Kozmetik endüstrisinde maliyetleri azaltan yapay zeka uygulamaları

Kozmetik Üreticileri ve Araştırmacıları Derneği (KÜAD), sektördeki rekabetin artmasıyla birlikte kozmetik endüstrisinin canlılığını sürdürmek ve ilerletmek amacıyla önemli bir etkinliğe ev sahipliği yaptı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Kozmetik endüstrisinde maliyetleri azaltan yapay zeka uygulamaları

"Ne Üretmeliyiz Zirvesi” Selectum City Ataşehir' de kozmetik endüstrisinin önde gelen profesyonellerini bir araya getirdi. "Ne Üretmeliyiz Zirvesi’ nde sektör profesyonelleri kozmetik sektöründe yapay zekanın boyutunu ve dijitalleşmedeki son trendleri ele aldı. Markaların iş kalemlerinde büyük maliyetler oluşturan adımların yerini yapay zeka uygulamalarının alması ile birlikte kaliteli üretime daha odaklı ve sürdürülebilirliğe yönelik ürünlerin ön plana çıktığı vurgusu yapıldı…

Sektör, dijitalleşme ile daha da büyüyor

KÜAD Yönetim Kurulu Başkanı Levent Kahrıman; dijitalleşmenin etkisiyle kozmetik sektörünün hızla değişerek dönüştüğünü ifade ederek; “Bugün kozmetik endüstrisinde yeni bir çağdayız. Yapay zeka ve e-ticaret gibi teknolojiler, iş yapma şeklimizi kökten değiştiriyor ve bu da bize yeni fırsatlar sunuyor. Ancak, bu değişim ve dönüşüm sürecinde, içerik trendleri, iletişim ve pazarlama stratejileri gibi temel unsurları da göz ardı etmemeliyiz. Bu unsurların, teknolojik gelişmelerle birlikte nasıl evrildiğini ve nasıl uyum sağladığını da dikkate almalıyız. Bu zirve, sektörümüzdeki önemli konuları ele almak ve birlikte daha iyiye doğru ilerlemek için bir fırsat sunuyor. Bir araya gelerek, gelecekteki başarılarımız için stratejiler belirleyebilir ve kozmetik endüstrisinin canlılığını sürdürebiliriz” diye konuştu.

“İhracatta 1,5 milyon dolarlık kazanç elde ettik”

KÜAD Zirve Başkanı Belgin Sile; sektörün her yıl yaklaşık yüzde 10 civarında büyüdüğünü vurgulayarak; “Kozmetik sektörü, her geçen gün daha da dinamik hale geliyor ve bu zirve, dinamizmi daha da artırmak için önemli bir platform sunuyor. Geçen yılın ihracat rakamlarına baktığımızda ise 1,5 milyon dolarlık bir kazanç elde ettik. Bu, Türkiye'nin kozmetikteki rekabet gücünün arttığını gösteriyor. Bu artan rekabet ortamında, sektörümüzün dijitalleşme ve e-ticaret gibi alanlarda hızla ilerlemesi kaçınılmaz hale geliyor. Rekabetin yoğun olduğu her alanda e-ticaret gelişiyor ve dijitalleşme, sektörümüzün gelişimine hız kazandırıyor. Bu nedenle, bu yılki zirvemizde, dijitalleşme ve e-ticaretin kozmetik endüstrisine etkilerini ve fırsatlarını detaylı bir şekilde ele alacağız” ifadelerini kullandı.

Kozmetiğin her alanında yapay zeka karşımıza çıkıyor

Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı Öğr. Gör. Hüseyin Turgut, yapay zeka teknolojisinin kozmetik sektöründeki devrimini ele alarak; “Bütün uygulamalar yapay zeka demek değil. Yapay zekada trend olarak akıllı kelimesi kullanılıyor. Yapay zekanın en önemli branşı sağlık. KÜAD’ ın 7 kongresinden öğrendiğim çok şey oldu. Kozmetik sektörünün tüm bileşenlerinde yapay zeka karşımıza çıkıyor. Yapay zeka müşterilerin ciltleri için etkili ve uygun ürünleri seçmelerine destek veriyor bu yönüyle de fikir ve araştırma olarak karşımıza çıkıyor. Bir şeyler geliştirdiniz ve hammadde kullanmak istiyorsanız ürün formülünün geliştirilmesi ve test edilmesine yardımcı oluyor. Yapay zeka aynı zamanda ürün lansmanı ve pazarlama stratejisi sunuyor. Müşterilerin geri bildirimlerinin toplanması ve değerlendirilmesini sağlıyor. Geniş veri tabanları üzerinde analizler yaprak kalite kontrol ve güvenlik testleri gerçekleştiriyor. Kozmetik ürünlerin geri dönüştürülebilir parçalarını tahmin ediyor. Mevcut ürünlere değişiklik öneri sunuyor, hatta daha da ileriye giderek kişiye özel üretimler gerçekleştiriyor” şeklinde konuştu.

Kişisel bakım, kriz dönemlerinde de büyümeyi başardı

Nielsen Ev Temizlik & Kişisel Bakım Sektör Lideri Özgür Çağıran ise; “Türkiye’ de FMCG pazarı ciddi anlamda büyümeye devam ediyor. Kozmetik ve kişisel bakım sektöründe bir daralma yaşamadık. Parfüm fiyatlarının yüksek olmasından dolayı deodorantlar parfüm olarak kullanılmaya başlandı. Kişisel bakım her zaman kriz dönemlerinde diğer sektörle oranla daha fazla büyümeye devam etti. Beş trend var; tüketicinin yeniden tanımlanan değerleri, dengeli ciro ve hacim, yeni tüketim okazyonlarındaki fırsatlar, çoklu kanal deneyimini ustalıkla yönetmek, yapay zeka ve kişiselleştirmenin bütünselliği. Pandemiyle beraber hayatımıza ev odaklı yaşam trendi girdi. Türkiye’de evde vakit geçirmeyi tercih edenlerin oranı yüzde 56” dedi.

 

 

Şehirler