'Hayvancılığa can suyu verilmeli'
Artan maliyetler, yemde dışa bağımlılık, enflasyon ve ithalat politikaları ve çoban bulunamaması ve üreticinin para kazanamaması nedeniyle Türkiye’nin hayvan varlığının hızla azaldığı belirtilerek, hayvancılığa can suyu verilmesi istendi.
FİKRİ CİNOKUR / BURDUR
Burdur Ticaret Borsası Başkanı Veteriner Hekim Ömer Faruk Gündüzalp, artan hayvancılık maliyetlerinin sektörün kanayan yarası haline geldiğini, hayvan varlığının hızla azaldığına dikkat çekti.
Hayvan yetiştiriciliğinin merkezi Burdur’da büyükbaş hayvan varlığının son 12 yılın en düşük seviyesinde olduğunu belirten Gündüzalp, küçükbaş hayvan varlığının da 40 yılda 626 binden 355 bine düştüğünü bildirdi.
Burdur’un hayvan varlığını masaya yatırdıklarını dikkat çeken Gündüzalp, şöyle devam etti;
‘’Özellikle kriz dönemlerinde Burdur’da büyükbaş hayvancılığı büyük yaralar aldı. 1980, 1994 ve 2001’in ardından, 2018’de başlayan krizlerde hayvan varlığımız azaldı. TÜİK verilerine göre Burdur’da büyükbaş hayvan varlığı 191 bin 640 civarında. Bu rakam, 2012 yılındaki 195 bin 315 olan varlığın da altına düştü ve son 12 yılın en düşük seviyesine indi. Özellikle 2018’den bu yana Burdur’da büyükbaş hayvan varlığı en az 16 bini süt sığırı olmak üzere 30 bin azaldı.”
Burdur’da 1983 yılında 626 bin olan koyun-keçi varlığının, 2009’da yüzde 403 azaldığına dikkat çeken Gündüzalp, sözlerini şöyle sürdürdü;
‘’Şu an Burdur’da küçükbaş varlığı 355 bin düzeyinde kaldı. Özellikle keçi varlığında bu veriler Burdur’a yakışmıyor. 1983’te 330 bin olan keçi varlığımız, 2008’e kadar yüzde 600 oranla ortalama 53 bine düşüyor. Bugün ise 147 bin civarında. Burdur keçileri kaçırdı. Türkiye genelinde de benzer bir tablo var, 2021’de 57 milyon 519 bin, 2022’de ise 56 milyon 265 bin olan koyun-keçi varlığı 2023 yılı sonuna gelindiğinde yüzde 6,9 düşüşle 52 milyon 363 bin oldu.”
Küçükbaş hayvancılıkta sorunların başında mera alanlarının azalması, keçilerin ormanlara girmesinin engellenmesi, çoban bulunamaması ve artan yem maliyetleri olduğuna dikkat çeken Ömer Faruk Gündüzalp, şunları kaydetti;
‘’Burdur’da büyükbaş hayvan varlığı da yüzde 13,4 azaldı. Hayvancılıkta artan maliyetler, yemde dışa bağımlılık, enflasyon ve ithalat politikaları sektörün derinleşen yarası olmaya devam ediyor. Türkiye genelinde olduğu gibi Burdur’da da hayvan varlığı büyük oranda azaldı. Burdur’da büyükbaş hayvan varlığı 2012’de 195 bin 315, 2018’de 221 bin 365’e ulaştı. Ancak geçen 6 yıllık sürede büyükbaş hayvan varlığımız yüzde 13,4 azaldı ve 2012 yılı rakamlarının da gerisinde kaldı. 2018’den bu yana Burdur’da azalan 30 bin baş hayvanın, 16 bini süt sığırı. Türkiye büyükbaş hayvan varlığı TÜİK’e göre 2018’de 17 milyon 220 bin, 2019’da 17 milyon 872 bin, 2020’de ise 18 milyon 157 bine yükselerek zirveye ulaştı. Bugün ise 16 milyon 851 bine geriledi ve son 6 yılın en düşük seviyesinde oldu. 3 yılda yaklaşık 1,3 milyon büyükbaş hayvan azaldı.’’
Hayvancılığa can suyu
Ülkenin yaşadığı siyasi ve ekonomik kriz dönemlerinde hayvancılığın büyük hasar gördüğünü vurgulayan Gündüzalp, şöyle konuştu;
‘’İthalat hayvancılığın çözümü değil. Hayvancılıktaki ithalat politikaları, üreticimizi sektörün dışına itiyor. Hem üreticinin hem tüketicinin mutsuz olduğu bir dönemi yaşıyoruz. Hem üretim hem de tüketim maliyetleri kontrolsüzce artmaya devam ediyor. Yemde dışa bağımlılık ortadan kaldırılmalı, küçükbaş hayvancılığa acilen can suyu verilmeli ve özellikle çoban sıkıntısını ortadan kaldıracak adımlar atılmalıdır.’’
Hayvanlar kesime gidiyor
Artan maliyetlere karşı çiğ süt fiyatının düşük kalması nedeniyle hayvanları kesime götürülmeye devam edeceğini belirten Gündüzalp, ‘’Çiğ süt fiyatının belirlenmesinde daha titiz ve üreticiye güven verecek yaklaşımlar izlenmelidir. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın hayvancılıkta izlenecek 5 yıllık yol haritası, ciddi bir disiplinle ve devlet politikası olarak uygulanmalıdır. Ne yazık ki ülkemizde özellikle tarım ve hayvancılık alanındaki politikalar ‘bakan’ politikası oluyor. Bakan gidince projelerde gidiyor. Üreticiye güven ve destekleme verilmeli."
Et fiyatları düşmüyor
"Hayvan varlığının azalmasına, hayvanların kesime gitmesine ve yeni ithal hayvan getirilmesine rağmen, et fiyatlarının düşmediğini vurgulayan Gündüzalp, ‘’Ortalama 6 yıldır tamamen kontrol dışına çıkan yem fiyatlarıyla birlikte, artan maliyetler ve çiğ sütten beklediği kazanca ulaşamayan üretici, anaç ineklerini kesime götürdü. Örneğin TÜİK Verilerine göre 2018’de Burdur’da süt sığırı varlığı 144 bine ulaşmışken bugün rakam 130 binin altında. Azalan dişi hayvan sayısıyla birlikte, doğan yeni hayvan sayısı da azalıyor. Kesime giden hayvanın yerine maliyet problemi nedeniyle yeni hayvan da konulamayınca hayvan varlığı azalıyor. İthalat ise artan dolar kuruyla birlikte fiyatları baskılamaya yetmiyor, sadece piyasada et varlığını korumaya yetiyor” dedi.