“Serbest bölgeleri sadece vergi kaynağı olarak görmek büyük yanlış”
Vergi konusu gündeme geldiğinde ilk akla gelen yerlerin serbest bölgeler olduğunu belirten Bursa Serbest Bölge (BUSEB) Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mahmut Yılmaz, “Serbest bölgeleri sadece vergi kaynağı olarak görmek büyük yanlış. Bu tip kararlar bölgelerde faaliyet gösteren firmaları da tedirgin ediyor” dedi.
ESRA ÖZARFAT
BURSA - Yeni vergi tasarısının 25’inci maddesinde Serbest Bölgelerle ilgili de bir düzenleme yer aldı. 3’üncü maddede yer alan “imal ettikleri ürünlerin” ibaresi, “imal ettikleri ürünlerin yurtdışına” şeklinde değiştirilerek, serbest bölgeler içindeki firmaların yurtiçine yaptıkları imal edilmiş ürün satışlarının gelir ve kurumlar vergisine tabii tutulmasının önü açıldı. Konuyla ilgili değerlendirme yapan Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Mevzuat Komisyonu Başkanı Osman Arıcı, konuya sadece vergi olarak bakıldığına işaret ederek, yapılan değişikliklerin bürokratların hazırladığı şekliyle kabul edilmesini eleştirdi.
Arıcı, “Serbest bölgelerde ürettiğiniz malı, ister yurt dışına satın, ister yurt içine satın işletmmelerin vergi istisnası vardı. Şimdi sadece yurt dışına satılacak ürünlere istisna getirdiler. O da 1 Ocak 2025’te yürürlüğe girecek. Bu yasaların oluşmasında vergi daireleri ve meslek odaları gibi kuruluşların etkisi çok az oluyor ve kanunlar bizde bürokratların hazırladığı şekliyle çıkıyor. Konuya sadece parasal bakılıyor. Sonuçta hep bizim aleyhimize kararlar alınıyor. Netice itibariyle bunun sonuçlarına katlanacağız” dedi.
“Düzenlemelere ihtiyaç var”
Bursa Serbest Bölge (BUSEB) Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mahmut Yılmaz, serbest bölgelerin sadece vergi kaynağı olarak görülmesinin büyük bir yanlış olduğuna vurgu yaptı. Yılmaz, “Serbest bölgeler ihracat yaparak, ülkeye daha çok döviz getiren, ihracatı ithalatından fazla olan yerlerdir. Serbest bölgelerin istisnalarıyla ilgili alınacak kararlar ülke ihracatına, ekonomisine ve bölgeye doğrudan etki eder ve alınan olumsuz kararlar ülkeye de bölgeye de zarar verir. Bu tip kararlar serbest bölgelerde faaliyet gösteren firmaları da tedirgin ediyor. Vergi konusu gündeme geldiğinde akla ilk gelen yerlerin serbest bölgeler olması bizleri rahatsız ediyor” diye konuştu.
Tüm dünyada serbest bölgelerin öneminin her geçen gün arttığını belirten Yılmaz, ülke ihracatının ve rekabetçiliğin artırılmasının yolunun lojistik avantajlar ile serbest bölgelerin sayısının artırılmasından geçtiğini söyledi. Yılmaz, konu ile ilgili olarak gerek Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın gerekse Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın düzenlemelerine ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.