“Kentsel dönüşümde yık-yap anlayışı değiştirilmeli”
Bursa’da düzenlenen Kentsel Dönüşüm Çalıştayı’nda konuşan İMO Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Atilla Erdem “Kentimizde son yıllarda uygulanagelen sadece yık-yap anlayışından süratle çıkılmalı, kentsel dönüşüm adına bilimsel ve teknik tüm yöntemler masaya yatırılmalıdır” dedi.
ALİ ŞAHİN/BURSA
İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bursa Şubesi, “Kentsel Dönüşüm Çalıştayı” gerçekleştirdi. Bursa’nın kentsel dönüşüm yol haritasına katkı sunmak için hayata geçirilen Çalıştay’da, akademisyenler, kamu kurum temsilcileri ve ilgili meslek paydaşları tarafından yapılan çalışmalar aktarıldı. Açılış konuşmasını yapan İMO Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Atilla Erdem, şehrin geleceği için el birliğiyle çözüm önerileri geliştirmek, deneyimleri paylaşmak ve daha sağlıklı, güvenli ve sürdürülebilir bir kent vizyonu oluşturmak amacıyla bir araya geldiklerini belirterek, “Her büyük depremin ardından olduğu gibi, büyük acılar yaşadığımız 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremi şehirlerimizin ne kadar hazırlıksız olduğunu, afet öncesi ve sonrası alınan önlemlerin yetersiz olduğunu bizlere bir kez daha göstermiştir. Burada sorun, bir doğa olayı olan depremde değildir. Sorun, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da olacak olan deprem ve diğer doğa olaylarından, ülkemizi ve kentlerimizi koruyacak yeterli çalışmaların ve planlamaların yapılamamış olmasındadır” dedi.
Sanayileşmenin de etkisiyle 1990’lı yıllardan itibaren her yıl küçük bir il nüfusu kadar göç alan Bursa’nın yapı stokunun ülke genelinden daha fazla risk taşıdığını söyleyen Erdem, “Bursa’nın kentsel alt ve üst yapısının güçlendirilmesi, sağlıklı bir yaşam alanı oluşturulması ve nihayetinde son günlerin sıkça kullanılan ifadesiyle “dirençli bir kent” haline getirilmesi yalnızca bugünün değil, yarının da en önemli meselelerinin başında gelmektedir. Kentimizde kentsel dönüşüm sürecini, sadece fiziksel olarak yapıları yenilemek olarak değil, aynı zamanda şehir yaşamını daha sürdürülebilir, daha güvenli ve daha sağlıklı hale getirmek ve elbette şehirlerimizin kaybolan ruhunu geri kazandırmak olarak görmek gerekir. Bu perspektifte kentsel dönüşüm planlamalarını sadece bina inşaatlarıyla sınırlandırmadan kentsel altyapı, ulaşım, yeşil alanlar, sosyal donatı alanları ve tarihi doku gibi unsurları da dikkate alarak hazırlamak gerektiği çok açıktır” diye konuştu.
“Kentsel Dönüşüm Stratejisi oluşturulmalı”
Kent dinamiklerinin tamamının ortak akıl ile hareket etmesi gerektiğini düşündüklerini dile getiren Erdem, “Öncelikle Kentsel Dönüşüm Stratejisi oluşturulmalıdır. Toplumun tüm paydaşlarının, Kentsel Dönüşüm Strateji Belgesi’ne dahil edilmesi, fikirlerinin alınması ve ortak çözüm önerileri geliştirilmesi, kentsel dönüşümün başarısı için kritik öneme sahiptir. Bütün dönüşümler buna uygun, ayrıcalıksız ve herkese eşit uygulanmalıdır. Kentimizde son yıllarda uygulanagelen sadece yık-yap anlayışından süratle çıkılmalı, kentsel dönüşüm adına bilimsel ve teknik tüm yöntemler masaya yatırılmalıdır” dedi.
Konuşmaların ardından Deprem Gerçeği ve Kentsel Dönüşüm, Kentsel Dönüşüm Uygulamaları, Kentsel Dönüşümde Sürdürülebilirlik ve Toplumsal Etkileri konu başlıkları ile oturumlar düzenlendi.