Yasin Çakır Un Fabrikası, yeni paketleme tesisi kuracak

Abdullah SÖNMEZ

ESKİŞEHİR - Yüz yıla yaklaşan geçmişleriyle Eskişehir ve ülke ekonomisine önemli katkılarda bulunduklarını söyleyen Yasin Çakır Un Fabrikası Genel Müdürü Selim Öğütür, iki ortaklı kolektif bir şirket olarak kurulan firmalarının 1960 yılında anonim şirkete dönüştüğü bilgisini paylaştı. O günden bugüne teknolojik gelişmelere, standartlara ve pazardaki değişimlere uyum sağlayarak istikrarlı bir şekilde büyümeyi sürdürdüklerini ifade eden Öğütür, Türkiye’nin un sektöründe pnömatik sistemle çalışan ilk fabrikalarından biri olduklarını açıkladı.

Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi’nde yaklaşık 6 bin metrekaresi kapalı olmak üzere 20 bin metrekarelik alanda kurulu üretim tesislerinde yıllık 112 bin 500 ton üretim kapasitesine sahip olduklarını aktaran Öğütür, “Günlük 275 ton ve 125 ton kapasiteye sahip iki üretim tesisimizde imalat gerçekleştiriyoruz. Ürün portföyümüzde ekmeklik ve özel amaçlı un grubunda 20 farklı un çeşidi, kepek ürün grubunda ise 3 çeşit ürün bulunuyor.

Üretim kapasitesinin yüksek bir bölümü bisküvilik un olan firmamızın en büyük müşterisi Eti Gıda Sanayi’dir. Ürün kalitesi ve hizmet anlayışında taviz vermeden, sektöründe ve bölgesinde kısa zamanda seçkin bir yer bulan işletmemiz, Türk Gıda Mevzuatı ISO 9001-2015 kalite yönetim sistemi ve ISO 22000-2018 Gıda güvenliği yönetim sistemi şartlarına uygun un ve kepek üretimi yapmaktadır” diye konuştu.

2023 ciro hedefi 500 milyon tl

Geçen yıl 300 milyon liralık ciroya ulaştıklarını belirten Selim Öğütür, 2023’te bu rakamı 500 milyon liraya çıkarmayı hedeflediklerinin altını çizdi. Marmara Bölgesi başta olmak üzere müşteri çeşitliliğini arttırmak istediklerini vurgulayan Öğütür, “Özellikle market grubunda daha fazla müşteriye ulaşmak için 5, 10, 25 ve 50 kilogramlık ürünlerimize ek olarak 1-2 kilogramlık ambalajlı ürünlerimizi de pazara sunmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda 2024 yılının ilk çeyreğinde yeni bir paketleme tesisi kurmayı yatırım planlarımız arasına aldık” dedi.

Rusya-Ukrayna savaşı sonucu yaşanan krizlerin üreticiden tüketiciye gıda akışında aksaklıklara neden olduğuna değinen Öğütür, “Gıda fiyatlarının yükselmesi gıda güvencesizliği hatta açlık gibi sorunları arttırdı. Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) bu dönemde yapacağı ithalatla stoklara takviye olanağı tanıyabileceği gibi gıda enflasyonunun düşürülmesine de olumlu katkı sağlayacağını öngörüyorum. Bu kapsamda TMO‘nun uyguladığı un regülasyon çalışması ile ekmeğin hammaddesi olan un, fırıncı esnafına ulaştırılarak ekmeğe gelecek olası zamların önüne geçilmiş oluyor” açıklamasında bulundu.