayesi olmalı. Bu fark ürünlerimize değer katan, talep yaratan ve sürdürülebilir olan unsurları içermeli. Bu çalıştayda, ortak akılla bunu arayıp bulmanın peşindeyiz. Birlikte karar alıp, uygulamanın önemini anlamaya başladık” şeklinde konuştu.

Sektör Haberleri