IFCO’dan 25 bin ziyaretçi geçti

Yener KARADENİZ

Bu yıl ilki düzenlenen İstanbul Fashion Connection (IFCO) Fuarı sona erdi. 600’ü aşkın uluslararası katılımcının yer aldığı ve 35 bin metrekarelik alanı ile AB’nin en büyük hazır giyim fuarı olan IFCO, yarısı yabancı olmak üzere 25 bin ziyaretçiyi ağırladı. Sektör ihracatına 1 milyar doların üzerinde katkı sağlaması beklenen fuarın ikincisi Ağustosta gerçekleştirilecek. Fuar ve sektör ile ilgili değerlendirmeleri içeren basın toplantısında bir grup gazeteci ile bir araya gelen İstanbul Hazirgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe, daha önce bu çapta bir organizasyon gerçekleştirilmediğine dikkat çekti. Gültepe, “İstanbul Ticaret odası, İHKİB ve sektör derneklerinin katkısı ile büyük bir fuara imza attık. Pandemi nedeni ile 3 yıldır erteliyorduk. Herkesin bir özlemi vardı. Büyük olsun hepimizin olsun dedik ve 3 fuarı bir çatı altında topladık. Artık hazır giyim sektörünün tek fuarı var. 600’e yakın ulusal ve uluslararası firma 35 bin metrekare alanda yarısı yabancı olmak üzere 25 bin ziyaretçiyi ağırladı. Avrupa’nın en büyük fuarını gerçekleştirmiş olduk. 3 günde 150 firma ile görüştük. Hepsi mutluydu. İlk kez bu kadar insanın yüzlerinin güldüğü, gözlerinin parladığı bir fuar oldu. Hedefimiz söz konusu fuarı 100 bin metrekareye çıkarmak” diye konuştu.

Enerjinin hammadde fiyatına etkisi yüzde 10

Sektörde son dönem yaşanan sorunlara da değinen Gültepe, söz konusu sorunlar arasında ilk sırada artan maliyetlerin geldiğine işaret ederek, kur seviyesinin ise bu kapsamda ihracatın sürdürülebilirliğini negatif etkilediğini anlattı. Gültepe, “Yılbaşından bu yana beyaz yaka ile birlikte çalışan maliyetleri yüzde 60, enerji maliyeti yüzde 150 arttı. Geçen yılın son çeyreğinden bu yana hazır giyim ürünlerinde fiyat artışı yüzde 60-70’i buldu. Bu son enerji fiyatında artışın hammadde fiyatlarına etkisi yüzde 10’u buldu. Bunun etkilerini ise önümüzdeki kış sezonu ürünlerinde göreceğiz. Hali hazırda yazlık ürünlerin üretimi tamamlandı” dedi.

Dolar/TL’de 13,50 aşağısı tehlikeli

Bu ortamda rekabetçi kurun önemine dikkat çeken Gültepe, kurun bulunduğu seviyenin ihracatçı açısından çok da rekabetçi olmadığının altını çizdi. Gültepe, “Dolar/TL, 13,5-15 arasında olmalı. Aşağısı tehlikeli” dedi. Bilindiği üzere Türkiye’nin toplam ihracatı, 2021’in tamamında yüzde 32,8 artarken, hazır giyim ihracatında ise bu oran 18,3 olarak gerçekleşmişti. Tedarik zincirinin Türkiye’nin lehine değiştiği bu dönemde ihracat artış oranının genel ihracatın gerisinde kalması ve ihracat birim değerinde yaşanan gerileme hakkında ise Gültepe, şöyle konuştu: “Sektör kapasite kullanım oranı yüzde 85’ler seviyesinde. İkincisi sektörde rekabet çok yoğun. Bizim kârlılığımızı korumamız için fiyatları yüzde 25 artırmamız lazım ancak en fazla yüzde 10-15 artırabiliyoruz. Birim değer ve ihracat artış oranında yaşanan gelişmelerin sebebi bunlar.” Gültepe, lojistik maliyetleri ve konteyner krizinin devam ettiği sürece Türkiye’ye talebin de devam edeceğini dile getirdi.

Yatırım iştahı azaldı

Özellikle Anadolu’da gerçekleştirdiği yatırımların da katkısı ile salgın döneminde 80 bin yeni istihdam sağladıklarını belirten İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe, yeni dönemde ise yatırımlarda duraklama yaşandığını söyledi. Gültepe, “İnsanlar önünü göremiyor. Yatırım maliyetleri çok fazla arttı, üstelik fi nansmana ulaşmak da zorlaştı. Daha önce yapılan yatırımlar tamamlanacak ama yeni yatırım konusunda iştah yok. İlk yarı sonuna kadar böyle gider. İkinci yarıda ekonomik konjonktüre göre yeniden hareketlenebilir” diye konuştu.

Krediye eskisi gibi ulaşamıyoruz

Son dönemde sanayicinin en fazla şikayetçi olduğu konulardan biri de sık sık değişen ekonomi politikaları. Gerek ihracat bedelinin yüzde 25’inin bozdurulması, gerek reeskont kredileri uygulamaları ve gerekse şirketlere yönelik kur korumalı mevduat gibi uygulamalar ve bunların sık sık değişmesinin ihracatçıyı huzursuz ettiğini anlatan Gültepe, “Son Merkez Bankası Başkanı değişikliğinden sonra krediye ulaşmak zorlaştı. Her gün yeni bir şey çıkıyor ve bunlarda da teferruat çok fazla oluyor. Eximbank kredilerine ulaşabilirsek ihracatı artırabiliriz. Hammaddeye ödediğimiz ücret arttı. 100 birim iken 180 birim oldu. Dolayısıyla sermayeye ihtiyaç arttı, kredilerin de bu ölçüde artması lazım” ifadelerini kullandı.