ESİAD ZİRVESİ’nde yatırım iklimi için 15 madde öne çıktı
Türkiye’nin uluslararası yatırımlardan daha fazla pay alabilmesi için güçlü bir ekosistemin şart olduğunu vurgulayan ESİAD Başkanı Sibel Zorlu, Türkiye’nin küresel yatırım pastasından aldığı payı artırması için istikrar, eğitim reformları ve inovasyona dayalı bir ekonomik yapı inşa etmesi gerektiğine dikkat çekti.
İZMİR / EKONOMİ
Geçen hafta Ege Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ESİAD) tarafından düzenlenen ESİAD III. Yatırım Zirvesi’ni değerlendiren ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Zorlu, zirvenin Türkiye’nin ekonomik dönüşümüne katkı sağlayacak bir platforma dönüştüğünü, İzmir’den yayılan bu sinerjinin, ülkenin geleceğine ışık tutacağını ifade etti. Sibel Zorlu, zirvenin Türkiye’nin sürdürülebilir büyüme hedeflerine rehberlik edecek çıktılar sunduğunu, bunları 15 maddede sıraladıklarını belirtti.
Zorlu, “ESİAD Yatırım Zirvesi, Türkiye’nin ekonomik büyüme ve sürdürülebilir kalkınma hedefleri için önemli bir zemin oluşturdu. Zirve boyunca hukukun üstünlüğü, demokratik değerler, eğitim, öngörülebilir ekonomik politikalar ve teknolojiye dayalı üretimin önemi bir kez daha vurgulandı. Kalkınmanın en önemli ayağı olarak eğitim ve nitelikli insan gücüne yapılan yatırımların, geleceğimizi şekillendirecek önemde olduğu ortaya kondu. Bunun yanı sıra, küresel ekonomide rekabet edebilmek için yeşil ve dijital dönüşüm ile inovasyonun artık bir seçenek değil, zorunluluk haline geldiği dile getirildi. Yeşil dönüşüm ve dijitalleşme, Türkiye’nin ekonomik büyümesinde anahtar rol oynuyor. Yapay zeka, nesnelerin interneti ve yenilenebilir enerji gibi alanlara yapılacak yatırımlar, yalnızca ekonomimizi büyütmekle kalmayacak, sürdürülebilir bir geleceğin temellerini de atacaktır. İnovasyon odaklı stratejiler ve teknolojiye yapılan yatırımlar, ülkemizi dünya ekonomisinde daha güçlü bir konuma taşıyacaktır” diye konuştu.
En önemli sorun finansmana erişim
Zorlu, iş dünyasının finansmana erişimde yaşadığı sorunlara dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Türkiye’de iş dünyasının karşı karşıya olduğu en büyük sorunlardan biri, finansmana erişimde yaşanan güçlükler. Yüksek faiz oranları, sınırlı finansman kaynakları ve ekonomik dalgalanmalar, girişimcilerimizin ve sanayicilerimizin hareket alanını kısıtlıyor. Bu zirve, yalnızca sorunları konuşmakla kalmadı, aynı zamanda çözüm önerileri sundu. ‘Birleşme & Satın Almalar ve Fon Yatırımları,’ ‘Sermaye Piyasası İşlemleri ve Halka Arz, ’Portföy ve Varlık Yönetimi’ başlıklarında düzenlediğimiz panellerde yeni finansman araçlarını tartıştık. Bu çözümler, iş dünyasının yolunu aydınlatacak nitelikte.”
Elektrikli otomobilde avantajlıyız
‘Otomotiv ve Elektrikli Araç Yatırımları’ oturumunda ise sektöre yapılan yatırımların Türkiye’nin ekonomik büyümesine yapacağı katkıların konuşulduğunu dile getiren Zorlu, “Otomotiv ve elektrikli araç sektörleri, sanayimizde katma değeri yüksek üretim fırsatları yaratıyor. İzmir ve Manisa hattı, bu alandaki yatırımlar için stratejik bir merkez olma potansiyeline sahip. Son dönemde yapılan yatırımlar, bölgenin uluslararası yatırımcılar açısından cazibesini artırıyor. Bu gelişmeler ışığında, yerli tedarik zincirini güçlendirmemiz ve elektrikli araç üretiminde rekabetçi bir konuma ulaşmamız gerekiyor” dedi.
İzmir’den yayılan sinerji geleceğe ışık tutacak
Zorlu, Türkiye’nin uluslararası yatırımlardan daha fazla pay alabilmesi için güçlü bir ekosistemin şart olduğunu belirterek, “Türkiye’nin küresel yatırım pastasından aldığı payı artırması için istikrar, eğitim reformları ve inovasyona dayalı bir ekonomik yapı inşa etmesi gerekiyor. Bilgi yoğun, yüksek katma değerli sektörlere yapılacak yatırımlar hem cari açığımızı azaltacak hem de küresel rekabet gücümüzü artıracaktır. ESİAD III. Yatırım Zirvesi’nde, katılımcılarımız, sektör liderlerinin deneyimlerinden faydalanma ve yeni iş birlikleri geliştirme fırsatı buldu. ESİAD olarak, ülkemizin ekonomik kalkınmasına katkı sağlamaktan büyük gurur duyuyoruz. İzmir’den yayılan bu sinerji, Türkiye’nin geleceğine ışık tutmaya devam edecek” diye konuştu.
15 MADDEDE ESİAD III. YATIRIM ZİRVESİ
Hukukun Üstünlüğü ve Şeffaflık: Yatırımcı güveninin sağlanması için hukukun üstünlüğü, şeffaflık ve öngörülebilir ekonomik politikalar temel gerekliliklerdir.
Demokratik Değerler ve Ekonomik İstikrar: Demokratik değerlerin güçlendirilmesi ve özgürlükçü bir ekonomik ortam, sürdürülebilir kalkınma için kritik önemdedir.
Eğitim Reformları ve Nitelikli İnsan Gücü: Kalkınmanın en önemli ayağı olan eğitim reformlarının hayata geçirilmesi ve nitelikli insan gücünün yetiştirilmesine öncelik verilmelidir.
Yeşil Dönüşümün Hızlandırılması: Elektrikli araçlar, yenilenebilir enerji ve çevre dostu teknolojilere yapılan yatırımlar artırılmalıdır.
Dijitalleşme ve İnovasyon: Yapay zeka, nesnelerin interneti, 5G ve diğer dijital teknolojilere dayalı üretim ve hizmetlerin ekonomiye entegrasyonu zorunludur.
Sermaye Piyasalarının Derinleştirilmesi: Halka arz süreçlerinde şeffaflık artırılarak sermaye piyasaları uluslararası standartlara ulaştırılmalıdır.
Yatırım Teşvik Politikaları: Yatırımcıların kararlarını etkileyen teşvik politikaları, sürdürülebilir ve tutarlı bir şekilde planlanmalıdır.
Bölgesel Kalkınmanın Desteklenmesi: İzmir-Manisa hattı otomotiv, tarım teknolojileri ve yenilenebilir enerji gibi sektörlerde yatırım merkezi haline gelebilir.
Elektrikli Araç Ekosistemi: Elektrikli araç üretimi, batarya teknolojisi ve şarj altyapısının geliştirilmesine yönelik somut adımlar atılmalıdır.
Uluslararası Yatırımların Artırılması: Türkiye’nin küresel yatırım pastasından aldığı payı artırmak için bilgi yoğun ve çevre dostu sektörlere odaklanılmalıdır.
Yerel Tedarik Zincirinin Güçlendirilmesi: Yatırımların yerelleştirilmesi ve yerel tedarikçilerin uluslararası standartlara uygun hale getirilmesi sağlanmalıdır.
Finansmana Erişim Kolaylıkları: Yüksek faiz oranları ve sınırlı finansman kaynakları nedeniyle yaşanan zorlukları aşmak için alternatif finansman araçları teşvik edilebilir.
Portföy ve Varlık Yönetimi: Yatırımcılar sermayelerini çeşitlendirerek, küresel piyasalardaki fırsatları değerlendirmelidir.
Girişimcilik Ekosisteminin Güçlendirilmesi: Girişim sermayesi ve özel sermaye fonları artırılarak girişimcilik ekosistemi desteklenmelidir.
Bilim ve Teknoloji Yatırımları: Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınması için bilimsel araştırmalara ve teknolojiye dayalı üretim süreçlerine daha fazla yatırım yapılmalıdır.