Moskova gazı kıstı, stoklar dolmayabilir
Rusya’nın gaz misillemesi, Avrupa Birliği’nde resesyon endişelerini tekrar gündeme getiriyor. TTF bir haftada 130 Euro’ya sıçrarken, Almanya’da iş dünyası gaz tamamen kesilirse resesyonun ‘kaçınılmaz’ olduğu görüşünde.
Hilal SARI
Rusya’ya uygulanan yaptırımlar ve Rusya’nın gaz sevkiyatlarını azaltması Avrupa’da ve dünyada enerji krizinin devam etmesine yol açıyor. Avrupa Birliği’nin aylardır endişe ettiği Rus gazı tedariğinin kesilmesi ihtimali, geçtiğimiz hafta gerçek oldu ve Moskova, bir doğalgaz çıkarma ekipmanının Montreal’deki Siemens Energy fabrikasında takılı kalması sonrası Kuzey Akım 1 boru hattındaki gaz akışını sınırlandırdı. İtalyan Eni ve Alman Uniper şirketleri tarafından yapılan açıklamalarda Rusya’nın kontratta yer alan doğalgaz hacminin altında sevkiyat gerçekleştirdiği ifade edildi.
“Kuzey Akım 1 kararı ‘böl-yönet’ taktiği”
Moskova geçtiğimiz hafta Baltık Denizi altından Almanya’ya gaz tedariki gerçekleştiren Kuzey Akım 1 boru hattı yüzde 40 kapasiteyle çalışıyor. Moskova’ya göre yaptırımlar bakım onarım çalışmalarını engelliyor. AB yetkilileri ve düşünce kuruluşları ise akışın bilerek azaltıldığı görüşünde. Almanya, İtalya ve Fransa liderlerinin Kiev’e ziyaretleri sırasında alınan Kuzey Akım 1 kararı, Brüksel merkezli düşünce kuruluşu Bruegel’den kıdemli uzman Georg Zachmann’a göre “Moskova’nın böl yönet taktiğinin bir parçası”. Rusya doğalgaz akışını yeniden hızlandırmazsa Avrupa enerji talebinin arttığı kış ayları öncesinde stoklarını doldurmakta zorlanacak.
Gösterge doğalgaz kontratı TTF bir haftada 130 Euro’ya çıktı
Artık Rusya’nın en büyük müşterilerine gaz silahını kullanmayacağı düşüncesi giderek daha zayıf bir ihtimale dönüşüyor. Rusya’nın Kuzey Akım 1’deki hacmi yüzde 60 düşürmesi, temmuz vadeli TTF fiyatını megawatt saat başına 90 Euro’dan 150 Euro’ya kadar yükseltti. Gösterge doğalgaz kontratı salı 16:30 itibariyle ise 126 Euro/ megawatt saat düzeyinde. Bu yılın 335 Euro ile görülen zirvesinden uzaklaşılmış olsa da, TTF fiyatları bir yıl öncesine göre yüzde 300 artmış durumda. Rusya enerji krizinin Batı’nın adımları nedeniyle derinleştiğini söylerken, AB’nin yanı sıra ABD, İngiltere, Kanada gibi diğer G7 ülkeleri, Moskova’yı gazı siyasi bir araç olarak kullanmakla suçluyor ve alternatif kaynaklara ilişkin çalışmalarına son hız devam ediyor.
ABD ve Kanada'dan Rus enerjisine tavan fiyat önerisi
ABD, Rusya’nın enerji ihracat gelirlerini azaltmak için ülkenin ihraç ettiği petrole tavan fiyat çekilmesi için Kanada ve diğer ülkelerle ile görüşmeler yürütüyor. Joe Biden hükümeti Rusya’dan alınan enerjide tavan fiyat uygulaması ile alımları kısıtlamayı amaçlıyor. ABD Hazine Bakanı Janet Yellen da önceki gün Toronto’da yaptığı açıklamada “Avrupa ülkeleri, ABD, İngiltere ve diğer ülkeler tarafından enerji konusunda uygulanan ve önerilen kısıtlamaları güçlendirecek tavan fiyat uygulamaları ya da istisnai fiyat düzenlemeleri üzerine konuşuyoruz” dedi. Yellen Rus petrolünün fiyatına, belirli bir miktarın üzerindeki petrolün sevkiyatında sigorta veya finansmanı zorlaştırıcı bir mekanizma ile tavan getirilebileceğini ifade etti. Yellen mekanizmanın dünya pazarlarına Rus petrolü arzını kesmeden Rusya’nın petrol gelirini azaltabileceğini belirtti. Yellen ile birlikte açıklama yapana Kanada Maliye Bakanı Chrystia Freeland de, mekanizmanın kurgulanması için Rus petrolünün başlıca ithalatçılarından olan Avrupa ülkelerinden görüş alınması gerektiğini ifade etti.
Almanya'dan "kömüre dönüş" sinyali
AB bu gelişmelerin iklimle mücadele adımlarına da zarar vereceğini düşünüyor ve birliğe “kömüre dönmeyin” çağrısı yapıyor. Ancak birliğin ekonomisi savaştan en çok etkilenen üyesi Almanya’da kömüre dönüş sinyali geldi. Gaz depolama seviyelerini yükseltmeye yönelik planları ile ilgili dün açıklama yapan Almanya, kullanımını kademeli olarak durdurmayı hedefl ediği kömür enerjisi ile çalışan santrallerin de yeniden kullanıma açılabileceğini belirtti. Almanya Ekonomi Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, gaz arzının kritik seviyelere gerilemesi durumunda kömür enerjisi ile çalışan santrallerin kullanıma açılmasının kapasiteyi 10 gigawatt artırılabileceği ifade edildi. Bu girişim kapsamında bir mevzuat 8 Temmuz’da parlamentoya sunulacak. Almanya Ekonomi Bakanı Robert Habeck, “Zorlu bir durum, ancak bu durumda doğalgaz tüketimini azaltmak için atılması gereken bir adım” açıklamasında bulundu. Sera gazı salımı yapan kömür kullanımının daha hızlı durdurulması gerektiğini savunan Yeşiller Partisi’nin üyelerinden Habeck, “Eğer bu adımı atmazsak yıl sonunda, kış sezonu yaklaşırken stoklarımızın yeterince dolu olmaması riskini göze almış olacağız. Bu durumda da politik şantaja maruz kalabilecek duruma geliriz” dedi.
"Gaz tamamen kesilirse Almanya için resesyon kaçınılmaz"
Almanya’nın en önemli sanayi kuruluşlarından BDI, doğalgaz krizinin Almanya için resesyon risklerini belirgin şekilde artırdığı konusunda uyardı ve GSYH'nin bu yıl savaşa bağlı olarak yüzde 3,5 değil yüzde 1,5 büyüyeceğini öngördü. BDI açıklamasında ekonominin bu yıl sonundan önce kriz öncesi seviyelere dönmesinin olası olmadığını ifade etti. BDI öngörülerine göre Rus gazının tamamen durması halinde ise resesyon "kaçınılmaz".