Kocaeli Sanayi Odası, savunma sanayii için hidrojen üretiyor

Kocaeli Sanayi Odası Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, “Hidrojen üretimi için Kocaeli Savunma Sanayi şirketinin de ortak olduğu Hidrojen Sıvılaştırma Sistemleri (HSS) şirketini kurduk. Burada yüzde 99,99 saflıkta hidrojen üretimini sağlayarak, üretilecek olan sıvı hidrojenin havacılık ve savunma sanayiinde kullanılmasını hedefliyoruz. Amacımız Türk savunma sanayiindeki yerlileşme oranını artırmak ve Kocaeli’nde savunma sanayinin gelişimine destek olmak” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Kocaeli Sanayi Odası, savunma sanayii için hidrojen üretiyor

Zeynep KAYA - KOCAELİ

KSO Meclis Başkanı Hasan Tahsin Tuğrul başkanlığındaki meclis toplantısına ASELSAN Genel Müdürü Ahmet Akyol konuk oldu. Meclis toplantısında ekonomik verileri değerlendiren Kocaeli Sanayi Odası Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, şu açıklamalarda bulundu: “Kocaeli gümrüklerinden aldığımız verilere göre eylül ayında Kocaeli’den gerçekleşen ihracat 3 milyar 687 milyon dolar olurken ithalat 5 milyar 944 milyon dolar oldu. Ticaret Bakanlığı’nın, firmaların üretim yerleri esas alınarak hesaplanan ihracat istatistiklerinin eylül verilerine baktığımızda; İstanbul 4 milyar 745 milyon dolar, Kocaeli 2 milyar 906 milyon dolar, İzmir 1 milyar 627 milyon dolar, Bursa 1 milyar 500 milyon dolar, Tekirdağ 1 milyar 140 milyon dolar oldu. Merkez Bankası, reeskont kredilerinin günlük limitini 3 milyar TL’den 4 milyar TL’ye yükseltti. Ayrıca, yüksek teknolojili ve katma değerli üretime reeskont kredileriyle daha fazla imkan sağlayacak yeni bir modele 2025 yılında geçilmesi planlanıyor. Bu gelişmeyi ihracatımız açısından olumlu buluyoruz.”

“Carry trade için aylık bin ve bin 200 milyon dolardan fazla faiz ödüyoruz”

Enflasyonun baz etkisiyle 50’nin altına düşmesini olumlu bulduklarını söyleyen Zeytinoğlu, beklentinin aylık bazda daha düşük seviyeler görmek olduğunu belirtti. Zeytinoğlu, “Alt kalemlere baktığımızda; TÜFE’de aylık bazda en yüksek artış, okulların başlamasıyla eğitim, giyim ve ayakkabı kaleminde olduğunu görüyoruz. Diğer kalemler de incelendiğinde, hizmet sektöründeki artışların yukarı çektiğini söyleyebiliriz. ÜFE’deki aylık artış biraz daha düşük. Sanayicilerin girdi maliyetleri döviz kurları nedeni ile stabil olmasına rağmen ücret ve enerji maliyetlerindeki artışları unutmamalıyız. Tabi burada da hem ücret hem enerji maliyetlerindeki artışı unutmamamız gerekiyor. Diğer taraftan sabit kur politikası nedeni ile dolara verilen yüksek faiz, ülkemizi de carry trade için avantajlı duruma getirdi. Yabancılar bu politika nedeni ile dövizden TL’ye dönerek yüzde 4 mertebesinde faiz alabiliyor. Ülkemize carry trade tarafında birikimli girişlerin Eylül ayı sonuna kadar 30 milyar doları bulduğunu biliyoruz. Yani carry trade için aylık bin ve bin 200 milyon dolardan fazla faiz ödüyoruz” şeklinde konuştu.

“Dolar bazında bu kadar yüksek faizleri vermemiz sürdürülebilir değil”

Yurt dışından para gelmesi adına teşvik edilen bu politikadan vazgeçilmesi gerektiğini düşündüklerini belirten Zeytinoğlu, “Yüzde 2 faiz oranına bile yabancılar gelebilirler. Çünkü bu faiz nedeni ile bütçe açığımızın daha da artacağından endişe duyuyoruz. Denk bütçe olması durumunda sanayicilerin daha düşük maliyetle krediye erişebilme imkânı olacağını unutmamalıyız. Ayrıca dolar bazında bu kadar yüksek faizleri vermemiz sürdürülebilir de değil. Ülkemiz için savunma ve havacılık sektörü stratejik öneme sahip. Savunma sanayini; sanayileşmenin ve kalkınmanın önemli bir parçası olarak görüyor ve önemsiyoruz. Savunma sanayi gelirlerini dikkate alan dünya geneli ilk 100 firma listesinde bu yıl 5 firmamız yer alıyor. Kendilerini tebrik ediyoruz. Yerlileşme oranlarımız ise yüzde 80'leri aştı. Ancak, Türkiye imalat sanayine yüzde 13 katkı sağlayan ilimiz, savunma sanayine yeteri kadar katkı veremiyor. Bu oranı artırmak istiyoruz. Çünkü sizin de bildiğiniz gibi ilimizin sanayi kuruluşlarının önemli bir kısmı, savunma sanayinin tedarikçisi olmaya son derece uygun. Oda olarak biz de üyemiz sanayi kuruluşlarının savunma sanayine tedarikçi olabilmeleri için birçok çalışma yürütüyoruz. Amacımız Türk savunma sanayindeki yerlileşme oranını artırmak ve Kocaeli’nde savunma sanayinin gelişimine destek olmak” ifadesini kullandı.

“HSS şirketi ile amacımız yüzde 99,99 saflıkta hidrojen üretimi”

Ayhan Zeytinoğlu, “Çalışmalarımızı daha da somut hale getirmek ve Savunma Sanayi Başkanlığı tarafından yerlileştirilmesi planlanan ekipmanları üretebilmek için 2019 yılında Odamız önderliğinde ve ortaklığında 64 üyemizin de ortaklığı ile Kocaeli Savunma Sanayi Şirketini kurduk. KSS olarak ürettiğimiz ve sistemlerinizde kullanılan ‘Meteorolojik Gözlem ve Küresel Konumlandırma Sistemi’ ile Aselsan Millileştirmenin Altın Çağı Ödülü’nü aldık. Savunma sanayinin ihtiyaç duyduğu, yurt dışından tedarik edilen ve ileri teknoloji gerektiren cihaz ve sistemlerin yerli üretimi için kurduğumuz işbirliği çalışmalarını geliştirmeyi ve yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Ayrıca, hidrojen üretimi için Kocaeli Savunma Sanayi şirketinin de ortak olduğu Hidrojen Sıvılaştırma Sistemleri (HSS) şirketini kurduk. Amacımız yüzde 99,99 saflıkta hidrojen üretimi. Üretilecek olan sıvı hidrojenin havacılık ve savunma sanayinde kullanılmasını hedefliyoruz. Bu yakıt ile drone’lar havada 5-6 misli daha fazla kalabiliyor. Bu çalışmamızda da işbirliği yapmak istiyoruz” dedi.

“Savunma sanayisine, yüksel teknolojiyle servis veren bir firmayız”

Konuşmasında savunma sanayisinin stratejik öneminin, sanayileşme ve kalkınma açısından kritik bir rol oynadığını dile getiren ASELSAN Genel Müdürü Ahmet Akyol, “Dünya'da herkesin kabul ettiği bir başarımız var, Dünya savunma sanayi şirketleriyle yarışıyoruz. Geçtiğimiz yıl bir ilke imza attık ve en hızlı büyüyen 10'uncu firma olduk. Teknolojimizi Anadolu'ya yaymak için çalışırken dünyanın farklı noktalarında da pek çok ofisimiz bulunuyor. Yaklaşık 15 bin kişilik bir kadromuz var. Kadromuzun yaş ortalaması 34, benzerimiz olan yurt dışındaki firmalara baktığımız zaman yaş ortalamasının 45 olduğunu görüyoruz. Bu durum bizim için bir fırsat penceresi yaratıyor. ASELSAN şirketimiz deniz altından gemisine, helikopterinden tankına kadar bir çok elektronik sistem yapıyor. Savunma sanayisine, yüksek teknolojiyle servis veren bir firmayız. Ambargolar sebebiyle pek çok kez sıkıntı yaşadık ama bu durum yerli olarak ürün üretmememize engel olmadı. Kim ne yaparsa biz daha iyisini yaptık. Yapıyoruz. Ambargo varsa, sözlü cevap vermeyeceğiz ve daha iyisini yaparak her zaman sahaya çıkacağız” ifadelerini kullandı.

“Bize ambargo uygulanmasın isteriz ama uygulandı diye de duracak değiliz”

Kamera istediklerinde, vermemelerine rağmen sıfırdan kamera yaptıklarını belirten Akyol, yaptıkları kameraları İHA ve SİHA’ya taktıklarına vurgu yaptı. Akyol, “Bize kamera vermeyenler biz kamerayı taktıktan sonra 'Kamera ile ilgili talebiniz hala geçerli mi' diye sordular. Bunun üzerine 'Hayır, geçerli değil' dedik. Uzun menzilli hava savunma sistemimizi İzmit Körfezi'ne konumlandırdık ve envanterimize kazandırdık. Yerini Türk Silahlı Kuvvetlerimiz belirledi. Bugünlerde de Çelik Kubbe için çalışmalarımız sürüyor. Ambargolar yeni bir ürünü çıkarmaya yakın olduğunuzda tek tek kalkıyor ama ne olursa olsun ambargolar kalksa da Türk evlatları kendi ürünlerini ortaya koyacak. Bize ambargo uygulanmasın, farz edin uygulandı. Uygulandı diye de duracak değiliz” dedi.

“Kocaeli’de 4 stratejik ortağımız var”

Kocaeli’nin bir deniz şehri olduğu belirten Akyol, “Denizcilikle ilgili yaptığımız pek çok çalışmanın hazırlığı Kocaeli’de yapıldı. Denizaltı sistemleri ürettik ve üretmeye de devam edeceğiz. Türk Sonarları ile oyun değiştiren işlere imza atıyoruz. İnsansız hava ve kara araçlarımız var. Dün itibariyle ilk bilanço açıklayan şirket olduk. Milli ve yerli savunma sanayimize katkı sağlıyoruz. Yüzde 14 hasılat büyümesi yakaladık, öz kaynakta artış sağladık. Yüksek katma değer üreten ve karlılığını büyüten bir şirket olmaya devam ediyoruz. 4 stratejik ortağımız ve işbirliği yaptığımız 19 firma Kocaeli’nde bulunuyor” ifadelerinde bulundu.

“Nitelikli insanlarla çalışıyoruz”

Hız ve hacim konusunun gündemde olduğunu ifade eden Akyol, Türk Sanayisini nasıl ilerletebiliriz dedi. Akyol, “Ben Türkiye'nin güçlü olduğu alanları görüyorum ve artık bu alanlarda liderliği alıp bırakmamamız gerekiyor. Lider olduğumuz alanlar var ve burada durmadan yola devam etmeliyiz. Biz ülke olarak çok avantajlı bir konuma sahibiz. Yenilikçilik bizim açımızdan hiç bitmeyecek bir konu. Genç nüfus özellikle Avrupa karşısında avantajımız.. 'Faiz ne olacak' sorusu bir yanda ama geleceği de es geçmemeliyiz. Bizim bütün çalışanlarımız en iyi ürünlerin en iyisini yapmak için çalıştığını biliyor, oyun değiştiren çalışmalar yapmamız gerektiğini biliyor, gece gündüz ihracat odaklı büyümeye çalıştığımızı biliyor. Uluslararası bir şirketiz ve programımız da bu. Nitelikli insan ve insanlarla çalışıyoruz. Nitelikli insanları kazanmak için adımlar atıyoruz. İçerisinde full dijital, yapay zekanın çalıştığı bir ASELSAN ortaya koymaya çalışıyoruz. Yapay zeka modelimizi ortaya koyduk ve ürünlerimizde kullanmaya başladık. Dünya üzerindeki değişeme ayak uydurmak için çalışıyoruz. En büyük 30 şirket arasında yer alacağız. 5 milyar dolarlık hacme ulaşmış bir ASELSAN olacak. kriptolu polis telsizlerimizi kurduk ve kasım ayında emniyetimiz kullanacak. Cengiz Topel Havalimanı Kulesi'nin yenilenmesini ASELSAN olarak yaptık. Gebze-Darıca Metro hattında ASELSAN tarafından milli sinyalizasyon sistemi kullanılacak. İzmit Körfezi gemi trafiği ASELSAN sistemleri tarafından gözlem altında ”dedi.

Şehirler