KOÜ Teknopark, 2023'te 150'den fazla proje ile 1 milyar TL gelir elde etti

Ulusal ve uluslararası projelerle yüksek katma değerli teknoloji geliştirdiklerini söyleyen KOÜ Teknopark Genel Müdürü Erçin Dinçer, yalnızca 2023 yılında tamamlanan 150'den fazla proje ile lisans satışlarından elde edilen gelirin 1 milyar TL'yi aştığını belirtti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
KOÜ Teknopark, 2023'te 150'den fazla proje ile 1 milyar TL gelir elde etti

KOCAELİ / EKONOMİ

KOÜ Teknopark Genel Müdürü Erçin Dinçer, “Ayrıca, Marmara Denizi'nde yaşanan müsilaj sorunu sonrası, yerli olarak ürettiği canlı deniz suyu izleme sensörleri ile aktif olarak İzmit Körfezi'nde su kalitesi ve diğer kritik değerleri izlemeye devam ediyoruz” dedi.

KOÜ Teknopark, sanayi ve liman kenti olan Kocaeli’de, endüstriyel kümelenmenin tam ortasında Kocaeli Üniversitesi, Kocaeli Sanayi Odası (KSO), Kocaeli Ticaret Odası (KOTO), Gebze Ticaret Odası (GTO) ve GOSB Teknopark ortaklığında 2003 yılında yasal olarak kurulmuş, 2004 Şubat ayında faaliyetlerine başlamıştır.

Türkiye’de kurulan ilk 10 teknopark arasında yer alan Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Teknopark, yazılımdan iletişim teknolojilerine, enerjiden elektroniğe uzanan geniş bir sektörel ağda 110 firmaya ev sahipliği yapıyor. KOÜ Teknopark’ın, bugüne kadar bölgemizde tamamlanan bin 96 proje ile birçok farklı sektöre, özellikle elektronik ve bilişim alanlarında yenilikçi çözümler sunduğunu söyleyen Kocaeli Üniversitesi Teknopark Genel Müdürü Erçin Dinçer, yalnızca 2023 yılında tamamlanan 150'den fazla proje ile lisans satışlarından elde edilen gelirin 1 milyar TL'yi aştığını belirterek, geliştirdiği projelerin yanı sıra bin 500’ü aşan Ar-Ge personeli sayısı ile nitelikli istihdama katkı sağladığını belirtti.

2023 yılı vergi muafiyeti tahminimiz 300 milyon TL'yi aşacağı yönünde

Öncelikli hedeflerinin önümüzdeki 5 yıl içinde mevcut kapalı alanı genişleterek, bölgede çalışan personel sayısını bin 500’den 4 bin kişiye çıkarmak istediklerini söyleyen Dinçer, “Uluslararasılaşma hamlemiz kapsamında aktif olarak yürüttüğümüz çalışmalarla, bölgemizde geliştirilen ürünlerin ihracata dönüştürülmesi için yurtdışında iş birliktelikleri kurma ve temsilcilikler açma konusunda yoğun çaba sarf ediyoruz. Özellikle ülkemizden teknoloji ihracatını artırarak, yüksek katma değerli döviz kazandırıcı faaliyetlerimizi genişletmeyi hedefliyoruz” dedi.

Teknoloji Geliştirme Bölgesi olarak, firmalarımıza 4691 sayılı yasa çerçevesinde çeşitli vergi muafiyetleri sağladıklarını vurgulayan Dinçer, “2022 yılı için bölgemizdeki firmalara toplamda 150,6 milyon TL tutarında vergi muafiyeti sağladık. 2023 yılı rakamlarının henüz netleşmemiş olmasına rağmen, tahminimiz vergi muafiyetlerinin 300 milyon TL'yi aşacağı yönündedir” ifadesini kullandı.

Yeşil dönüşüm ve sürdürülebilirlik, gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakma misyonumuzun temel taşlarındandır diyen Dinçer, “Bu bağlamda, geri dönüştürülebilir enerji kullanımı ve kaynakların daha verimli şekilde kullanılmasını destekleyen teknolojilere öncelik veriyoruz. Ayrıca, kurumumuz son üç yıldır sıfır atık sertifikasıyla öne çıkmaktadır ve atıklarımızı geri dönüşüm için uygun biçimde ayrıştırmaktayız” dedi.

Canlı deniz suyu izleme sensörleri İzmit Körfezi'nde su kalitesini izlemeye devam etmekte

Kamuoyu tarafından dikkatle takip edilen projelerimiz arasında, Güney Kutbu Türk Bilim Misyonu için geliştirilen teknolojik çözümlerimiz öne çıkmaktadır diyen Dinçer, “Ayrıca, Marmara Denizi'nde yaşanan müsilaj sorunu sonrası, yerli olarak ürettiğimiz canlı deniz suyu izleme sensörlerimiz, aktif olarak İzmit Körfezi'nde su kalitesi ve diğer kritik değerleri izlemeye devam etmektedir” ifadesini kullandı.

Dinçer, “Ar-Ge çalışmaları kapsamında bölgede birçok patent alınmış olup, özellikle savunma sanayii ve elektrikli motor teknolojileri alanlarında yoğun bir patent faaliyeti gözlemlenmiştir. Binin üzerinde tamamlanan projelerin birçoğu, orijinal veya ithal ikamesi özellikleri taşımaktadır. Özellikle, bölgemizde geliştirilen döküman süreç yönetim yazılımı, tamamlandığı dönemde yurtdışında mevcut bir yazılıma başarılı bir alternatif oluşturmuştur. Bu yazılımın satış fiyatı, yurtdışındaki muadiline göre yüzde 30 seviyesinde belirlenmiştir” diye konuştu. Dinçer, “On yılı aşkın bir süredir, hem özel hem de kamu kurumlarında bu yerli yazılım kullanılarak, yıllık ortalama 15 milyon dolarlık ithalat engellenmiş oldu” dedi.

Yeşil Mutabakat’ın, daha sürdürülebilir bir dünya yaratmak için son derece kritik bir atılım olduğunu vurgulayan Dinçer, “Kocaeli Üniversitesi Teknopark olarak, bu girişime son derece destekleyici bir yaklaşım sergiliyoruz. Yeşil mutabakat, birçok sektörde maliyetleri artırıcı bir etkiye sahip olabilirken, teknoloji şirketleri gibi işletmeler için büyük fırsatlar sunmaktadır. Bu fırsatları değerlendirerek, sürdürülebilir teknolojiler ve çözümler geliştirmeyi hedefliyoruz” dedi.

 

 

Şehirler