Euro bölgesi için iyi haber: Toparlanma hızlanacak
AB Komisyonu’nun Ekonomiden Sorumlu Üyesi Paolo Gentiloni euro bölgesinin kademeli olarak toparlandığını ve ekonomik aktivitenin yılın geri kalanında hızlanma yolunda olduğunu söyledi. Bu pozitif beklentiyi destekleyen bir açıklama da dün ECB’den geldi. ECB’nin 157 finans kuruluşunun katılımıyla gerçekleştirdiği ankete göre euro bölgesinde tüketici kredi talebi 2022'den bu yana ilk kez arttı.
Avrupa Komisyonu'nun Ekonomiden Sorumlu Üyesi Paolo Gentiloni, EuroBölgesi ekonomisinin kademeli olarak toparlandığını ve faaliyetlerin yılın geri kalanında hızlanma yolunda ilerlediğini söyledi.
Brüksel'de düzenlenen bir basın toplantısında konuşan Gentiloni, "İşsizlik tarihsel olarak düşük seyretmeye devam ediyor, ılımlı enfl asyon ve artan reel ücretler ailelerin satın alma gücünü geri kazanmaya başladığı anlamına geliyor ve yatırımların iyileşen kredi koşullarından ve yeni nesil fonlardan faydalanması bekleniyor" dedi.
Euro Bölgesi maliye bakanları grubu Ecofin toplantısının ardından konuşan Gentiloni, "Dolayısıyla, bu görünümün önündeki ana risk olmaya devam eden jeopolitik belirsizliğe rağmen, son tahminlerimizde bahsettiğimiz ekonomik faaliyetin hızlanmasına yönelik koşullar, bu yılın ikinci yarısı ve gelecek yıl için geçerliliğini korumaktadır" dedi.
Kredi talebinde ilk artış
Gentiloni’nin toparlanmanın yılın ikinci yarısında hız kazanacağı yönündeki açıklamasını destekleyen bir açıklama da dün Avrupa Merkez Bankası’ndan (ECB) geldi.
Avrupalı bankaların katıldığı "Banka Kredi Anketi" sonuçlarına ilişkin yılın ikinci çeyreğini kapsayan raporu yayımlayan ECB Euro Bölgesi'nde Tüketici kredisi talebinin 2022'den bu yana ilk kez arttığını duyurdu. ECB tarafından yapılan çakılmada, “Hem konut kredilerine hem de tüketici kredilerine yönelik net talep 2022'den bu yana ilk kez arttı (sırasıyla %16 ve %13). Konut kredisi talebindeki artışın temel nedeni, Alman bankalarının öncelikli olarak öne sürdüğü konut piyasası beklentilerinin iyileşmesi oldu.
Faiz oranlarının genel düzeyi ve tüketici güveni ise daha küçük bir olumlu etki yarattı. Dayanıklı mal harcamaları ve tüketici güveni tüketici kredisi talebini olumlu etkiledi “ denildi.
Açıklamada ayrıca, bu yılın üçüncü çeyreğinde de bankaların her iki kategoride de talebin artmasını bekledikleri ifade edildi. Ankete göre, bankalar başta olmak üzere finans kuruluşları, yılın üçüncü çeyreğinde 2022 yaz döneminden bu yana kurumsal kredi talebinde de ilk artışın görülmesini bekliyor. Eurosystem'in Euro Bölgesi'ndeki bankaların kredi koşullarına ilişkin bilgi edinmesini sağlayan ECB'nin "Banka Kredi Anketi" yılda dört defa yapılıyor. 10-25 Haziran'da yapılan son anket, 157 finans kuruluşunun katılımıyla gerçekleştirildi. ECB, 6 Haziran'da faiz politikasını tersine çevirerek, piyasa beklentileri doğrultusunda yaklaşık beş yıl sonra ilk faiz indirimine gitmiş, üç temel politika faizini 25 baz puan düşürmüştü. Banka, refinansman, mevduat ve marjinal fonlama faizlerini sırasıyla yüzde 4,25, 3,75 ve 4,50'ye indirmişti. Finansal piyasada bir gösterge olan mevduat faiz oranının yüzde 3,75'e çekilmesi, ekonomideki finansman koşullarının yeniden bir miktar gevşemesini sağlamıştı. Faiz kararını yarın açıklayacak olan ECB'nin bu toplantıda para politikasında değişikliğe gitmesi beklenmiyor.
Trump'ın yeniden seçilme ihtimali Avrupa’daki beklentileri bozabilir
ABD'de Donald Trump'ın başkanlığı kazanacağı ihtimalinin artması ile ticaret savaşları ve jeopolitik risklerin tekrar yükselebileceği ihtimali para piyasalarında yön bulmayı zorlaştırırken, bir yandan da ekonomik büyümeye dair riskleri gündeme getiriyor. Cumhuriyetçi Parti'den başkanlık için yarışan eski ABD Başkanı Trump'ın hafta sonu Pensilvanya'daki mitingde kürsüden destekçilerine hitap ettiği sırada silahlı saldırıya uğraması hem başkanlık yarışındaki gidişatı hem de gelecek dönem ekonomi politikalarına yönelik beklentileri etkiledi.
Analistler, saldırının ABD'de daha fazla siyasi çekişmeye neden olma potansiyeli taşımasına karşın, Trump'ın başkanlık yarışını kazanma ihtimalini artırdığını belirtiyor. Bu durumun ABD'nin gelecek dönemde izleyeceği ekonomi politikalarını da etkilemesinin öngörüldüğünü aktaran analistler, özellikle Trump döneminde öne çıkan ticaret savaşlarının yeniden gündeme gelebileceği olasılığının yarattığı tedirginliğe dikkat çekiyor.
Goldman sachs ekonomistleri James Moberly ve Sven Jari Stehn daha önce 2018-19'da euro bölgesinde sanayi üretiminin ciddi biçimde azalmasına neden olan ticaret politikası belirsizliğinin bu kez euro bölgesi gayri safi yurt içi hasılasında %1'lik bir düşüşe yol açabileceğini öngörüyor. Bu ve benzer etkilerden en çok Almanya’nın zarar göreceğini belirten ekonomistler Trump'ın yeniden seçilme olasılığının bölgenin gayri safi yurt içi hasılasının yaklaşık %1'ine denk gelen 150 milyar euroluk bir darbe anlamına geleceğini belirtiyor.
