Robinhood, destek bulamadı
Küçük yatırımcıya ABD hisse piyasasına erişim sağlama hedefiyle yola çıkan ve geçen yıl GameStop hisseleri üzerinden Wall Street’e kafa tutan yatırım uygulaması Robinhood, halka arzda beklenen ilgiyi görmedi.
Deniz KILINÇ
Dogecoin ve GameStop gibi “meme” coin ve hisseler aracılığıyla milyonlarca küçük yatırımcının yatırım araçlarına erişimini sağlayarak popülerlik kazanan ABD’li finansal hizmet şirketi Robinhood, halka arzında umduğu ilgiyi göremedi.
Halka arzından önce kendisine 32 milyar dolarlık piyasa değeri biçen şirketin HOOD sembolüyle işlem gördüğü hisseleri, ilk işlem gününde IPO hisse fiyatının yüzde 8,4 altında, 34,82 dolardan kapandı. Yatırımcı tabanının güçlü olduğuna inanan şirket, halka arz sürecini yönetecek bankaları seçmeden önce IPO hisselerinin bir kısmını müşterilerine sunmaya karar vermişti ancak Robinhood halka arzı gününde müşterilerine hisselerin yalnızca yüzde 20-25’ini satabildi.
Yalnızca Wall Street’in varlıklı kurumları değil, herkesin ABD hisse pazarına erişim sağlaması hedefiyle yatırımcılar arasında tercih edilen Robinhood’un vizyonu, yetersiz müşteri hizmeti, uygulama içindeki krizler ve skandallar ve bunun bir sonucu olarak otoritelerden gelen yaptırımlarla başarısız oldu.
Toplam 31 milyon kullanıcıya sahip şirkette sorunlar, özellikle GameStop hisselerinin küçük yatırımcılarda yarattığı çılgınlık sırasında ortaya çıkmaya başladı. GameStop hisse çılgınlığı sırasında otoritelerden gelen çağrılar sonrası bir süreliğine hisse alımının durdurulduğu uygulamada kullanıcılar hesaplarına erişemedi ve müşteri desteği neredeyse sıfırdı. Bu da Robinhood’a yönelik yaptırım dalgasının başlangıcı oldu ve hatta CEO Vlad Tenev ABD Kongresi’nde ifade vermeye çağrıldı.
2021 ilk çeyrek sonuçlarına göre gelirlerinin yüzde 38’i olmak üzere çoğunluğunu opsiyonlu işlemlerden kazanan şirketin ikinci gelir kapısı da yüzde 17 ile kripto para ticareti. Robinhood, risklerin yüksek olduğu yatırım araçlarını küçük yatırımcılarla buluşturmasına rağmen, yeterli müşteri hizmeti sunamadı. Bu durum, Haziran 2020’de 730 bin dolar ticaret marjı kaybı yaşadığını sanan ancak hesabında 16 bin dolar varlığı bulunan ve müşteri hizmetlerine ulaşamayan Alex Kearns isimli Robinhood müşterisinin intiharıyla belirginleşti.
Bir teknoloji şirketinden daha fazlası olmak zorunda
Konuyla ilgili bilgisi olan şirketler, Robinhood’un operasyonları ve müşterilerine yönelik yaklaşımıyla ilgili sorunları çok geç fark ettiğini belirtiyor. Şirketin eski çalışanları, Kearns’ün ölümünün Robinhood’un finansal piyasalara yönelik “yıkıcı” yaklaşımı kapsamında bir dönüm noktası olduğunu ve bu olayın ardından şirketin yasal gereklilikleri yerine getirmek için harekete geçtiğini söylüyor. Kearns’ün ölümü sonrası şirket her ne kadar Washington’daki lobi faaliyetini artırsa da bu otoriteler için yeterli olmadı.
ABD Finansal Hizmetler Komitesi üyesi Demokrat Sean Casten, “Robinhood her şeyden önce bir teknoloji şirketi olduğunu öne sürüyordu fakat eğer insanların varlıklarını yönetiyorsanız, kendinizi bir teknoloji şirketinden fazlası olarak görmek zorundasınız” diyor.
Yasa yapıcılar, bir uygulamanın alım satımı teşvik etmeye yönelik tasalandığında ve savunmasız müşterilerini bu denli riskli bir piyasaya maruz bıraktığında tek başına kolay erişim sağlamanın yeterli olmadığı konusunda hemfikir. Mayıs ayında ABD’li düzenleyici Finra, yatırımcılara “önemli derecede zarar” verdiği için Robinhood’a şimdiye kadarki en yüksek olmak üzere 70 milyon dolar para cezası uyguladı. Robinhood'un iş modeli ve uygulamaları, ABD Menkul Kıymetler ve Borsalar Komisyonu (SEC) ve Massachusetts, New York ve California eyaletlerindeki yasa yapıcılardan da tepki çekti.
“Yalnızca benim değil, herkesin şüpheleri var”
Söz konusu sorunlarla yüzleşen ve buna rağmen halka açılmaya karar veren şirket, otoritelerden gelen baskılar ve güvensizlik nedeniyle hedeflediği başarıyı elde edemedi. “(Robinhood’un) tüm iş modeli, yaptırımlardan etkilenecek bir modele sahip” diyen Georgetown Üniversitesi Profesörü Reena Aggarwal, halka arz performansının da şirkete yardımcı olmayacağını düşünüyor ve ekliyor: “İnsanlar, ‘Yalnızca benim değil, herkesin şüpheleri var’ diye düşünüyor. Hatta tüm piyasa şirketin geleceğinden şüpheli.”