Antalya tren için 90 yıl daha beklemesin

Fikri CİNOKUR

ANTALYA - Türkiye 14 Mayıs’ta Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçim süreci hızlanırken Antalya iş dünyası da adeta yılan hikayesine dönen ve en az 100 yıllık demiryolu hayalinin gerçekleşmesini bekliyor. İstanbul-Antalya ve Antalya-Konya-Kayseri Hızlı Demiryolu projesinin gerçeklemesi halinde turizm Anadolu’ya yayılacak ve Anadolu’nun yük ve ihracatı da Antalya’dan dünyaya açılacak.

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Ali Bahar, demiryolu projesinin Antalya’nın en az 100 yıllık rüyası olduğunu, son 10 yıldır da hızlı trenin gelmesini beklediklerini belirtti. Bahar, şunları kaydetti: ‘’Demiryolu Antalya’nın 100 yıllık rüyasıdır, son 10 yıldır ise hızlı trenin ilimize gelmesini bekliyoruz. Bu konuda projelendirme başlamış, hatta Antalya hızlı treni 2020-2023 ulaştırma yatırım planlarında yer almıştı, ancak sonra yatırımların durması veya yavaşlaması nedeniyle bu proje başlamadı. Antalya, turizm ve tarımdaki liderliği dışında artık sanayi üretim ve ihracatında da ilk 15 il arasına girmektedir ve bu düzeye demiryolu, otoyolu olmadığı, deniz yolu halen düşük kapasitede kaldığı halde gelmiştir.’’

Turizm çeşitlenir, ihracat artar

Antalya’nın turistik yatak kapasitesinin 800 bine yaklaştığını ifade eden Bahar, şöyle devam etti.‘’Antalya bu yatak kapasitesini 9 veya 10 ay yüzde 75 dolulukla değerlendirse 160-180 milyon geceleme sayılarına kavuşabilir. Ancak turizmde havayoluna bağımlıyız ve geceleme kapasitemizin yarısı kadarını değerlendirebiliyoruz. Hızlı tren ulaşımı olsa hem dış hem iç turizm potansiyele ulaşır. Demiryoluyla yük taşımacılığımız olsa tarım ve sanayi ihracatımızı katlayabiliriz. Limanımız demiryolu bağlantısına kavuşsa sadece Antalya’nın değil, Afyonkarahisar, Konya, Burdur, Isparta ihracatı da artar. Dolayısıyla hızlı tren her anlamda Antalya ve bölgemiz için ciddi bir stratejik yatırım anlamına gelmektedir.’’

Hızlı tren ağı gecikiyor

Türkiye’nin maalesef hızlı tren ağını kurmakta geciktiğini öne süren Ali Bahar, ‘’Dünyada tedarik zincirleri yeniden kurulurken bunun bir an önce yabancı sermayeli kuruluşlarla projelendirilmesi gerekir. Örneğin Çin, Endonezya’dan Mısır’a birçok ülkede hızlı tren yatırımlarına ortak oldu. Bizim de “Kuşak ve Yol” projesi çerçevesinde anlaşmalarımız var. Bu tür finansman kaynaklarının değerlendirilmesi hem ulusal hem bölgesel ekonomimize büyük bir dinamizm getirir’’ dedi.

Antalya, treni bir 90 yıl daha beklememelidir

Antalya Genç İş İnsanları Derneği (ANSİAD) Başkanı Osman Sert de 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimlerinde Antalya odaklı siyaset yapacak milletvekilleri istediklerini belirtti.

Antalya’nın altyapı ve sosyal dokusunun hızlı büyümeye ayak uyduramadığını vurgulayan Sert, ‘’Antalya, 1980’lerden itibaren müthiş bir büyüme kaydetti. Yaklaşık 40 yılda yerleşik nüfusumuz 750 binden 2,7 milyona çıktı. 1980’de yaklaşık 5 bin turiste ev sahipliği yapan Antalya, 2023 yılında 17 milyon turisti hedefliyor. Tarımda ülkemizin üretim üssü haline geldik. Sanayimiz büyümeye devam ediyor. Ancak altyapımızın ve sosyal dokumuzun yaşanan hızlı büyümeye ayak uyduramadığını görüyoruz’’ diye konuştu.

Antalya’nın yapısal sorunlarına barınma ve geçinme sorununun da eklendiğine dikkat çeken Sert, şöyle devam etti: ‘’Antalya’nın yıllardır konuştuğu yapısal problemler hala önümüzdedir. Her dönem konuşulan kentsel planlama sorunları, ticari planlama eksikliği, hızlı tren, liman ve ulaşım altyapısı sorunları, imar düzenlemelerinin doğal yapı üzerindeki baskısı gibi çok sayıda sorun halen gündemdedir.

Aldığımız yoğun göç ve yaşadığımız enflasyonist süreç tüm bunların üzerine barınma ve geçinme problemlerini eklemiştir. Seçilecek milletvekilleri Antalya şemsiyesi altında bir araya gelebilmeli. Hangi partiden seçilmiş olursa olsun ‘Antalya’ şemsiyesi altında bir araya gelebilecek, takım oyuncuları gibi birlikte çalışabilecek milletvekillerine ihtiyacımız olduğu açıktır. Biz, parti odaklı değil, ulusal çıkarları gözeterek Antalya odaklı siyaset yapacak vekiller istiyoruz.’’

STK’ların kentte Antalya’nın sorunlarını ve çözüm önerileri ile gelecek vizyonunu konuştuğunu ancak çözüme kavuşturulamadığından yakınan Sert, şunları kaydetti: ‘’1 Nisan 1933 tarihinde TBMM’de kabul edilen kanun kapsamında Afyonkarahisar-Antalya demiryolu hattının inşası için 25 milyon lira ödenek ayrılmış, projenin 4 yıl içinde bitirilmesi planlanmış. Ödeneğin ayrılışının 90. yıl dönümünde biz hala Antalya’ya trenin gelmesini konuşuyoruz. Antalya, treni bir 90 yıl daha beklememelidir.

Oysaki biz treni sadece ilimiz için istemiyoruz. Antalya’ya trenin gelmesi demek her yıl ağırladığımız on milyonlarca turistin ülkemizin iç bölgelerine de zenginlik götürmesi, tarım ve sanayi ürünlerimizin diğer illerimize çok daha düşük maliyetlerle taşınması demektir. Antalya gibi ülkemizin turizm ve tarımsal üretim merkezinin aynı sorunları yıllarca konuşup çözüme ulaştıramıyor olmasını kabul etmiyoruz.’’