“Siyasette uzlaşma, adil bir ekonomi sistemi istiyoruz”

Mehmet Nabi BATUK

MERSİN - Türkiye ve Mersin ekonomisine dair merak edilen gelişmeler, dijitalleşen dünyada kırılan tedarik zincirleri ve bölgeye yansımaları Mersin Ekonomi Zirvesi’nde ele alındı. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) ile Bloomberg HT işbirliğinde düzenlenen zirvede uzman ekonomistler tarafından 2021 yılı ekonomisi masaya yatırılıp, 2022 yılı perspektifi çizildi.

İki oturumda gerçekleşen zirvenin açılış konuşmasını yapan MTSO Başkanı Ayhan Kızıltan, Türk iş dünyasının ekonomi politikalarında istikrar, öngörülebilirlik ve planlama beklediğini söyledi. İş insanlarının gelecekteki taleplerini sıralayan Başkan Kızıltan, “Türkiye’de yerel dinamikler bölgelerine yapılacak yatırımların her sürecine dahil olmak istiyor. Türkiye siyasette uzlaşma, liyakate dayalı yöneticiler, adil bir ekonomi sistemi, şeffaflık ve kredi bağımlılığından kurtulmak istiyor” dedi.

“İhracatçı politika TL’yi değersizleştiriyor”

Trakya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu’nun moderatörlüğünde “2021 Sonuna Doğru Dünya ve Türkiye Ekonomisi ile 2022 Beklentileri” konulu ilk oturumda konuşan Bloomberg HT Genel Yayın Yönetmeni Açıl Sezen, Türkiye’de son 15 yıldır ekonomik modelin değiştirilmesi gerektiğine dair farklı görüşlerin ortaya atıldığını söyledi. Son dönemlerde sıkı para politikası ile enflasyonun düşürülemediğini bu yüzden Türkiye ekonomisinde ihracatçı politikaya yönelimin arttığını ifade eden Sezen, sonuç olarak kurun değerli hale getirildiğini ve TL’nin değersizleştiğini kaydetti.

Ekonomist Yazar Gökhan Şen, 200 baz puanlık faiz indiriminin ciddi bir aciliyet olması durumunda yapılması gerektiğini belirtti. Şen, “Ben şu anda bir aciliyet görmüyorum. Ekonomimizin bu yıl yüzde 9, gelecek yıl yüzde 4 büyümesi öngörülüyor. Ülkenin potansiyel büyümesi artık 3 puanlara düştüğüne göre her iki yılda da ortalamanın üstünde büyüme beklenirken böyle bir karar alınması neden bugüne denk geldi bilmiyoruz” diye konuştu.

TV Programcısı Zeliha Saraç moderatörlüğünde gerçekleştiren “Dijitalleşen Dünya, Kırılan Tedarik Zinciri ve Bölgemize Yansımaları” konulu ikinci oturumda konuşan MY Eğitim Danışmanlık Kurucu Ortağı Mert Yılmaz, yaşanan ekonomik sorunların temelinde hukuk, özgürlük, demokrasi, eğitim sorunları olduğunu kaydetti. Yılmaz, “Türkiye eğer bugün çılgın bir proje yapmak istiyorsa Devlet Planlama Teşkilatı’nı (DPT) tekrar kurmalı” dedi.

“Teknoloji eksenli ana sanayiler yaratmalıyız”

DÜNYA Üst Yöneticisi Hakan Güldağ ise tüm ekonomik sorunlara rağmen sanayici ve ihracatçının para kazandığını, hasar gören tedarik zincirinin Türkiye’ye yaradığını belirtti. Türkiye’ye yönelik belirli sektörlerden siparişlerin arttığını kaydeden Güldağ, şunları söyledi: “Tüm bu olumlu ortamdan çok daha iyi yararlanmamızı engelleyen yanlış politikalar uygulanıyor. Başta politik tercihlerden dolayı ciddi belirsizlikler yaratılıyor. Uygulanan politikaların iktisatla açıklanır tarafı yok. Türkiye’nin önüne çıkan yüzyıllık fırsatlar plansızlık nedeniyle heba edilebilir. Ekonomik değil ideolojik tartışmalarla zaman kaybedeceğiz. Ülkeye gelen fırsatı heba edeceğimizden korkuyorum.”

Türkiye’de paket ve teşvik enflasyonu olduğunu, açıklanan paket ve strateji programlarının etkin bir şekilde takip edilmediğini söyleyen Güldağ, TÜBİTAK’in desteklediği bir programı hatırlatarak şöyle konuştu: “O dönem yapılan teşvikler Türkiye’yi süper iletken ve yarı iletken üssü haline getirmeyi hedefliyordu. Örneğin bu teşvik ve yol haritası takip edilseydi bugün chip krizi yaşayan dünyada elimizi öpene chip satıyor olacaktık. Takip etmiyoruz, dünyayı okumada güçlüklerimiz var.” Türkiye’nin ekonomik olarak kalkınması için en başta ana sanayi yatırımlarının artırılması gerektiğini söyleyen Güldağ, “Bana göre de çılgın proje Kanal İstanbul değil, teknolojide ana sanayiler yaratmakta. O zaman cari açığı azaltıp cari fazlaya dönüştürebiliriz” dedi.

“Mersin’in yeni lojistik yatırımlarına ihtiyacı var"

Toplantının açılışında konuşan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin’in tarım ve sanayide gelecek vaat eden bir şehir olduğunu belirtti. Kentin ekonomik potansiyelinin artırılması için lojistik alanında yeni yatırımlara ihtiyacı olduğunu söyleyen Seçer, üstyapısı yapılan Çukurova Bölgesel Havalimanı’nın bir an önce bitirilmesi gerektiğini ifade etti. Çeşmeli-Taşucu Otoyolu yatırımından sonra Orta Anadolu’yu Akdeniz’e bağlayan ikinci geçit olan Sertavul’dan Silifke’ye kadar yeni bir otoyola ihtiyaç olduğunu belirten Seçer, “Mersin’e yapılacağı açıklanan Ana Konteyner Limanı’nın kentimize kazandırmamız gerekiyor” diye sözlerine ekledi.