“Biyoekonomi dönemine hazır olmalıyız”

BİYOKOOP kurucu Başkanı Erdinç İkizoğlu, 2025 hedefini yıllık 2 trilyon Euro ve 22 milyondan fazla istihdam olarak ilan eden Avrupa’nın hedef büyüttüğü biyoekonomiye Türkiye’nin hazır olması gerektiğini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
“Biyoekonomi dönemine hazır olmalıyız”

NİHAT DELİBAŞI-İZMİR

Aralarında akademisyen ve işadamlarının bulunduğu Biyoekonomi Bilimsel Araştırma Geliştirme Eğitim Proje Danışmanlık ve İşletmecilik Kooperatifi’nin (BİYOKOOP) kurucu Başkanı Erdinç İkizoğlu, 2025 hedefini yıllık 2 trilyon Euro ve 22 milyondan fazla istihdam olarak ilan eden Avrupa’nın hedef büyüttüğü biyoekonomiye Türkiye’nin hazır olması gerektiğini söyledi.

Yakıt, plastik, boya başta olmak üzere fosil kaynaklardan üretilen kimyasalların tamamının biyokütleden üretiler hale geldiğini vurgulayan İkizoğlu, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD)’nin 2009’da yayınlanan 2030’a Doğru Biyoekonomi başlıklı strateji raporunda yer alan biyoekonomiyi merkeze alan BİYOKOOP’un 6 ay önce kurulduğunu belirterek, “Bitkisel atıkları değerlendirme konusunda sınır yok. Kurduğumuz kooperatifle doğada yetişen ya da tarımı yapılan bitkilerden, fonksiyonel gıda ürünleri, gıda takviyeleri, raf ömrünü doldurmuş şekerli gıda atıklarından yem katkıları, tıbbi, kozmetik ve endüstriyel kullanımı olan yenilikçi kimyasallar, elyaflar, biyoyakıt üretimine yönelik bilimsel projeler geliştirerek üretimini gerçekleştirerek Türkiye’nin biyoekonomi strateji programının açıklanmasına katkıda bulunmayı hedefliyoruz” dedi.

Yerel yönetimlerle ortak projeler

Bu hedef doğrultusunda yerel yönetimlerle birden fazla proje üzerinde çalıştıklarını kaydeden İkizoğlu, “İzmir Buca Belediyesi ile sultaniye üzümünden pastörize üzüm suyu (şıra) üretimi konusunu çalışıyoruz. Üzümü işleyerek daha uzun süre saklanabilir ve lojistik olarak dağıtılabilir bir ürüne, hatta pastörize aşamasında içine antioksidan özellikli bitki özlerini katarak, gıda takviyesi  anlamında katma değeri daha yüksek bir ürün haline getirmek mümkün” diye konuştu. İzmir Karşıyaka Belediyesi için ise belediyeler için ciddi çevresel sıkıntı yaratan pazaryeri atıklarından kompost gübre üretimi projesi üzerinde çalıştıkları bilgisini veren İkizoğlu, belediyenin park ve bahçelerde kendi kullanabileceği gibi üreticilere de dağıtabileceği kompost gübre kullanımı ile biyoekonominin tarıma olan katkılarınında artış sağlanacağını vurguladı. İzmir’ de günlük 5 bin ton gıda atığının değerlendirilmesi noktasında ise ABD ve Kanada’da evsel atıklardan biyoetanol üreten tesislerini örnek gösteren İkizoğlu,  “Yeni tarım ve tarımsal sanayi ürünleri üretimi ile yeni istihdam olanakları sağlanacak. Dünya oraya gidiyor. Bizimde biyoekonomik farkındalığı oluşturarak bu yönde adımları hızla atmamız gerekiyor” diye konuştu.

Gıda atıklarından el dezenfektanı

Covid 19 ile mücadele kapsamında kalkınma ajanslarının acil proje çağrısına gıda atıklarından ele edilen biyoetonol ve antibakteriyel özelliğiyle zeytin yapraklarını işlendiği el dezenfektanı üretimi projesiyle katıldıklarını belirten İkizoğlu, “Hammaddesi miadını tamamlamış atıklardan günde bin 500 litre etil alkol üretecek kapasiteli bir tesis kuralım diye yola çıktık. Ancak projemiz kabul edilmedi. 1.5 milyon TL yatırım bedelli projeyi hayata geçirmek için kaynak arayışımız devam ediyor” diye konuştu.

Şehirler