Yeni bir ticaret savaşı olası
Biden-Xi görüşmesinde Çin’in Rusya’yla ekonomik ilişkilerinde bir değişikliğe gitmesi sağlanamadı. ABD’de şimdiden Kongre’ye Çin’e ilave gümrük vergileri getirilmesi için bir yasa önerisi sunuldu. Sürecin uzaması ABD-Çin ticaret savaşlarını tekrar hareketlendirebilir.
HİLAL SARI
Küresel ekonomi tam da pandemiden toparlamaya başlamışken Avrupa’da 80 yıl aradan sonra patlak veren Rusya-Ukrayna savaşı, ABD-Çin arasında inişli çıkışlı devam eden ticaret savaşlarını yeniden körükleyebilir. ABD Başkanı Joe Biden’ın Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile cuma günü yaptığı telefon görüşmesinden elle tutulur bir uzlaşı çıkmadı. Çin, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali konusunda Rusya’nın yanında olmasa da, Rusya’yı kınayan bir tutum da sergilemiyor. Ancak Çin’in açık ara en büyük ticaret ortağı olan AB ve ABD, önümüzdeki dönemde Pekin üzerindeki baskıları artırmaya başlayabilir.
Beyaz Saray’dan yapılan açıklamaya göre Biden, Xi’ye Çin’in Rusya’ya maddi yardım sağlaması durumunda bunun sonuçları olacağı konusunda bir uyarı yaptı. Pentagon yetkilileri geçen hafta Moskova’nın Pekin’den askeri ve ekonomik yardım istediğini öne sürmüştü. Ancak Çin özellikle askeri yardım iddialarını dezenformasyon olarak nitelendirirken, Rusya ile ticaretini devam ettirmeyi ise şirketlerinin çıkarı olarak görüyor ve tek taraflı yaptırımlara katılmayacağına ilişkin tutumunu koruyor. Görüşme sonrasında iki liderin “Ukrayna’da barış için ABD ve Çin’in birlikte uzlaştıkları” belirtildi ancak Rusya’nın işgalinin nedenleri konusunda tarafların çok farklı görüşleri var ve Çin, Moskova’nın güvenlik endişelerinin de dikkate alınmasını vurguluyor. Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi’nin İspanyol mevkidaşı Jose Manuel Albares’le görüşmesinde kullandığı ifadelerle “Çin bu krizde taraf değil ve yaptırımların Çin’i etkilemesini istemiyor”.
ABD Kongresi’nde Çin’e yeni gümrük vergisi önerisi
Biden-Xi görüşmesinden Çin’in Ukrayna krizindeki tutumunu değiştireceğine dair bir gelişme çıkmadı. Bu durum ABD’nin Çin’i yeni gümrük vergileriyle hedef almasına yol açabilir ve iki süper güç arasında inişli çıkışlı devam eden ticaret savaşlarını yeniden alevlendirebilir. ABD’de şimdiden Kongre’ye Çin’e yönelik ilave bir gümrük vergisi önerisi yapıldı. Cumhuriyetçi Kongre üyesi Ted Budd, Kongre’nin alt kanadı Temsilciler Meclisi’ne 17 Mart’ta “Çin’in Rusya’nın İşgalini Finanse Etmesini Durdurma Yasası” ismiyle sunduğu taslak yasa Çin’in Rusya’dan tarım ürünleri ithalatını artırması durumunda Çin’in tarım ürünlerine misilleme gümrük vergileri getirilmesi öngörülüyor. Tedd Budd yasa önerisine ilişkin yaptığı açıklamada “Rus tarım ürünlerini alımlarına artırmasına izin vermek, Çin’in Putin rejimini finansal anlamda etkin bir şekilde destekleyebileceği anlamına geliyor. Bu yasa Çin Komünist Partisi’ne Rusya’yla ekonomik işbirliğini sürdürmesinin önemli sonuçları olacağına ilişkin bir öneri niteliğinde” ifadelerini kullandı. ABD Ticaret Temsilcisi’nin Beyaz Sarayı Çin’in Rusya’dan ne kadar buğday ve arpa ithal ettiği konusunda bilgilendirmesi de isteniyor.
Çin Rusya ile ikili ticaretinde Rusya’nın Batı’nın ekonomik yaptırımlarından kısmen de olsa kaçınmasını sağlayacak bazı araçlara sahip: Yaptırımlar nedeniyle SWIFT’ten çıkarılan Rus bankaların alternatif olarak Çin’in CIPS sisteminin kullanılabilmesi, Rusya’nın Çin Merkez Bankası’ndaki rezervlerini de kullanabilecek olması (Çin Merkez Bankası henüz bu konuda bir açıklama yapmadı), iki ülkenin ikili ticarette ruble ve yuana yoğunlaşması, Çin’in ruble’deki volatilite nedeniyle ruble’deki yüzde 5 hareket bandını yüzde 10’a çekmesi gibi araçlar olduğu biliniyor. Ayrıca Çinli enerji şirketlerinin Rusya’nın enerji sektöründen çıkan BP, Shell, Exxon ve Equinor gibi batılı devlerin yerine girmek istediği de öne sürülüyor. Natixis Asya Pasifik Başekonomisti Alicia Garcia Herrero, geçen hafta yayınladığı bir raporda Çin’in Rusya’ya yapabileceği en önemli ekonomik yardımın Moskova’nın Çin Merkez Bankası’nda tuttuğu 90 milyar dolar değerindeki yuan rezervlerini euro ve dolar gibi para birimlerine dönüştürmesine izin vermesi olacağı değerlendirmesi yapıyor.
Çin, on yılı aşkın bir süredir Rusya’nın en büyük ticaret ortağı. İki ülkenin ikil ticareti 150 milyar dolar civarında. Ancak Çin’in ABD ve AB ile toplam ticareti 2021 yılında 1,6 trilyon dolara ulaştı.
Tedarik zincirlerinde neon gazı ve paladyum endişesi
Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş, iki ülkenin birçok ham maddede önemli üretici olması nedeniyle küresel tedarik zincirini tehdit etmeye başlarken, yarı iletken çip üretiminde önemli yeri olan neon gazı ve paladyum gibi maddelerin tedarikinde yaşanan sıkıntı küresel ekonomide endişe kaynağı olmaya başladı. Neon gazının yaklaşık yüzde 90'ı Ukrayna'da üretiliyor, paladyumun da yüzde 40'a yakın bir bölümü Rusya'da bulunuyor. Analistler, Ukrayna'da bazı büyük şirketlerin savaş nedeniyle üretimini durdurmak zorunda kaldığı neon gazının yeniden üretimine dair tarihin bilinmediğini belirtiyor. Neon gazı, çelik üretiminin yan ürünü ve Mariupol’de bulunan Avrupa’nın en büyük çelik tesislerinden Azovstal fabrikası da tamamen yok edildiği belirtiliyor. Çip üretiminin son evrelerinde kullanılan paladyumun onsu 2022'ye 1.820 dolar seviyesinde başlamıştı, Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte 3 bin dolara kadar çıkmasının ardından 2 bin 500 dolar seviyelerinde dengelendi.
Avrupa’da olası bir nükleer saldırı için hazırlıklar hızlandı
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in caydırıcı nükleer güçleri alarm durumuna geçirmesinin ardından Avrupa’da olası bir nükleer saldırı durumunda ihtiyaç duyulacak iyot hapları ve nükleer koruyucu ekipman stoklarının artması için çalışmalar yapıldığı belirtiliyor. Financial Times’da yer alan habere göre Brüksel, olası bir saldırıda AB’nin verilmesi gereken sağlık hizmetlerine yönelik iyot hapı, koruyucu ekipman ve diğer ilaçların stoklanmasını teşvik etmeye hazırlandığı belirtiliyor. Komisyon sözcüsü hazırlıkların Ukrayna savaşı öncesinde de olduğunu belirtiyor ancak geçtiğimiz haftalarda Çernobil’de yaşanan elektrik kesintisinin ardından Belçika, Bulgristan ve Çekya’da eczanelerde iyot haplarının tükendiği de aktarılıyor. Avrupalı parlamenterlerin Eylül 2021’de kurulan acil durum otoritesi HERA’nın Ukrayna’daki gelişmeler ışığında daha hızlı hareket etmesi gerektiğini söylediği belirtiliyor.