Mersin, yüksek nitelikli tarımsal ürünlerle güçlenmek istiyor
MTB Başkanı Abdullah Özdemir, 12’nci Kalkınma Planı’nda Mersin’in güçlü olduğu meyve ve sebze sektöründeki konumunu koruma ve geliştirmeye öncelik verilmesini beklediklerini açıkladı. Özdemir, iklim özelliklerini esas alarak dünya ticaretinde üstünlüklere sahip ürünlerle ürün desenini genişletecek ve pazar çeşitliliğini artıracak politikalara ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.
MERSİN / EKONOMİ
Mersin Ticaret Borsası Başkanı (MTB) Abdullah Özdemir, Tarım ve Orman Bakanlığı’nca hazırlanan ’12. Kalkınma Planı’nı değerlendirdi. Mersin’in tarım ve gıda sektöründe önemli bir merkez olmasına rağmen potansiyelini hasılaya ve ihracata tam olarak yansıtamadığına dikkat çeken Özdemir, olumsuz tabloyu tersine çevirmek için planlamaları değerli bulduklarından söz etti.
Çalışmadaki beklentileri dile getiren Özdemir, “Yeni üretim planlaması ilk aşamada, Mersin'in güçlü olduğu meyve ve sebze sektöründeki konumunu korumaya ve geliştirmeye öncelik vermelidir. İklim, toprak, topoğrafya ve su kısıtı gibi coğrafyamızın temel özelliklerini esas alarak, dünya ticaretinde göreceli olarak üstünlüklere sahip ürünlerle ürün desenimizi genişletecek ve pazar çeşitliliğimizi artıracak politikalar üretilmelidir. Birim ihracat değeri yüksek bu tür tropikal ve subtropikal ürünlerle topraklarımızdan azami verim alınmalıdır. Bu dönüşümün gerçekleşmesi ve teşviki için bakanlığımız tarafından pazar araştırması desteği verilmelidir” dedi.
5’inci bölge talebi
Mersin’in katma değeri yüksek ürünlerle tarım ve gıda sektöründeki geleceğinin planlanması açısından, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın yatırım teşvik sisteminin büyük önem taşıdığına işaret eden Özdemir, “Mersin’in sıçrama yaratabilmesi için sektörde yapılacak her türlü yatırım belirli bir süre için 5’inci bölge kapsamında değerlendirilmeli. Böylece mevcut sermayenin yatırıma, üretime, ihracata ve istihdama dönüşümünün önü açılacak. Özel Ticaret Sistemi verilerine göre Mersin ihracatının yüzde 35'i sadece narenciye ve bakliyattan geliyor. Ancak pazarda tutunabilmek için bu ürünleri rekabet ettiğimiz ülkelere kıyasla daha ucuza ihraç ediyoruz. Markalaşma politikalarıyla uluslararası pazarlardaki rekabet gücümüzü artırabiliriz” diye konuştu.
