BTÜ Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir’den akademisyenlere ‘sanayide hayat var’ çağrısı

Zehra ORUÇ
BURSA - Bütçesinin yüzde 18.43’ünü Ar-Ge çalışmalarına aktararak bu alanda üniversiteler arasında Türkiye ikincisi olan Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ), bünyesindeki Bursa Teknoloji Transfer Ofisi AŞ. (BursaTTO) vasıtasıyla sanayi ile halihazırda çok sayıda proje yürütüyor. Üniversite, TÜBİTAK Sanayi Doktora Programı desteğinde kabul edilen 23 projesi ile Türkiye birincisi olarak sanayi ve Ar-Ge konusundaki çalışmalarını taçlandırdı. Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir, akademisyenlerin sanayi ile iç içe olmalarını önemsediklerini vurgulayarak “Sanayide hayat var” dedi.

DÜNYA Gazetesi Bursa Bölge Temsilcisi Ömer Faruk Çiftçi’yi ziyaret eden Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir, BTÜ’nün başta üniversite-sanayi işbirliği olmak üzere tüm proje ve çalışmaları ve pandeminin eğitim sisteminde yarattığı değişiklikleri anlattı. Prof. Dr. Karademir, 2244 Sanayi Doktora Programının çıktıları alındıkça ülke kalkınmasının da ivme kazanacağını ifade ederek, “ yerli ve milli teknoloji hamlesi kapsamında, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, YÖK ve TÜBİTAK başta olmak üzere devletimizin ilgili kurumları koordinasyonunda son derece stratejik ve kritik projeler yürütülmektedir. TÜBİTAK 2244 Sanayi Doktora Programı da aynı amaçla kurgulanmış bir milli projedir. Program başvuru sürecinde 75 firma ile görüşmeler gerçekleştirdik, 42 proje başvurusu yaptık, bunlardan 23 tanesinin onayını aldık. Üç ayrı ildeki 23 firma ve kuruluş ile işbirliği içinde 10 ayrı bölümümüz altında toplam 28 milyon TL bütçe ile ilerleyen zamanlarda 100’e yakın doktora öğrencisi yetiştireceğiz. Bu süreçte en az 5 yıl üniversite-sanayi işbirliğini doktora temelli projeler üzerinden kuvvetlendirerek sanayimizde çalışan doktoralı araştırmacı sayısını arttıracağız” dedi. Bu programdan hareketle akademisyenlerin sanayi ile iç içe olmalarını önemsediklerine vurgu yapan Karademir, “Akademisyenlerimizin sanayiye gitmesi lazım. Sanayiciyi yaşadığı sorunu çözemeyince yurtdışından destek almaması lazım. Bu, Türkiye’deki akademisyenleri üzmeli. Sanayide hayat var” dedi.

52 öğrenci takımı ile TEKNOFEST 2020’ye çıkarma yaptı

Öte yandan, BTÜ olarak kampus içerisine Teknokent kurduklarının da bilgisini veren rektör Karademir, üniversitelerinin akademik paydaşı olduğu TEKNOFEST’e öğrencilerin bu yıl yoğun ilgi gösterdiğini kaydetti. Prof. Dr. Arif Karademir, TEKNOFEST’e 2018’de 5 takım, 2019 yılında 19 takım olarak başvururken, 2020 yılında bu sayıyı 52’ye çıkardıklarını ve 245 öğrencinin 16 ana kategoride katılım sağladığını bildirdi. Karademir, öğrencilere birinci sınıfta mesleki kariyer tanıma stajı ve son sınıfta uzun dönem stajı imkanı oluşturduklarını ve bu modelle Türkiye’de örnek olduklarını sözlerine ekledi.

Yüksek lisans ve doktoralı öğrenci oranını yüzde 50 yapmak istiyor

BTÜ, halihazırda Mühendislik ve Doğa Bilimler Fakültesi, Mimarlık ve Tasarım Fakültesi, Orman Fakültesi ve Toplum Bilimleri Fakültesi olmak üzere 4 fakülteden ve 30’un üzerinde lisans bölümünden oluşuyor. Bin 500’ü yüksek lisans ve doktora öğrencisi olmak üzere toplam bin öğrenci ile eğitim dönemini sürdüren BTÜ’de 250’si doktora ve üstü olmak üzere 350 akademik kadro görev alırken, akademisyenlerin üçte biri de yabancı akademisyenlerden oluşuyor. Rektör Prof. Dr. Arif Karademir, toplam öğrenci sayısının yüzde 50’sinin yüksek lisans ve doktora öğrencisinden oluşmasını hedeflediklerini bilgisini verdi. Karademir, “Öğrenci kontenjanını kaliteli eğitim için sınırlı tutmak, yüksek lisans ve doktora öğrenci oranının toplam öğrenci arasında yüzde 50’ye ulaştırmak istiyoruz. Akademik kadromuzun dinamik ve sahada olan hocalar olmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.

“Öğrencilerimizin en büyük ihtiyacı yurt”

BTÜ’de öğrencilerin yaşam alanlarının bulunmadığına da dikkati çeken Rektör Arif Karademir, Bursa Valiliği başta olmak üzere Osmangazi, Yıldırım, Kestel ve Gürsu Belediyeleri’nden öğrenci yurdu için yer talebinde bulunduklarını belirtti. Karademir, bu konudaki taleplerini aktarmak için Yurt Çalıştay’ı organize ettiklerini ifade ederek, “Yurdun olmadığı bölgede öğrenciler sahipsiz kalıyor. Üniversitemizin yakın çevresinde konaklama ihtiyacını karşılamakta güçlük çekiyorlar. Bursa’da tüm öğrenci yurtları şehrin batısında konuşlanmış. Belediyeler yer gösterdiğinde, Gençlik ve Spor Bakanlığı yap-işlet-devret modeli ile yurt yapacağını bildirdi” dedi.

Pandemi, eğitim sistemi için hantal yapıların önemli olmadığını gösterdi

Pandemi döneminin eğitimde de yenilenme için bir fırsat olduğuna vurgu yapan Karademir, “Bu süreçte en hızlı reaksiyon alan üniversitelerden biri olduk. Bu süreç bize eğitim sisteminde büyük binaların, hantal yapıların önemli olmadığını, asıl önemli olanın bilginin bir beyinden karşı beyne sağlıklı transfer edilebilmesinin önemi anlaşıldı. Sınıflar, laboratuvarlar güzel ama eğitim için tek başına bir unsur değil. YÖK, derslerin yüzde 40’a kadarı uzaktan eğitime alınmasını tavsiye etti. BTÜ olarak bu sürece kolay adapte olduk. Dijital dönüşüm ve endüstri 4.0’a en hızlı uyum sağlayabilecek üniversiteler arasındayız” şeklinde konuştu.