Ekotepe, organik zeytinyağı için tesis kuruyor
Adana’da yaklaşık 40 dönüm arazide organik zeytin üretimi yapan Ekotepe, kendi zeytinyağı tesisini kuruyor.
Eray ŞEN
ADANA - Adana-Karaisalı yolu üzerindeki Ekotepe Ekolojik Yasam Çiftliği’nin kurucusu ve işletmecisi Ahmet Yıldırım, 1992 yılında aldığı arazide 2006 yılında kurduğu işletme ile bölgede ilk kez organik zeytin tarımını başlattığını söyledi. Sertifikalı olarak ürettiği organik zeytinleri, kaliteli zeytinyağına dönüştürmek amacıyla yeni bir adım attığını belirten Yıldırım,
“Ürettiğiniz zeytin istediği kadar sertifikalı ve organik olsun, organik zeytinyağı üretebilmeniz için, ürünü sıktıracağınız zeytinyağı fabrikasının da bu işe uygun olması gerekiyor; elemanı eğitilmiş olacak, makineler sıcak suyla yıkanacak, diğer ürünlerle karışmaması sağlanacak. Ancak bu şekilde kaliteli organik zeytinyağı üretilebilir” dedi.
Bölgede organik zeytinyağı sertifikasına sahip zeytinyağı fabrikası olmadığını ifade eden Yıldırım, “Ürünü zeytinyağına dönüştürme sürecinde, sizin zeytinler ile birlikte çevredeki diğer zeytinlerin de hasat zamanı geliyor ve takvim sıkışıyor. Zeytinyağı fabrikaları getirilen zeytinleri sıraya koyuyor ve bu durum zaman kaybettiriyor.
Oysa hasat edilen zeytin ne kadar hızlı sıkılırsa o kadar kaliteli zeytinyağı elde edilir. Bu bekleme süresinde kalite kaybı yaşanıyor. Çözüm için zeytinyağı işletmesinin sizin zeytin üretim alanınızda olması lazım. Böyle olursa ürününüzü beş saat içerisinde zeytinyağına çevirebilirsiniz ve çok daha değerli bir yağ alırsınız” dedi.
Kendi arazisinde zeytinyağı tesisi kurmak için yaklaşık 12 dönümlük bir alanı satışa çıkardığını açıklayan Yıldırım, “Oradan elde edeceğim gelir ile küçük ölçekte de olsa, saatte 200-250 kilogram kapasiteli bir zeytinyağı tesisi kuracağım. Toplam maliyeti 2 milyon lira civarında olacak ve hasat ettiğim zeytini en kısa sürede zeytinyağı haline getireceğim” diye konuştu. Bu sene erken hasat yaparak yaklaşık, 1.5 ton zeytinyağı ürettiğini dile getiren Yıldırım, “Bunun yanında sele zeytini, sofralık salamura yaptık. Ürünlerimi ağırlıklı olarak İstanbul pazarına gönderiyorum” bilgisini verdi.
Bu sene ülke genelinde zeytin veriminin yüksek olduğunu aktaran Yıldırım, şöyle devam etti: “Hem bizim bahçemiz ve bölgedeki diğer zeytin alanlarında hem de ülke genelinde bu sene verim çok iyi. Ege ve Çanakkale taraflarında soğuğa bağlı sıkıntı yaşandı ama genel olarak verimli bir sene oldu. Fiyat da göreceli olarak iyi, göreceli diyorum çünkü enflasyon karşısında her şeyin fiyatı katlandı.”
‘Doğal’ ile ‘organik’ arasındaki fark
Kavramların doğru kullanılmasını isteyen Yıldırım şöyle konuştu: “Doğal ve organik kelimeleri aynı anlamda kullanılıyor ancak doğru değil. En değerli ürün denetlenen, analize tabi tutulan, Tarım ve Orman Bakanlığının organik sertifikası ile belgelenen üründür.
Sertifika için üç yıllık geçiş dönemi var, bunu tamamlamış ve analizlerde organik ürün niteliklerine haiz olması lazım. Diğer tarafta ‘doğal’ ürünün ise belgesi yok, herkes doğal diye birbirine satmaya çalışıyor. Doğa kalmamış ki ürününüz doğal olsun. Aslında bütün bu faaliyet, 40-50 sene öncenin doğal ürününün arayışı. Biz organik disipline girerek, o günkü ürünleri arıyoruz.”