Makarna sektörü COVID-19'da "ikinci dalga" riskine hazır
Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Abdülkadir Külahçıoğlu, yeni tip koronavirüs sürecinde olası "ikinci dalga" riskine karşı üretim kapasitelerinin ve stokların revize edildiğini söyledi.
Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Abdülkadir Külahçıoğlu, yeni tip koronavirüs sürecinde olası "ikinci dalga" riskine karşı üretim kapasitelerinin ve stokların revize edildiğini söyledi.
Külahçıoğlu, dünyada etkili olan Kovid-19 sürecinin, uzun raf ömrü, kolay saklanabilmesi, besleyici özelliği ve uygun fiyatı nedeniyle makarnaya olan ilgiyi artırdığını belirtti. Yurt içi talebin, yılın ilk 8 ayında geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 30 arttığını vurgulayan Külahçıoğlu, "Pandemi döneminde hem ihracat hem iç tüketim konusunda başarılı bir sınav verdik, fiyat istikrarını sağladık. Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) ile sürekli irtibatlı olarak piyasa regülasyonuna çok ciddi bir katkı sunduk. Tüketicilere uygun fiyatlarla ürün sunduk." dedi.
Külahçıoğlu, ihracatı kısmi olarak yavaşlatarak iç tüketim taleplerine yoğunlaştıklarını belirterek, stokların etkin şekilde yönetildiğini aktardı.COVID-19 sürecine rağmen ihracattaki artışı sürdürdüklerini vurgulayan Külahçıoğlu, 2020'nin ilk 8 ayında makarna ihracatının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 25 artarak 500 milyon dolara ulaştığını kaydetti.
Külahçıoğlu, sektörün direkt ve dolaylı olarak 50 bin kişiye istihdam sağladığına dikkati çekerek, 160 ülkenin sofrasına Türk makarnasını ulaştırdıklarını dile getirdi.
"Makarnada bir sıkıntı yaşanmayacağını bugünden söyleyebilirim"
Sezonun, ürün kalitesi ve talep yönünden iyi geçtiğini ifade eden Külahçıoğlu, şöyle konuştu: "Bu yıl mahsul, geçen yıla göre daha iyi ve verimli. Dolayısıyla miktar olarak herhangi bir problemimiz yok. İç tüketimi fazlasıyla karşılayacak kadar stoklar mevcut. Aynı zamanda artan makarnalık buğday ve stoklarla ihracatımızı yine artırabilmemiz mümkün olacak. Sektörümüz, herhangi bir sıkıntı yaşamamak için geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da ihracata yönelik ithalat bağlantılarını gerçekleştirdi. Hazırlıklı bir şekilde sezonu tamamlamayı bekliyoruz."
Külahçıoğlu, Kovid-19'da "ikinci dalga" riskine karşı gerekli tedbirleri aldıklarını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çok rahatlıkla söyleyebilirim ki herhangi bir sıkıntı yaşamadan, doğru ve verimli bir şekilde, fiyat artışı yapmadan süreci sürdürebileceğimize inanıyoruz. Bu süreç içerisinde tüm firmalarımız Kovid-19 tedbirlerine uygun üretim belgelerini aldılar. Üretim kapasitelerini ve buğday stoklarını ona göre revize ettiler. İkinci bir dalga umarım gelmez ama gelecek olursa da makarnada bir sıkıntı yaşanmayacağını bugünden söyleyebilirim. "Yurt genelindeki makarna firmalarının 2 milyon 300 bin ton üretim kapasitesine sahip olduğu bilgisini veren Külahçıoğlu, tedarik ve lojistik konularında tedbirler aldıklarını aktardı.
"Makarnalık buğdayda stokçulara prim vermeyeceğiz"
Sürecin sıkıntısız atlatılmasında TMO ile yapılan görüşmelerin ve TMO'nun zamanında müdahalelerinin etkili olduğunu bildiren Külahçıoğlu, fiyat istikrarını sağlamayı önemsediklerini ve bunu başardıklarını vurguladı.
Külahçıoğlu, TMO ve Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ (TÜRKŞEKER) arasında, 2020 yılı ürünü hububatın depolanması konusunda iş birliği protokolü imzalandığını hatırlatarak, şunları kaydetti: "TÜRKŞEKER'in bu yıl piyasaya alıcı olarak girmesi ve yüzde 4 üzerinde fiyatla çiftçilerden buğday alması piyasayı hareketlendirdi. Bu aynı zamanda sektör dışı firmaların ve şahısların da ilgisini çekti. Fiyatların yükseleceği beklentisiyle ciddi bir stokçuluk faaliyeti başladı ve kısa sürede fiyatlar yükselişe geçti. TMO, hasat bittikten sonra her yıl olduğu gibi piyasaya satış fiyatlarını açıkladı. Sezon başında alım fiyatları ton başına 1800 liraydı, sezon bitimi hasat döneminde 1950 liradan satışa açtı stoklarını. Biz de fiyatları memnuniyetle karşıladık. Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği olarak stokçulara prim vermeyeceğiz."
TMO ile sık sık görüşmeler yaptıklarını aktaran Külahçıoğlu, "TMO'nun açıkladığı fiyatları doğru ve gerçekçi buluyoruz. Piyasa fiyatlarıyla uyumlu. Biz de bu fiyatları baz alarak, onun yüzde 5 üzerini geçmeyecek şekilde barem koyduk. Sektör olarak alımlarımızı bu şekilde sürdürerek piyasa artışlarının önüne geçmeyi, aynı zamanda da stokçunun elindeki malın kalmasını, zarara uğramalarını, bir daha da böyle spekülatif hareketlere kalkışmamalarını sağlamaya çalışacağız. Eğer biz tedbir almazsak stokçu istediği fiyatlardan ürünü satabilir hale gelirse piyasada yükselmeye yol açacak ve enflasyonist bir ortam yaratacak. Aynı zamanda makarna fiyatlarında ön görülemez, gereksiz ve spekülatif bir artışa neden olacak." ifadelerini kullandı.