Lojistik sektörü derinleşen sorunlara çözüm bekliyor
Lojistik sektörü temsilcileri, firmaların yaşadığı sorunları dile getirerek, yetkililere çözüm çağrısında bulundu.
Türk lojistikçilerin yakıt fiyatlarındaki dalgalanma nedeniyle diğer ülkelerdeki firmalarla rekabet edemediğini vurgulayan Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Muazzez Araç, “Sadece yurtdışında değil, yurtiçinde karayolu taşımacılığı yapan firmalar da vergiden istisna tutulmalı, ucuz yakıta imkân sağlayacak düzenlemeler yapılmalı. Vergi, sigorta, araç bakım/onarım maliyetleri, otoyol ücretleri ve yetki belgelerinin maliyetleri rekabetçi yapı oluşturmayı engelliyor. Bu alandaki çeşitli düzenlemelerle uluslararası rekabetçilik sağlanabilir. Ayrıca gümrük prosedürü, ithalat ve ihracat mevzuatı, lisans ve izin gibi konular işleyişi zorlaştırıyor. Yaş sebze/meyve gibi hassas ihracat ürünlerinde teslimatın gecikmesini önlemek için sınır kapılarındaki bekleme sürelerinin azaltılmasına yönelik otomasyon sistemlerinin kurulması ve mallara niteliğe göre geçiş önceliği tanınması önemli” dedi.
Araç, ayrıca yeni kurulan ve gelişme hedefleyen firmaların banka kredilerine erişimde ve nakit akışını yönetmede zorluk yaşadığının altını çizdi.
“Belgesiz firmalar, kaliteyi düşürüyor”
ATF Forwarding İstanbul Şube Müdürü Serap Bekiroğlu ise ‘akreditasyon sistemi denetimindeki açıklar nedeniyle, yetkinliği bulunmayan firmaların navlun komisyonculuğuyla haksız kazanç sağladıkları’ iddiasını değerlendirdi. Bekiroğlu, şöyle konuştu: “Şuan genel olarak TİO olarak bilinen belge türleri, bu yatırımları destekleyici ve cesaretlendirici adımlardır. Ancak benzer belge denetimlerindeki açıklar nedeniyle haksız rekabet oluşuyor. Belgesiz ve eksik şartlarda hizmet veren firmaların varlığı, hizmet standartlarında sapmalara yol açıyor. Yasal zemindeki firmaların rekabetini zorlaştıran bu durum, düşük kalite ve yetersiz hizmetle güvenlik açıklarına neden oluyor. Son zamanlarda giderek daha artan konteyner hırsızlığı olayları, bu konudaki eksiklerin en açık çıktılarındandır. Mağduriyetlerin önlenmesi için denetimler sıklaştırılmalı.”
Sektördeki bir diğer temel sorunu uzman kadro yetersizliği olarak tanımlayan Bekiroğlu, "Artan TIR sürücüsü, saha personeli ve operasyon yetkilisi gibi eleman ihtiyacının karşılanması için eğitim süreçleri çeşitlendirilmeli” dedi.
İMS Lojistik Genel Müdürü Mustafa İmrak da TIR’ların gemiler gibi indirimli yakıt almaya devam etmesinin, sınır kapılarında veya limanlarda ise vergisiz mazot alınmasının önemini vurguladı. İmrak, “Sektör, bu kapsamın genişletilmesini istiyor. Kendi tesislerimizde kurduğumuz yakıt depolarının indirimli fiyat sunma olanağı devam etmeli. Zira bunun kaldırılması, bizi petrol istasyonlarına mahkûm eder. Türkiye petrol altyapı sisteminin tüm TIR’lara yakıt verecek durumda olmaması, maliyet ve iş yükü bakımından firmalara ekstra yük getirir” ifadesini kullandı.
Öte yandan UND Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Muazzez Araç, sorun ve taleplerle ilgili geniş kaleme aldığı yazının tam hali şöyle:
KARAYOLU TAŞIMACILIĞINDA YAŞANAN SORUNLAR
Dış Ticaret Lojistiğinin üçte birine yakın yükünü taşıyan karayolu taşımacılığı stratejik bir öneme sahip olmasına karşın sektör olarak büyük sorunlar ve büyük maliyetlerle boğuşmaktadır. Agility Gelişmekte Olan Piyasalar Lojistik endeksinde 2023 yılı itibariyle 11. Sırada yer alan ülkemiz aynı zamanda lojistik için küresel bir merkez olma iddiası ile hareket ederken özellikle sektörün kronikleşmiş ve gelişimini engelleyen kimi sorunlarının çözümü bu hedeflere ulaşmada kolaylaştırıcı bir rol oynayacaktır. Lojistik sektörünün gelişimi ve Türkiye’nin ihracat hedeflerine ulaşmasında rolünü oynaması için tespit ettiğimiz ve çözülmesi gerektiğini düşündüğümüz sorunlar şunlardır:
1- YAKIT VE DİĞER MALİYETLERDEKİ DALGALANMA VE ARTIŞLAR
Yakıt fiyatlarındaki dalgalanma ve artışlar Özellikle pandemi dönemi ve sonrasında ülkemizde yaşanan ekonomik gelişmeler yakıt fiyatlarında ciddi dalgalanmalara sebep olmuş ve neredeyse bizi diğer ülkelerle rekabet edemeyecek duruma getirmiş durumdadır. Bu konuda karayolu taşımacılığı yapanların sadece yurtdışında değil yurtiçinde de yakıt teslimlerinde vergiden istisna tutulmaları önem arz etmektedir. Öte yandan lojistik sektörüne özel ucuz yakıt alımını sağlayacak düzenlemelerin yapılması önemlidir. Vergi ve sigorta maliyetleri, otoban ücretleri, araç bakım ve onarım maliyetleri ile ulusal/uluslararası taşımacılık yapabilmek için gerekli yetki belgelerinin maliyetleri de yine bu sektörde rekabetçi bir yapı oluşturmanın önünde ciddi engeller olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu konuda yapılacak çeşitli düzenleme ve değişikliklerle sektör uluslararası alanda rekabetçi bir yapıya kavuşturulabilecektir.
2- GÜMRÜK PROSEDÜRLERİ, MEVZUATLAR VE KAPILARDA BEKLEME SÜRELERİNDEN KAYNAKLI SORUNLAR
Gümrük Prosedürleri, ithalat ve ihracat mevzuatları, lisanslar ve izinler gibi konular da lojistik sektöründeki esnaflar için önemli zorluklar arasında yer almaktadır. Teslim sürelerinin rekabette avantaj sağladığı bir sektörde ve yaş sebze/meyve diğer kimi hassasiyet arz eden ihracat ürünlerinin tesliminin gecikmesinde yaşanabilecek önemli sorunlar düşünüldüğünde özellikle sınır kapılarında bekleme sürelerinin azaltılmasına yönelik otomasyon sistemlerinin kurulması, malların niteliğine göre geçiş önceliklerinin sağlanması büyük önem arz etmektedir. Özellikle ihracatın yoğun olduğu aylarda kapılarda yaşanan yığılmalar mal teslim süreçlerini geciktirmekte ve bu da rekabet avantajını ortadan kaldırıcı unsurlardan birisi olmaktadır.
3- NİTELİKLİ VE DENEYİMLİ PERSONEL BULMA VE ELDE TUTMA
Lojistik ve nakliyecilik sektörü niteliği itibariyle karmaşık ve birçok farklı sürecin toplamından ibarettir. Bu denli farklı sürecin uyum içerisinde yürütülmesini sağlayacak, gün geçtikçe büyüyen sektör için nitelikli ve deneyimli bir işgücü oluşturmak lojistik sektörü için giderek daha zorlu bir hal almaktadır. Özellikle karayolu taşımacılığının belkemiğini oluşturan şoför ihtiyacının artması bu süreçte niteliksiz personellerin istihdamını zorunlu kılarken bu durum sunulan hizmetlerin kalitesinde ciddi bir düşüşe zemin hazırlamaktadır. Bu konuda özellikle lojistik ve nakliye sektörüne dönük şoför, saha personeli, operasyon yetkilisi ve diğer süreçlere yönelik personel yetiştirmek için özgün okullar açılmalı ya da çeşitli eğitim süreçleri oluşturulmalıdır.
4- FİNSANSAL KAYNAKLARA ERİŞİM
Lojistik sektörü sermaye yapısı itibariyle yüksek sermayeli sektörler arasındadır. Büyük çaplı ve riskli yatırımları da beraberinde getirmektedir. Özellikle yeni kurulan ve küçük ölçekli nitelikte işletmelerin büyüme hedeflerini gerçekleştirmelerinin önündeki engellerin başında banka kredilerine erişim ve nakit akışını yönetme konusundaki zorluklardır. Banka kredilerine ve finansmana erişim sağlamakta zorlanan işletmeler gerekli kaynaklara yatırım yapamamakta, hatta artan maliyetlerden kaynaklı kimi zaman günlük giderleri dahi karşılamakta zorlanmaktadır. Bunun önüne geçebilmek ve sektörü büyütebilmek adına özellikle kamu bankalarının öncülüğünde kredi ve finansmana erişimde sektöre özel kolaylıklar sağlanmalı, işletmelerin finansal kaygılarla yatırım yapamaz hale gelmeleri önlenmelidir.
5- VİZE PROBLEMLERİ
Nakliye sektöründe ve ülkemizin hedeflerine ulaşabilmesinde çok önemli olan ihracatın gerçekleşebilmesi için ihracatta yer alan aktörlerin serbest dolaşması büyük önem arzetmektedir. Bu konuda özellikle şoför vizelerine ilişkin başvurularda yaşanan olumsuzluklar sektörün etkin işleyişine önemli bir darbe vurmaktadır. Bu konuda yapılacak bürokratik girişimlerde vize alma işlemlerinin hızlı ve uzun süreli olması sektöre büyük katkılar sunacaktır.
6- TARİFE YOKLUĞU
Yurtiçi ve yurtdışı taşımacılık alanında herkesin üzerinde uzlaşabileceği, bağlı kalması gereken alt ve üst sınırlarının belli olduğu fiyat tarifelerinin yokluğu özellikle rekabeti bozucu nitelikteki fiyatlamalara sebep olmakta ve bu durum sektörün verimliliğini azaltmaktadır. Bu doğrultuda bu sektöre ilişkin mesleki birliklerin standart bir fiyat tarifesi için çalışmalar yapması önem taşımaktadır.
7- DİĞER SORUNLAR
Karayolu taşımacılığında yol kalitesi, trafik sıkışıklığı, yetersiz altyapı, ulaşım ağlarının yetersizliği gibi kimi sorunlar da lojistik faaliyetlerinin aksamasında önemli bir rol oynamaktadır. Yine bu sebeplerden dolayı yakıt tüketiminde büyük artışlarla birlikte araçlarda yıpranma ve aşınmalar meydana gelmektedir. Bu doğrultuda çeşitli iyileştirmeler yapılması sürdürülebilir lojistik faaliyetleri açısından önem arz etmektedir.