İDDMİB YKB Tecdelioğlu: “İsrail’i ihracatın bölgesel deposu haline getirebiliriz”

Tel Aviv’de düzenlenen ‘İsrail Sektörel Ticaret Heyeti’ programında konuşan İDDMİB Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tecdelioğlu, İsrail’i bir köprü gibi kullanarak milyarlarca dolarlık ihracat potansiyeli olan Afrika ve Orta Doğu ülkelerine rahat ulaşılabileceğini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
İDDMİB YKB Tecdelioğlu: “İsrail’i ihracatın bölgesel deposu haline getirebiliriz”

Ferhat POLAT / TEL AVİV

İsrail, yatırım ve ticaret fırsatları ile öne çıkan ülkelerden biri. Potansiyel pazarları radarına alan İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği’nin de yeni durağı Türkiye’nin geçen yıl 6.7 milyar dolarla rekor ihracat gerçekleştirdiği İsrail oldu. İDDMİB, hırdavat sektörü için stratejik ülke olarak gördüğü İsrail’e 15-18 Ocak tarihleri arasında ‘ticaret heyeti’ programı düzenledi. Ticaret Bakanlığı’nın öncülüğünde gerçekleştirilen ve sektörün önde gelen 18 firmasının katıldığı organizasyon, önemli işbirlikleri için zemin oluşturdu.

Tel Aviv’de düzenlenen ‘İsrail Sektörel Ticaret Heyeti’ programında konuşan İDDMİB Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tecdelioğlu, birlik olarak geçen yıl İsrail’e 436 milyon dolar ihracat gerçekleştirdikleri bilgisini verdi ve bu yıl yüzde 20’nin üzerinde artış beklediklerini söyledi. Sadece ihracatı artırmayı değil, İsrail üzerinden diğer pazarlara da ulaşmayı amaçladıklarını kaydeden Tecdelioğlu, “İsrail coğrafi konumu gereği ticarette köprü görevi görüyor. Bu köprüyü de kullanarak milyarlarca dolarlık ihracat potansiyeli olan Afrika ve Orta Doğu ülkelerine daha rahat ulaşabiliriz” dedi.

“Ticaret deposu önemli avantaj sağlar”

İsrail’i bir lojistik ve dağıtım merkezi haline getirip, buradan diğer ülkelere ve İsrail içine pazarlama yapılabileceğini söyleyen Tecdelioğlu, şöyle devam etti: “Ticari ateşimizin de önerisiyle burada sektörel bazda bir ticaret deposu açılmasının önemli olduğunu düşünüyoruz. İnsanların mamullere ve ürünlere çok hızlı kavuşabilecekleri, hızlı teslimat yapılabilecek bir merkez depo şeklinde bir yatırım düşünüyoruz. Çünkü Türkiye’de üretilen ürünlerimizin İsrail’e ulaşması 3-7 gün sürebiliyor. Bu depo sayesinde büyük bir avantaj yakalayabiliriz.”

“AB standartlarına geçmesi bizim için olumlu”

Türkiye dahil birçok ülkeyle serbest ticaret anlaşması bulunan İsrail’in 2023 itibariyle ticarette İsrail standartları (SII) yerine AB standartlarını da kabul etmeye başladığı bilgisini veren Tecdelioğlu, “Ülkede belli sektörlerde başlayan ve yavaş yavaş genişleyecek olan uygulama, AB standartlarda üretim yapan Türkiye için ekstra bir avantaj sağlayacak” ifadelerine yer verdi.

“Türk müteahhitleri ülkeye bekliyorlar”

Çetin Tecdelioğlu, İsrail’in önemli alt yapı ve üst yapı çalışmaları olduğunu kaydederek şöyle devam etti: “İsrailli iş insanlarıyla görüşmeler gerçekleştirdik. İsrail’de ciddi altyapı yatırımları yapılması gerektiğini söylüyorlar. Bunların dışında üstyapı tarafında da fırsatlar var. Türkiye’deki müteahhitlik hizmetlerinden faydalanmak istiyorlar. Dijital altyapıyla ilgili de ciddi bir bütçe ayırmış durumdalar. Sağlık ve eğitim sektöründe de yatırıma açıklar. Akıllı evler, akıllı hastaneler, akıllı okullar gibi birçok yapıda Türkiye ile işbirliği yapmak istiyorlar. Türkiye’nin bu konuda geçmiş yıllarda yapmış olduğu yatırımlar ve tecrübelerinden faydalanmak istediklerini dile getiriyorlar. Müteahhitlerimizi davet ediyorlar. Yani konutlara ihtiyaçları var. İsrail’de 2048 yılında 20 milyon nüfus beklentisi var. Bunun için de her yıl 70 bin konuta ihtiyaç duyuyorlar. Türk müteahhitleri, Türk hırdavatçıları, Türk metal sektörü, inşaata bağlı tüm sektörler bu fırsatı değerlendirebilir.”

Reyna: Milyarlarca dolarlık potansiyel var

Toplantıda söz alan İsrail-Türkiye İş Konseyi Onursal Başkanı Moris Reyna, İsrail’deki yatırım potansiyeline vurgu yaparak, şöyle konuştu: “İsrail’de ihmal edilmiş alanlar için on milyarlarca dolarlık yatırım potansiyeli var. Bu gecikmiş yatırımları İsrailli firmaların yapması çok zor. Dünyanın her bölgesinden şirketler İsrail’de yapılacak büyük yatırımların içinde yer almak istiyor. İsrail, Türk şirketlerine güveniyor. Dolayısıyla Türk firmalarının bu potansiyeli ve fırsatı değerlendirmesi gerekiyor” dedi.

Sektör Haberleri
Bu konularda ilginizi çekebilir