Afjet, Afyon’da jeotermalin kullanım alanını yaygınlaştıracak
Afyon’un yüzde 25’ini jeotermal kaynaklarla ısıtan Afjet, yeni projeleriyle jeotermalin farklı iş alanlarında kullanılmasını sağlayacak. Şirket, pandemi sonrasında jeotermal kaynaklı sebze ve meyve kurutma fabrikaları, akvaryum balıkçılığı, kültür mantarcılığı gibi projeleri hayata geçirecek.
Hatice AYDOĞAN ÖZSÖKMEN
AFYON - İzlanda Reykjavik’ten sonra gidiş dönüş olmak üzere 32 kilometrelik hattıyla dünyanın en uzun ikinci jeotermal ısıtma ve 18 kilometrelik turizm hattına sahip olan Afyon Jeotermal Turizm (Afjet), şehrin yüzde 25’lik kısmını ısıtıyor. Firma, yeni projeleriyle jeotermal kaynakların farklı iş alanlarında kullanılmasını amaçlıyor. 2010 yılında yeniden yapılanma sürecine girerek mevcut kuyuları ve iletim hatlarını günün teknolojisine uygun olarak yenilediklerini söyleyen Afjet Genel Müdürü Dr. Yusuf Ulutürk, "Kurduğumuz 4 yeni ısı merkeziyle Afyon’un termal ve sağlık turizminde büyümesinin önünü açtık. Pandemi sonrasında hayata geçirmeyi planladığımız jeotermal kaynaklı çamaşır yıkama ve kurutma, sebze ve meyve kurutma fabrikaları ile akvaryum balıkçılığı, kültür mantarcılığı ve maden suyu projeleriyle istihdamı artırarak şehrin ekonomisine katkı sağlamaya hazırlanıyoruz” açıklamasını yaptı.
2,6 milyon metrekare kapalı alanı ısıtıyor
Afjet’in, İl Özel İdaresi, Ticaret ve Sanayi Odası ve Belediye ortaklığında, jeotermal su kaynaklarıyla bölgesel ısıtma tesisleri kurmak, dönüş suları ile seralara su temin etmek amacıyla 27 yıl önce kurulduğunu hatırlatan Ulutürk, “Yan kuruluşlarımız Afjez ve Afgazjet ile birlikte ülke ekonomisine 350 milyon liralık katkı sağlıyoruz. Halihazırda 25 üretim, 5 reenjeksiyon ve 6 gözlem kuyusu ile faaliyet gösteriyoruz” dedi.
Toplamda 26 bin 500 konut eşdeğeri 2 milyon 650 metrekare kapalı alan ısıtması yapan Afjet’in, 2010-2014 yılları arasında yaptığı 80 milyon liralık yatırımla 210 MW’lik elektrik gücüne eriştiğini kaydeden Ulutürk, jeotermal ısıtma sayesinde yılda 219 bin ton karbondioksit ve 138 bin motorlu taşıtın egzoz gazının salımının azazaltıldığını ifade etti. Ulutürk, yaptıkları yatırımlarla yılda 144 bin ton kömür fiyatı olan 94 milyon 500 bin lirayı da ekonomiye kazandırdıklarını söyledi.
“Kentin termal turizmde gelişmesinde payımız büyük”
Afjet’in 27 bin yatak kapasitesine sahip otelleri tek bir noktadan besleyerek, turizm hattında 800 bin metrekarelik bir alanı ısıtan ve 500 dönüm teknolojik jeotermal seraya su sağlayan bir yapıya dönüştüğü bilgisini veren Ulutürk, şöyle konuştu: “Afyon’da termal otel yatırımlarının sayıca artması ve şehrin termal turizmin başkenti olmasında Afjet yatırımlarının payı büyük. Tüm otellerimiz eşit bir şekilde şehrin kendi kaynaklarından yararlanıyor. Tesisler 365 gün 24 saat jeotermal suya sorunsuz ulaşıyor. Yatırımlarımız sayesinde bir tesisin yıllık ısıtma gideri 1 milyon liralık doğalgaz kullanımının dörtte biri kadar. Afjet, Afyon’daki termal yatırımlara yön veren, kamunun işlettiği kâr eden tek jeotermal santral konumunda.”
“Kötü kullanılan havzaları teknolojiyle yeniledik”
Jeotermal suyun akılcı ve bilinçli olarak kullanılması ve kaynakların gelecek nesillere aktarılabilmesi için doğru rejenerasyonun önemine de değinen Yusuf Ulutürk, “Kaynak sularının etkin ve verimli kullanılmasını hem çevresel hassasiyetlerimiz hem de yaratacağı değer açısından önemsiyoruz. Afyon’da jeotermalin sürdürülebilir ve yenilenebilir olabilmesi için önemli projeler hayata geçirdik. Bu konuda diğer illere de örnek oluyoruz. Bugün tüm dünyada sürdürülebilirlik, yenilenebilirlik giderek daha da önem kazanıyor. Daha önce kötü kullanılan su havzalarını son teknolojiyle yeniledik. Reenjeksiyonu sağlıklı gerçekleştirebilmek için bilimsel yöntemleri kullanıyoruz. Verimlilik ve kârlılık kadar sürdürülebilirlik ve yenilenebilirlik önceliklerimizin başında yer alıyor” dedi.