Hem leziz, hem şişmanlatmıyor

Faruk ŞÜYÜN

Makarna, beslenme unsuru yüksek olduğu için Ramazan ayında da tüketilebilecek önemli besinlerden. Aslında binlerce yıldır sevilerek yeniliyor ve yoğurttan peynire, yumurtadan kıymaya, kremadan domatese kadar her türlü işbirliğine açık. Hatta sadece iyi tereyağı ya da zeytinyağıyla birlikte tüketmek de mümkün. İlk nerede, kimler tarafından yapıldığı bilinmiyor. İtalyanca maccarruni, hamura dönüştürmek kelimesinden türediği düşünülüyor. Arapların erişte halinde ürettikleri, Marco Polo’nun seyahatnamesinde yer aldığı, Divân-ı Lügat-it Türk’te “yuvga” olarak geçtiği saptanmış veriler arasında. Makarna üretimimiz Cumhuriyet’le yaşıt. İlk fabrika, 1922’de kuruluyor. Anadolu’da karşılığı, ev yapımı ürünler: Erişte, kesme, pesküten, kulaksız, cimcik, tutmaç gibi adlarla makarna üretiyoruz. Ayrıca şehriye türleri ve irmik de lezzetlerimiz arasında. Ve en önemlisi karbonhidrat açısından zengin gibi görünse de, durum buğdayı hamurundan yapıldığından şişmanlatmıyor! Pişirmede birkaç püf noktası: Derin ve geniş tencere kullanın. Haşlama suyuna yağ, su fokurdamadan tuz koymayın; suyun tadı, deniz suyu lezzetinde olmalıdır. Makarnayı tuz eridikten sonra ekleyin. Pişmiş makarnayı asla soğuk sudan geçirmeyin. Hemen süzüp bir bardak suyu sos için ayırın, sosunu hemen koyun.