'Türkiye, dünyadaki payını yüksek teknolojide yüzde 3 barajıyla büyütür'

TÜRKONFED, Visa ve UNDP ortaklığında GÜNSİFED ev sahipliğinde gerçekleşen İşimi Yönetebiliyorum Programı’nda konuşan TÜRKONFED Başkanı Süleyman Sönmez, “Türkiye, 100 yıldır dünya ekonomisinden aldığı yüzde 1’lik payı artırmayı amaçlıyor. Bu, yüksek teknoloji ihracatında yüzde 3’lük barajı aşmakla mümkün” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
'Türkiye, dünyadaki payını yüksek teknolojide yüzde 3 barajıyla büyütür'

TALİP ÖZTÜRK/TUBA CANPOLAT GAZİANTEP

Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), Visa ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ortaklığında, Güneydoğu Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (GÜNSİFED) ev sahipliğinde 30 banka ve e-para kuruluşunun desteğiyle hayata geçirilen İşimi Yönetebiliyorum Programı’nın beşinci yılındaki dördüncü etkinliği Gaziantep’te gerçekleşti. Shimall Otel’de gerçekleşen etkinliğe Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, TÜRKONFED Başkanı Süleyman Sönmez, Gaziantep Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay yıldırım ve Meclis Başkanı Mehmet Hilmi Teymur, TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nergiz Kadooğlu Çiftçi, GÜNSİFED Başkanı Gamze Anük, GÜNSİFED eski Başkanı Enver Öztürkmen, yerel yönetimler, iş dünyası ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı. Programda finansmana erişim, tedarik zinciri, finansal dayanıklılık, e-ticaret ve e-ihracat konuları ele alındı. Gaziantep Valisi Kemal Çeber ve Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, oluşturdukları Gaziantep Modeli ile örnek oluşturduklarını ifade ederek kenti geleceğe hazırladıklarını söyledi. TÜRKONFED Başkanı Süleyman Sönmez ise Cumhuriyetin, bir yönetim biçiminin ötesinde, temelinde, zamanın ruhunu yakalama ve onu şekillendirme devrimi olduğunu ifade etti.

“Yargı itibarını korumalı ve hukuk güvenliğini sağlamalıdır”

TÜRKONFED olarak, Türkiye’nin ikinci yüzyılına yönelik, ortak bir hayal kurduklarını dile getiren Sönmez, “İçinde yaşadığımız dünyada, aklın ve bilimin, bu hayale ulaşmamız için işaret ettiği yol, birbiri ile aynı hizada ilerleyen, üç kulvardan oluşuyor. Bu üç kulvarı, “Dijital Dönüşüm”, “Yeşil Dönüşüm” ve “Toplumsal Dönüşüm” olarak ifade ediyoruz. Ölçeği fark etmeksizin tüm şirketlerin, dijital yetkinliklerini geliştirmiş olduğu, insan ve çevre dostu bir ekonomiye kavuştuğumuz, kadınlar ve gençlerin eşit imkânlara sahip olduğu bir Türkiye’ye, kapsayıcı ve akılcı politik adımlarla, daha da hızlı ulaşacağımıza inanıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti, Anayasamızda “laik, sosyal bir hukuk devleti” olarak tanımlanıyor. Hepimizin uyması gereken, Anayasanın bu 3 birleştirici unsuru, aynı zamanda biz vatandaşların iç dünyasında, huzur, güven ve itibarını sağlayan koruyucu bir zırhtır. Zırhın direncini korumak, en başta, Anayasamızda görev ve yetkileri tanımlanan, yargı kurumlarımızın sorumluluğudur. Yargı itibarını korumalı ve hukuk güvenliğini sağlamalıdır” diye konuştu.

“Girişimcilik, özgürlükle ve eleştirel düşünceyle ilişkili”

Küresel rekabetçilikte, istenilen sıçramayı da gerçekleştirmek için ikiz dönüşüm kaldıracının çok daha etkili kullanılması gerektiğini anlatan Sönmez, Türkiye’nin son 100 yıldır dünya ekonomisinden aldığımız yüzde 1’lik payı artırmak ve yüksek teknoloji ihracatında yüzde 3’lük barajı aşmanın mümkün olduğunu söyledi. Sönmez, “Geleceğimizi emanet edeceğimiz, çocuklarımız ve gençlerimizin, kendilerini özgürce ifade edecekleri, sosyal ve kültürel atmosferleri oluşturmalıyız. Girişimciliğin özgürlükle, girişimciliğin kadınla, girişimciliğin eleştirel düşünceyle ilişkisini, doğru kurgulamış bir eğitim sistemi; yetkin bireyler, yetkin KOBİ’ler ve yetkin bir ekonomiye kavuşmamızı da sağlayacaktır” dedi.

“Katma değer ve verimlilikte gelişmeliyiz"

Türkiye’nin önemli üretim merkezlerinden Gaziantep’in dış ticaret fazlasıyla rekabetçilikte 44. sırada yer aldığını ifade eden GÜNSİFED Yönetim Kurulu Başkanı Gamze Aşnük, de “Bu da sanayi üretiminde, ihracatçı sektörler ve finans olanakları açısından güçlü bir performans sergilerken katma değer ve verimlilik konusunda gelişime ihtiyaç duyduğumuzun bir göstergesi. İşte bu ihtiyacı karşılamanın yolu, KOBİ’lerimizin potansiyelini yüksek verimliliğe odaklamaktan geçiyor. Biz de bu nedenle kentimizi kalkındırmak için KOBİ’lerimizin potansiyelini önceliklendiriyoruz. Ekonominin ana gücü olan KOBİ’lerin dönüşüm süreçlerine uyum sağlamaları için onları alanında uzman eğitimcilerle bir araya getiren İşimi Yönetebiliyorum Programı, KOBİ’lerimizin yarattığı değeri artırarak dönüşüm yolculuklarına rehberlik ediyor” ifadelerini kullandı. Açılış konuşmalarının ardından seminer ve eğitim bölümünde iş insanları marka yolculuğu, Uluslararası Ticaret için E-ticaret ve E-ihracat Uygulamaları, İşletmelerin Temel Faaliyet Döngüsü ve Finansmana Erişim” ile “İşletmelerde Risklere Karşı Finansal Dayanıklılık” konusunda KOBİ’lere bilgiler verdi.

 

Şehirler