Sentetik iplikte vergi kavgası
Tekstilde, üretici ile ihracatçıyı karşı karşıya getiren önemli bir tartışma başladı. Sentetik-suni filament ürüne getirilen ilave gümrük vergisi, sektörün 2021'deki önemli gündem maddelerinden olacak. Örme sanayicileri, yüksek fiyatlı ürünle karşı karşıya kaldıklarını belirtirken, ihracatçı ise yerli üretimin teşviki noktasında vergileri savunuyor.
Pandemi tekstil ürünlerinde alışkanlıkları ve kullanım önceliklerini değiştirdi. Evde yaşamın hızla yükseldiği salgın döneminde rahat, sportif ev kıyafetlerine olan ilgi doruğa çıktı. Son bir yılın en çok talebi artan hazır giyim ürünleri arasında ilk sıralarda yer aldı. Bu açıdan söz konusu alana önemli makine yatırımları yapıldığını söyleyebiliriz.
Türkiye, bir tekstil ve hazır giyim ülkesi. En büyük pazarı Avrupa'nın Çin'den sonraki en büyük tedarikçi ülkesi konumunda bulunuyor. Her ne kadar Vietnam da hızlı şekilde devreye girmeye başladı ise de üretim gücü ve lojistik yakınlığı ile Türkiye önemini koruyor.
Aynı zamanda Avrupa'ya en çok iplik ihraç eden ikinci ülke konumundaki Türkiye'de bu yılbaşı hazır giyimin önemli girdilerinden sentetik-suni filament ürüne yönelik getirilen vergi endüstride tartışma yarattı. Tekstilin ihracatçı kesimi yerli üretimi öncelilendiren vergi uygulamasını desteklerken, sanayici kesimi ise hammadde bulamamaktan ve yüksek fiyattan şikayet ediyor.
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçı Birlikleri (İTHİB) verilerine göre iplik ihracatı 2020 yılı Ocak–Aralık döneminde bir önceki yıla göre yüzde 12 azalarak yaklaşık 1,6 milyar dolar değerinde gerçekleşti. Söz konusu düşüşte ihracat pazarlarında salgın nedeni ile yaşanan kapanmalar ve üretimde yaşanan aksaklıkların etkili olduğu belirtilirken, 2021’de salgının etkisinin yitirmesi ile iplik ihracatında yüzde 25 oranda artış yaşanacağı ifade ediliyor.
İlk sıra sentetik-suni filamentlerde
İplik ihracatı alt kalemlerinde gerçekleşen ihracatta ilk sırada sentetik-suni filament liflerden iplikler yer aldı. Söz konusu ürün grubunda 628 milyon dolar ihracat gerçekleşti. Bu ürün grubu toplam iplik ihracatının da yüzde 39,6’sını oluşturuyor. Yüzde 29,2 payı ile iplik ihracatında en büyük 2. alt ürün grup olan sentetik-suni devamsız liflerden iplikler ihracatı ise 2020 Ocak-Aralık döneminde yüzde 5,7 oranında azalarak 464 milyon dolara geriledi.
"İlk sırada İtalya yer alıyor
Sektörün ihracat pazarlarında ilk sırada İtalya yer aldı. Söz konusu ülkeye 166 milyon dolar değerinde ihracat gerçekleştirildi. İtalya’ya iplik ihracatı geride bıraktığımız ay ise yüzde 38,2 oranında arttı. 2020 yılının Ocak-Aralık döneminde iplik ihracatında öne çıkan diğer önemli ülkeler ise İngiltere, ABD ve Hollanda oldu. İplik ihracatında yüzde 48,2 oranında paya sahip olan AB (27) ülkelerine bakıldığında 2020’de yüzde 15,3 oranında azalışla 764 milyon dolar, 2020 yılı Aralık ayında ise yüzde 44 artışla ile 80 milyon dolar değerinde ihracat gerçekleştirildi.
Sanayici: Ürün bulamıyoruz
Örme Sanayicileri Derneği (ÖRSAD) Başkanı Fikri Kurt, koruma tedbirlerine dikkat çekti. Uygulamanın çok da sağlıklı netice vermediğine dikkat çeken Kurt, “Bizler ithal ettiğimiz ürünleri daha katma değerli hale getirerek ihraç eder konumda bulunuyoruz. 1,30 dolara aldığımız ürünü 10 dolara satıyoruz ama şu an ürün bulmakta zorlanıyoruz. Polyester ipliklere gelen antidamping vergileri nedeni ile termin sürelerimiz 45 gün -3 aya çıktı. Polyester iplik almakta zorlanan bir sanayi var. Bu konuda yapılan uygulamalar çok verimli değil. Bir iki tane fabrikayı koruyacağız diye arz-talep dengesini baltalamamak lazım” dedi. Dünya ülkelerindeki uygulamalara dikkat çeken Kurt, eğer içerdeki sanayiciye yeterli derecede üretim yoksa ihracat yerine daha katma değerli ürün ürün üreten sanayicilere verilmesi gerektiğini vurguladı.
Bin 200 adet makine siparişi verildi
Bilindiği üzere pandemi döneminde talep, rahat ev kıyafetlerine kaydı. Fikri Kurt, bu ürünlerde polyester iplik kullanımının oldukça yoğun olduğunu belirterek , “Bizler sanayiciler olarak geride bıraktığımız yıl bin 200 adet örme makinesi sipariş verildi. Türkiye’ye girişi olacak bunlar. Pandemi nedeni ile ek bir iş dalı oluştu. Türkiye’ye sipariş kayması da oluştu. Yatırımların bu yıl da devam etmesini bekliyoruz” açıklamasında bulundu.
İhracatçı: Üreticiyi korumamız gerekiyor
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz, iplikte Türkiye’nin çok önemli bir üretici olduğunu ve AB’de ikinci sırada yer aldığına dikkat çekti. Öksüz, “Türkiye’nin tekstil ve konfeksiyon ihracatının alt yapısında iplik çok önemli. İpliğin yarattığı ciro çok daha yüksek. 18 milyar dolarlık hazır giyim ihracatının arkasında iplik sektörünün gücü yatıyor. Ancak iplik üreticileri zaman zaman ciddi sıkıntılar yaşıyor. Özellikle dampingli ürünler çok fazla geliyor. Özbekistan ve Hindistan gibi ülkelerden ithalat çok hızlı artıyor. Özbekistan artık pamuk değil iplik satıyor. 2-3 sene sonra kumaş satacak ve Türkiye’nin ciddi bir rakibi haline gelecek. Bunlara karşı üreticileri korumamız lazım” dedi.
Sentetik filament vergisi tartışılıyor
Sentetik-suni filamente uygulanan ilave gümrük vergisi iplik üreticileri ile giyim sanayicilerini karşı karşıya getirdi. Örme Sanayicileri Derneği (ÖRSAD) Başkanı Fikri Kurt, “Bizler 1,30 dolara aldığımız ürünü 10 dolara satıyoruz ama şu an ürün bulmakta zorlanıyoruz” diyor. İTHİB Başkanı Ahmet Öksüz ise "Son dönemde Hindistan ve Özbekistan'dan ciddi oranda gelen ürün, yerli üreticiyi olumsuz etkiledi. Anti damping önlemleriyle yerli üretimi korumamız gerekiyor” görüşünü dile getiriyor. Geçtiğimiz hafta çok çeşitli sektörlerden 4 bin 815 ürün ithalatına yüzde 1,9 ile yüzde 30 oranında ilave vergi getirildi. Bu ürünler arasında tekstil sanayicisinin en yoğun kullandığı suni-sentetik flament iplikler de yer aldı. Türkiye’nin ithalatında da ihracatında da önemli yer y tutan sentetik-suni filament liflerden ipliklere getirilen vergi, sanayici ile ihracatçı arasında tartışmaya yol açtı. Sanayici, ithalatın zorlaştığından yakınırken, ihracatçı, son yıllarda çok fazla ürün geldiğini belirterek yerli üreticileri korumak için anti-damping vergilerinin uygulanmasının doğru olduğunu savunuyor.
İhracatçı ne diyor?
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Öksüz, iplikte Türkiye'nin çok önemli bir üretici olduğunu söyleyerek, "Son dönemde Hindistan ve Özbekistan'dan ciddi oranda gelen ürün, yerli üreticiyi olumsuz etkiledi. Antidamping uygulamalarla yerli üretimi korumamız gerekiyor" diye konuştu.
Sanayici ne diyor?
Örme Sanayicileri Derneği (ÖRSAD) Başkanı Fikri Kurt, koruma tedbirlerinin sağlıklı sonuçlar vermediğini söyleyerek, "İthal ürünleri katma değerli hale getirerek ihraç ediyoruz. Sentetik suni filament ürününe antidamping vergileri nedeniyle terminler 45 günden 3 aya çıktı. Fiyatlar arttı, ürün bulmakta zorlanıyoruz" diyor.
Dünya iplik ihracatı geriledi
2020 yılı rakamları henüz netleşmese de dünya iplik ihracatında geride bıraktığımız yıl yüzde 20 civarında düşüş olduğu tahmin ediliyor. Dünyada 2019 yılı iplik ihracatı ise yüzde 9,6 oranında gerileyerek 47,4 milyar dolar değerinde gerçekleştirilmişti. Son 10 yılda ise dünya iplik ihracatı 600 milyon dolar seviyesinde arttı. İplik ürün grubunda dünyanın en büyük ihracatçısı konumunda olan Çin, küresel iplik ihracatından aldığı yüzde 26,3 pay ve 12,5 milyar dolar ihracatı ile birinci sırada yer alıyor. Onu 5 milyar dolar ile Hindistan ve 3,5 milyar dolar ile de Vietnam izliyor. Türkiye ise küresel iplik ihracatından yüzde 3,8 civarında pay alıyor. Türkiye’nin dünya iplik ihracatından aldığı pay 2010’da yüzde 2,7 idi. Türkiye dünyanın en büyük 7. iplik tedarikçisi konumunda bulunuyor.