DGA Lojistik, serbest depo ile avantaj sağlıyor
Lojistik faaliyetlerinin yanı sıra serbest depolar ile sektördeki önemli bir açığı kapatmayı hedefleyen DGA Lojistik, deposuna kazandırdığı işlevsellik ile bazı operasyonel işlemler ve maliyet açısından avantaj sağlarken yeni serbest depo planlarını devreye aldı.
ALİ ŞAHİN/BURSA
Lojistik sektöründeki yenilenme devam ederken Bursa’da faaliyetlerini yürüten DGA Lojistik de bu alandaki yatırımları ile hizmet kalitesini yükseltmeye odaklandı. Lojistik faaliyetlerin yanı sıra serbest depoculuk faaliyetleri de yürüten firma müşterilerinin önemli bir ihtiyacını da gideriyor. Dünyadaki büyük firmaların iş modelleri dikkate alınarak kendilerine bir yol çizdiklerini belirten DGA Lojistik kurucu ortaklarından Yunus Aslan, “Biz sadece yurtiçi ve yurtdışı taşımacılık yapmıyoruz. Lojistik konusundaki bütün altyapı ve güveni müşterilerimize sunuyoruz. Aynı zamanda yüksek antrepo maliyetlerinden müşterilerimizi korumak için serbest depoculuk hizmeti de veriyoruz. Şu anda 4 bin 200 metrekare kapalı alanda yaklaşık 6 bin 500 palet ürün muhafaza edebiliyoruz. Serbest depoculuk aslında lojistikle bir bütün ama bu konuda sadece ülkemizde değil Avrupa’da da önemli bir eksik bulunuyor. Ayrıca birçok depoda olmayan palet bozma gibi aslında operasyonel olması gereken işleri de yapmaya olanak sağlıyoruz. Depolar artık atıl alan olmaktan çıktı. Biz de depolarımıza işlevsellik kazandırmaya çalışıyoruz. Ayrıca bir tane Doğu Avrupa’da bir tane de ülkemizdeki farklı bir şehirde olmak üzere 2 serbest depo yapmak için çalışıyoruz. ” dedi.
“Dijital entegrasyon sağladık”
Faaliyetlerini dijital dünya ile de entegre etme kısmını ihmal etmediklerini belirten bir diğer kurucu ortak Uğur Dağhan ise “Bütün lojistik faaliyetlerinin yanı sıra depolarımızdaki ürünler için de geliştirdiğimiz yazılım ile müşterilerimize anlık takip imkanı veriyoruz. Bize emanet edilen malın güvenliği için saklama ve taşıma koşulları konusunda çok hassasız. Genellikle uluslararası olarak çalışıyoruz ama serbest depomuzda ürünü bulunan müşterilerimiz için ülke içinde de lojistik faaliyetleri yürütüyoruz. Ağırlıklı olarak otomotive akabinde de tekstil sektörünün ihracat hattındaki taşımalarda yer alıyoruz. İthalat kısmında çok yer aldığımızı söyleyemem. Bursa’nın yanı sıra Antalya, Muğla ve İstanbul’da da bir oluşuma gitmek için çalışmalara başladık” ifadelerini kullandı.
“Gümrük geçişleri hızlandırılmalı”
Lojistik faaliyetlerin pandemi sonrasındaki süreçte güçlendiğini hatırlatan Yunus Aslan, “Avrupa’daki resesyon da aslında ülkemize olumlu yansıdı. Sonuç olarak oralarda yavaşlama olsa da hareket devam ediyor ve sadece bazı güzergahlar değişti. Rusya-Ukrayna savaşında tarafsız kalmamızın da bu konuda etkisi oldukça büyük oldu. Şu an en büyük sorunumuz Avrupa’ya ulaşma süremiz. Ülkeden çıktıktan sonra diğer gümrüklerde yaşanan yavaşlıklar nedeniyle Avrupa’nın merkezine ulaşmak 12 günü buluyor. Çin’den alınan ürünler de demiryolu ile 12 günde Avrupa’ya ulaşıyor. Bu aksaklıklar olmazsa bizim Avrupa’ya ulaşma süremiz 4 günü geçmez ve önemli bir avantaj elde etmiş oluruz” diye konuştu.