Bodrum artık turizmle değil gayrimenkulle anılıyor
BESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Neslihan Nazlıoğlu, bugüne kadar turizmle anılan Bodrum’un artık sadece emlak piyasasıyla kunuşulur hale geldiğini ifade etti. Resmi nüfusu 193 bin olup, yaz dönemlerinde 2 milyona ulaşan bir kentte yerel yönetimlerin de yeterli hizmet veremeyeceğinin altını çizen Nazlıoğlu, “2 milyona yaklaşan nüfusun Bodrum ekonomisine katkısı düşük” dedi.
DUYGU GÖKSU / İZMİR
Maliyetlerin yüksek olması, kredi musluklarının kapalı olması nedeniyle finansmana erişimde çok ciddi sorun yaşandığını söyleyen Bodrum Esnaf Sanayici ve İş İnsanları Derneği (BESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Neslihan Nazlıoğlu, “Bodrum turizmi çok fazla kan kaybetti. Hem iç pazarda hem de dış pazarda kayıp yaşıyor. Bodrum’un en büyük otellerinde personel çıkardıklarını duyuyoruz. Personel ihtiyacı olan da bulamıyor, çünkü verilen maaşlarla burada yaşayabilecek kimse yok. En düşük konut kirası 10 bin TL oldu. Kamunun personel konut ihtiyacını çözmesi çok önemli. Yer gösterildiğinde, çalışanlara uygun konutlar yapılabilmeli. İş dünyasının en önemli sorunlarından birisi olan istihdam ancak böyle çözülebilir” diye konuştu.
Bodrum’un turizmden bahsedilen bir kentken gayrimenkulle konuşulan bir kent haline geldiğini vurgulayan Nazlıoğlu, “Bodrum’un gayrimenkulü de değerli, tabii ki satılmalı. Ancak Bodrum bir turizm kenti ve bu bütün paydaşlarına öyle yansıyor. Biz böyle kalmasını istiyoruz. Sadece emlak piyasası konuşulmaya başlandı. Üstelik esnaf çok zor durumda. Bodrum’da yazlığı olan birçok kişi pahalılık nedeniyle dışarıdan hizmet almıyor, alışverişini zincir marketlerden yapıyor ve esnaftan yapılması gereken hizmetlerini İstanbul’dan alıyor. Bunları göz önüne aldığımızda resmi nüfusuna göre büyükşehirden pay alan bir belediyenin yaz dönemlerinde 2 milyonluk nüfusa yetişememesi normal. Resmi kayıtlara göre nüfusumuz 193 bin. Kış nüfusumuz ise 600 bin.. Bu nedenlerle alınan hizmetler doğal olarak daha yetersiz oluyor. Düşünün ki, 193 bin nüfusa göre alınan pay ile 600 bin kişiye hizmet verilmesi zaten matematiksel olarak mümkün değil. Bodrum’a hiçbir katkı vermeden olumsuz algı yaratanların bu durumun farkında olması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Bodrum’un bacasız sanayisi ve en önemli gelir kapısı olan turizmden gelir elde edilmeyince problemlerin büyümeye başladığını vurgulayan Nazlıoğlu, önceden yapılan krizi fırsata çevirme fikirleri, yatırım planlarının hiçbirinin kalmadığını, herkesin belirsizlik içerisinde beklediğini sözlerine ekledi.
“Bodrum kasaba kimliğini korumalı”
Tarihi, kültürü ve coğrafyasıyla 3500 yıllık turizm kenti olan Bodrum’un kendine has mimarisi ve doğal karakteristik özelliğini korumasını hedeflediklerini söyleyen Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, “Bodrum’un modern, çevreye duyarlı, sürdürülebilir kent kimliğine kavuşması için çalışıyoruz. Bunun yanında günümüzde, küresel salgının da etkisiyle yerleşik nüfusu 600 binlere dayanan Bodrum’un daha fazla yıpratılmaması, korunması lazım” dedi.
Son zamanlarda, somut veriler ve resmî bir beyan olmamasına rağmen sürekli il ve ilçeler ile ilgili konuların gündeme geldiğini aktaran Aras, “Özellikle genel seçimler sonrasında dillendirilen yüz il, bin ilçe gibi bir yaklaşım ortaya çıktı. Bodrum’un il olup olmaması ile ilgili karar tabii ki Bodrum halkınındır. Bodrum’un il olması konusunda bizim bazı çekincelerimiz olduğunu ifade etmek isterim. Bize göre bu durum, Bodrum’un coğrafi yapısı açısından uygun değil. Çünkü Bodrum bir merkez değil, bir yarımada ve Muğla ilinin en ucunda yer alıyor. Yani hinterlandında bağlanabileceği başka bir ilçe yok. Ayrıca kültürel, tarihi ve mimari yapısının, ekstra kamu personeli ve kamu binalarına pek uygun olmadığını düşünüyoruz. İl olması halinde Bodrum’un yükü iyiden iyiye artacaktır. Bu sebeple Bodrum kasaba kimliğini korumalı” açıklamalarında bulundu.