İş ilanlarındaki ‘tecrübe’ kriteri, şirketlerde kayba neden oluyor
Gençlerin iş hayatına katılımını zorlaştıran tecrübe kriterindeki esneme ile şirketlerin genç ve yetenekli adaylardan faydalanabileceğini belirten Mersin Büyükşehir Belediyesi Kariyer Merkezi Müdürü ve GİDERİK Başkanı Serkan Özada, amacını aşan tecrübe şartları ile uzayan uygun aday bulma sürecinin şirketlerde iş kaybına yol açtığını söyledi.
ADNAN AÇIKGÖZ / MERSİN
Gençlerin iş hayatına katılımı, ekonomik ve toplumsal kalkınmanın kritik bir unsurunu oluşturuyor. Türkiye İstatistik Kurumu, nisan 2024’teki genel işsizlik oranını yüzde 8,5, 15-24 yaş aralığındaki genç nüfusun işsizlik oranı yüzde 14,5 olarak açıkladı.
Genelin çok üzerinde seyreden genç işsizlik sorunu, program ve teşviklere rağmen çözülemeyen en önemli problemler arasında bulunuyor. Gençlerin ilanlardaki tecrübe şartları nedeniyle iş hayatına girememesi, yetenekli bireylerin hayatını olumsuz etkiliyor. Mersin Büyükşehir Belediyesi Kariyer Merkezi Müdürü ve Girişimci İnsan Kaynakları Derneği (GİDERİK) Başkanı Serkan Özada, tecrübe kriterinin gençler üzerindeki olumsuz etkilerini ve şirketlerin aday bulma sürecinde karşılaştığı zorlukları değerlendirip, tarafların sağlayacağı avantajlardan söz etti. Teknoloji kullanımı ve dijital dönüşüm süreçlerine artı değer katabilecek gençlerin, dinamizm ve yenilikçi düşünce tarzıyla şirketlerin rekabet gücünü artırabileceğine dikkat çeken Özada, “İlanlardaki tecrübe kriteri; motivasyon kaybı, iş bulma ve finansal zorlukları beraberinde getiriyor. Başvuru aşamasında elenen tecrübesiz gençlerin kariyer yolculuğu gecikiyor. İş arama süreci uzayınca umutsuzluğa kapılan gençler, maddi zorluklardan bağımsız bir yaşam sürdüremiyor” dedi.
“Gençleri kapsamayan şirketlerin maliyetleri artıyor”
Genç istihdamının tercih edilmediği şirketlerde aday bulma sürecinin uzaması, yüksek maliyetler ve fırsatları kaçırma gibi olumsuzluklarla karşılaşılabileceğini kaydeden Özada; “Amacını aşan tecrübe şartı, uygun aday bulma sürecini uzatarak ilanlara başvuru sayısını azaltıyor. Şirketlerin açık pozisyonlarını uzun süre doldurulamaması iş kaybına neden oluyor. Aday bulma sürecinin uzaması şirketler için zaman ve maliyet kaybına yol açarken, tecrübesiz ancak potansiyelli genç adayları dışlamak, şirketlerin yenilikçi fikirlerden ve enerjik çalışma gücünden mahrum kalınmasına yol açıyor. Oysa genç nüfusun iş hayatına entegre edilmesi birçok avantaj getirir. Teknolojiye yatkınlıkları sayesinde şirketlerin dijital dönüşüm süreçlerine önemli katkı sunabilecek gençler, yenilikçi bakışlarıyla iş süreçlerine katkı sunup rekabet gücünü artırabilir. Enerjileriyle iş ortamını canlandırıp motivasyonu artırabilen gençler, değişen iş koşullarına hızlı uyum sağlayıp öğrenmeye daha açık olabilir. Şirket içindeki kuşakların daha iyi iletişim sağlamasına katkı sunabilen gençler, uzun vadede şirkete bağlı ve deneyimli bir iş gücü oluşturur” diye konuştu.
“Yeni nesil uygulamalarla gençlere kapılar açılmalı”
Şirketlerin değişen ve gelişen şartlara göre güncellenmesinin önemine işaret eden Özada, işverenlerin yapması gerekenleri şöyle sıraladı: “İlanlarındaki gereksiz veya uzun dönemli tecrübe kriterleri yeniden değerlendirilmeli, gençlerin öğrenme potansiyeli ve uyum sağlama kabiliyeti göz önünde bulundurmalı. Şirket akademilerinin gençleri, eğitim ve gelişim programlarına dâhil ederek iş dünyasına hazırlaması sektörler için büyük kazanç demektir. Deneyimliler ile gençler arasındaki mentorluk ilişkileri çok önemli. Kuşak yönetimini etkili şekilde kurabilen şirketler, markasına değer katacaktır. Genç çalışanlara düzenli geri bildirim vererek görüşlerini dikkate almak, onların kendilerini değerli hissetmelerini sağlayarak şirket içi bağlılığı artırır. Yetenekli adayların çalışanlarına önem veren şirketlere daha fazla iş başvurusunda bulunacakları unutulmamalı.”
