Cemal Kalyoncu: Topluma ve ülkeye kalıcı değer üretmeye odaklıyız

‘Dalya’ yılı 2024’te, iş yaşamı kadar önem verdikleri kültür, sanat ve eğitim alanındaki faaliyetlerini de büyük bir titizlikle yürütüyor Kalyon Holding. Mehmet Kalyoncu’nun 1944 yılında başlattığı müteahhitlik hizmetleriyle temelleri atılan Kalyon Holding, 80'inci yılını geride bırakırken, vakıfları kanalıyla kültür, sanat ve eğitim alanlarında da üstün hizmetler sunuyor, önemli projeler gerçekleştiriyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Cemal Kalyoncu: Topluma ve ülkeye kalıcı değer üretmeye odaklıyız

MUSTAFA KEMAL ÇOLAK

KALYON Holding için bu yıl, özel bir döneme işaret ediyor. Türkiye’ye başta inşaat olmak üzere çeşitli alanda hizmetleri geçen Kalyon Topluluğu’nun temellerinin atılmasının 80’inci yılı, 2024. Kurucu Mehmet Kalyoncu’nun müteahhitliğe başladığı sene olan 1944, Topluluğun da başlangıcı kabul ediliyor. Babaları Mehmet Kalyoncu’nun ardından Hasan ve Cemal Kalyoncu tarafından kurulan Kalyon İnşaat, bugün alanında Türkiye'nin en büyük şirketleri arasında yer alıyor.

Topluluk, inşaat ve müteahhitlik faaliyetlerinin yanı sıra kültür, sanat ve eğitim alanlarında da hızlı adımlar attı yıllar içinde. Kardeşi Cemal Kalyoncu ile birlikte Kalyon İnşaat'ta önemli projeler gerçekleştiren Hasan Kalyoncu'nun 1980’li yıllarda kuruluşuna önderlik ettiği Eğitim ve Hizmet Vakfı, Topluluğun hayır alanındaki ilk kurumsal girişimi oldu. Odağına eğitimi aldı. Öğrenci yurtları ve öğrenci bursları ile başlanılan projelerde anaokulu, kreş ve 1998 yılında Özel Erdem Koleji’nin açılışı gerçekleştirilirken, Hasan Kalyoncu eğitime verdiği önemi, “hayatta yapılacak en değerli yatırım, insana yapılan yatırımdır. İnsana yapılacak en iyi yatırım ise eğitimdir" sözleriyle ifade etti.

Hasan Kalyoncu, 2008 yılında yaşama veda ederken, geride onlarca hayır ve eğitim kurumlarıyla birlikte kuruluşuna öncülük yaptığı Gaziantep’te faaliyet yürüten Hasan Kalyoncu Üniversitesi’ni bıraktı.

Kalyon Holding’de bugün 35 bin çalışan istihdam ediliyor. İnşaat ile başlanılan iş yaşamında, sanayiden enerjiye, gayrimenkulden işletmeciliğe, girişim sermayesi yatırımlarına uzanan Kalyon, kültür, sanat ve eğitim alanlarında da faaliyetlerini devam ettiriyor.

Kültür ve sanat alanında da yatırımlar yaparak toplum yararına faaliyetlerini sürdürürken bugünün kültürel üretimini desteklemek üzere, Şişli’deki tarihi Taş Konak’ta 2019 yılında Kalyon Kültür kuruldu. "Toplumsal buluşma mekânı" teması ile yola çıkan Kalyon Kültür, sergilere, söyleşilere, müzik dinletilerine ve kültür-sanat alanında pek çok etkinlik ve organizasyona ev sahipliği yapıyor.

Kalyon Holding, kültür ve sanata yönelik hizmetlerini, eğitime katkılarını, mimari yapılara dönük özenli çalışmalarını oluşturduğu kurumsal yapılar üzerinden şekillendiriyor. Kalyoncu Ailesi’nin fertlerinin katkılarıyla yol alan bu kurumların da içinde olduğu tüm şirketlerin ve çatı kuruluşu olan Kalyon Holding’in yönetim kurulu başkanlığını yapan Cemal Kalyoncu, tüm faaliyetlerin de liderliğini yürütüyor doğal olarak.

Kalyon Holding'de, sürdürülebilirlik yaklaşımı çerçevesinde gerek çevre gerekse teknoloji, inovasyon ve nitelikli insan kaynağının yetişmesi amacıyla faaliyet yürüttüklerini kaydeden Kalyoncu, “sosyal fayda projelerimiz, 35 bin kişilik Kalyon ailesinin ülkesine duyduğu tarifsiz sevginin bir yansıması olarak hem bugüne hem de gelecek nesillere miras kalacak, yarınlara iyilik ve güzellik katma misyonuyla hayata geçiyor. Topluma ve ülkeye kalıcı şekilde değer üretmeye odaklanan bu çalışmalarla orta ve uzun vadede Türkiye’nin gelecek hedeflerini destekleyecek şekilde planlamalar yapmayı sürdürüyoruz” diyor.

“bilgi bombardımanı altında bilgisizlik, kalabalıklar içinde yalnızlık modern dünyanın temel sorunu”

KALYON Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Kalyoncu, edebiyat dünyasına ilişkin yorumlarını ve tespitlerini içeren yazısında öneriler de yapıyor:

“Ben, yeryüzünde söylenmedik söz kalmadığını düşünüyorum; bölgesel olarak diller değişebilir, dönemsel olarak duygu yoğunlukları farklılaşabilir ama temel fikir kümeleri hayatiyetini sürdürür. Bu noktadan hareketle temel eserlerin ve klasiklerin okuma hayatımızın mukaddimesi olması gerektiğine inanırım. Dünya klasiklerinden Tolstoy’u, Dostoyevski’yi veya Hugo’yu okumadan; İslam düşüncesinde İbn Rüşt’ü, Farabi’yi, İbn Haldun’u okumadan; Türk edebiyatında Ahmet Hamdi’yi, Kemal Tahir’i, Necip Fazıl’ı, Reşat Nuri’yi okumadan bir yere varılamaz. Modern dönemde ise geleneksel düşünceyi en iyi temsil eden isimlerden birisi Rene Guenon’dur. Özellikle Modern Dünya’nın Bunalımı ve Niceliğin Egemenliği Çağın Alametleri kitapları modern felsefeye büyük bir meydan okumadır. Stefan Zweig’in İnsanlığın Yıldızının Yükseldiği Anlar kitabı da kader ve cüz’i irade arasındaki ilişkiyi çok iyi anlatır.

Gençlere kitap önerisinde bulunmamı isterseniz Marcus Aulerius’un Kendime Düşünceler kitabını tavsiye edebilirim. Malum kendisi Roma imparatoruydu ama Stoacı okulun önemli bir ismiydi ve kitapta anlatılan konular bizim geleneksel düşüncemize çok yakındır.

 Basılı gazeteler sürecini çok hızlı tamamladı, şimdi aynı süreci televizyonlar yaşıyor. Yeni medya mecraları hayatımızda daha etkili olmaya başlıyor. Bilgi bombardımanı altında bilgisizlik, kalabalıklar içinde yalnızlık modern dünyanın temel sorunu. Tam anlamıyla enformatik cehalet yaşanıyor. Buna karşı fikri, irfanı, hikmeti yeniden öne çıkaran bir düşünce hayatı inşa etmek gerekiyor. Elbette teknolojiyi ıskalamadan…

Hayatımızda artık ipad’lar olduğu ve çok seyahat ettiğimizden bizim için e-kitap daha pratik oluyor. Ama itiraf etmek gerekirse uzun kitapları sonuna kadar okumak yerine giriş ve sonuç bölümlerini okuyup ilgimi çekerse genel okuma yapıyorum.

İş ve ekonomi dünyasının sektörel analizleri, siyasi projeksiyonları, risk ve fırsat değerlendirmelerini iyi takip etmesi gerekiyor. Bu yüzden mesleki okumalar ve raporlar bizi daha fazla meşgul ediyor.”

Şehre vefa

KALYON Holding, ticari faaliyetlerini, yenilenebilir enerji yatırımlarını yanı sıra eğitim ve kültür alanında yoğunlaştırdığı sosyal fayda projelerini, Türkiye'nin dört bir yanında hızlı adımlarla devam ettiriyor.

Kalyon Vakfı, Holding'in yatırım yaptığı ve Türkiye'nin toplumsal yaşam alanındaki sürdürülebilir gelişimine değer katan kültürel ve sosyal etkinliklere ev sahipliği yaparken; bu yönde ses getiren özgün projelere imza atıyor.

“Geçmişe Vefa, Geleceğe Değer” felsefesiyle dünden bugüne ve yarınlara uzanan geniş bir perspektifte sosyal fayda odaklı adımlar atan, Kalyon Holding çalışanlarından oluşan KalyonBiz Gönüllleri'nin de yoğun desteğini alan Kalyon Vakfı; “Şehre Vefa” anlayışıyla uyumlu şekilde gerek İstanbul gerekse Hasan Kalyoncu Üniversitesi'nin bulunduğu Gaziantep'te, hikâyesi yüz yıllara ulaşan kadim eserleri geleceğe ulaştırmak için önemli restorasyon ve yenileme işlerini üstleniyor.

“kısırlaştıralım yaşatalım”

KALYON Holding, kırsalda ve şehirde bulunan sahipsiz hayvanların kendilerine ve başka canlılara zarar vermemesi için kontrolsüz üremelerinin önüne geçmek ve toplum sağlığına destekte bulunmak amacıyla ‘Kısırlaştıralım Yaşatalım’ projesi geliştirdi. Üç yıldır da uygulamada.

Nisan 2022 yılında başlanan proje dahilinde yerel yönetim ve STK'lar ile birlikte bugüne kadar Türkiye'nin çeşitli ilçelerinde 2 bin 500 sokak köpeğinin kısırlaştırma operasyonu ve kuduz aşısı olmasına destek sağlandı. Ankara'da hizmet veren Adile Abla Özürlü Hayvanları Koruma ve Yaşatma Derneği'nin enerji ihtiyacına KalyonPV güneş panelleri ile destek sağlanırken, sahipsiz hayvanların beslenmesi için yaklaşık 10 ton mama desteğinde bulunuldu.

Yanı sıra ‘Hayvan Sebepli Trafik Kazalarını Önleme’ projesiyle Kuzey Marmara Otoyolu'nda zarar gören evcil, yabani hayvanlar için iki adet hayvan acil müdahale ve nakil aracı çalıştırılıyor. Araçlar, otoyol üzerinde yaralı ve yardıma muhtaç olan hayvanların bölgeye bağlı en yakın geçici hayvan rehabilitasyon merkezine teslim edilmesini sağlıyor.

358 yıllık vaniköy camii yeniden yaşam buldu

KALYON Holding, kültürel mirasa sahip çıkma vizyonu çerçevesinde, hikâyesi yüz hatta bin yıllara uzanan şehirlerde ‘vefa projeleri’ hayata geçiriyor. Bu doğrultuda Holding; Vaniköy Camii (restorasyon ve ihyası), Hacı Bedel Mustafa Efendi Camii (yenileme), Mustafa Kavsar Baba Camii (yenileme), Haluk Dursun Kütüphanesi, Hasan Kalyoncu Camii, Tugay Camii, Mehmet Onbaşı Kalyoncu Camii ve Pirsefa Mescidi'ni vefa eserleri olarak Türkiye kültür eserlerine kazandırdı.

Bu noktada Kalyon Vakfı'nın Vefa Projeleri arasında yer alan, son çalışma Vaniköy Camii restorasyonu hakkında ayrıntı sunmak istiyoruz.

Boğaz'ın incisi olarak nitelendirilen yalı camilerinden 358 yıllık Vaniköy Camii'nin büyük bir kısmı, 15 Kasım 2020'de çıkan yangında yok olmuştu. Kalyon Vakfı ile İstanbul Vakıflar 2'nci Bölge Müdürlüğü ve Mehmed Vanî Vakfı arasında imzalanan “Restorasyon Protokolü” kapsamında, Vaniköy Camii restorasyonu gerçekleştirildi.

Vaniköy Camii'ni koruma ilkelerinin doğru ve eksiksiz bir şekilde hayata geçirilmesi için, nitelikli bir araştırma ve belgeleme çalışması ile yapılan titiz çalışmalar sonucu aslına uygun olarak, projelendirme ve inşa süreci ile iki yılda tamamlandı. Özgün malzemeler kullanılan Vaniköy Camii için çam keresteleri Balıkesir Dursunbey'den, meşe keresteleri Çanakkale Yenice'den, mermerleri Marmara Adası'ndan tedarik sağlandı.

Kalyon Vakfı Vaniköy Camii'nin restorasyonunun yanı sıra yaklaşık bin 600 eserden oluşan Ahmet Kalyoncu Kütüphanesi'ni de kazandırdı. Özenle yapılan seçimler ile oluşturulan kütüphane, haftanın yedi günü 10.00 – 18.00 saatleri arasında tüm vatandaşlara açık tutuluyor. Vaniköy Camii, bir ibadethane olmanın ötesinde yıllarca bir sosyalleşme mekânı görevi de gördüğünden, hazırlanan kütüphane ile bu özelliği de camiye yeniden kazandırılmış oldu.

doğaya katkı

KALYON Holding, oluşturduğu İstanbul Polonezköy Hatıra Ormanı, Çanakkale Kalyon Hatıra Ormanı, İstanbul Kemerburgaz Kalyon Hatıra Ormanı, Gaziantep Kalyon Hatıra Ormanı ve İstanbul Arnavutköy Kalyon Hatıra Ormanı ile 10 milyon 319 bin 470 fidan dikimi gerçekleştirdi.

Sakine kalyoncu özel eğitim uygulama okulu

Otizmden etkilenen çocukların topluma uyumunu ve yaşadıkları çevrede kabul görmelerini sağlamak ve akranlarıyla aralarındaki farkı en aza indirmeye katkıda bulunmak amacıyla Sakine Kalyoncu Özel Eğitim Uygulama Okulu ana binası 2009 yılında Üsküdar’da eğitime açıldı. Hali hazırda okul bünyesindekisekiz sınıfta, 29 çocuk eğitim görüyor.

kalyon kültür geçmişle bağ kuran genç buluşma mekânı

KALYON Kültür, kendini kültürel üretimi destekleyen, çok disiplinli programlar geliştiren genç bir kültür kurumu olarak tanımlıyor yapısını. Günümüzde Nişantaşı’nda, tarihi ve mimari öneme sahip Taş Konak’ta yer alan Kalyon Kültür, kültürel üretimi belirli bir mekâna bağlı kalmadan, iş birlikleri geliştirerek, farklı coğrafyalarda desteklemeyi ve gerçekleştirmeyi hedefliyor. 2020 yılından itibaren Kalyon Kültür olarak hizmete açılan Taş Konak, bugünün kültür ve sanat üretiminin geçmişle kurduğu bağlarla beslendiği, genç bir toplumsal buluşma mekânı olarak yaşamına devam ettiriyor. Kalyon Kültür düzenli sergilere ev sahipliği yapıyor öncelikle. Çok çeşitli konulardaki seminer ve atölye programlarıyla kültür sanat sohbetleri gerçekleştiriliyor. Kuruluşunu takip eden ilk 18 ayda fotoğraf ve çağdaş sanata odaklanan Kalyon Kültür, Ekim 2021’de daha önceki satırlarımızda bahsettiğimiz Ulusalın yanı sıra uluslararası sergiler, etkinlikler gerçekleştiren Kalyon Kültür, çocuklara yönelik etkinliklere de ev sahipliği yapıyor. Kültür-sanat alanında öne çıkan aktörlerle ortaklıklara da önem veren Kalyon Kültür, bugüne kadar 13 sergiye, 122 atölye ve etkinliğe ev sahipliği yaptı.

Sanat kapısı istanbul havaalanı iga art, sanat projeleri yarışması ile öne çıkıyor

DÜNYANIN en büyük havalimanı olma hedefiyle yola çıkan, her gün 200 binden fazla yolcunun ağırlandığı İstanbul HavalimanıİGA, sanat adına da önemli bir sorumluluk üstlendi. İGA ART, önemli projeleri gündemine alarak, havaalanının hizmete girmesinden kısa bir süre sonra faaliyete başlatıldı.

Her kesimden sanatçıyı kucaklayan ve seslerini dünyaya duyurmalarına vesile olan İGA İstanbul Havalimanı'nın sanata açılan kapısı olarak tarif edilen İGA ART, ulusal ve uluslararası pek çok sergiye ev sahipliği yaparak, evrensel sanat için de bir merkez olma yolunda mesafe alıyor.

Genç sanatçılara alan açan, gençleri sanatın ve üretimin merkezine koyan İGA ART Sanat Projeleri Yarışması'nın ilki 2022 yılında düzenlendi ve yarışmayı kazanan Betül Kotil'in eseri “Saya’nın Sesi” metro çıkış alanındaki Viyadük Altı'nda yerini aldı. 2023 yılının kazananı Hayri Karay'ın “İsimsiz” adlı eseri de yapımının tamamlanmasının ardından Havalimanı'nda yerini bulacak. Türkiye'de kültür sanat alanında bugüne kadar verilen en büyük meblağ olan İGA ART Sanat Projeleri Yarışması ödülü sanatçılarımızı teşvik ederken sonraki çalışmaları için de kaynak oluyor. Bu yıl içerisinde de İGA ART Sanat Projeleri Yarışması'nın üçüncüsünü düzenlenecek.

Kalyon Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Kalyoncu, “İGA İstanbul Havalimanı ve İGA ART olarak sanatçıların çalışma ve üretme koşullarını işler tutma sorumluluğunu üstlenmekten gurur duyuyoruz. İGA olarak yolcularımızı sanatın iyileştirici ve barışçıl gücüyle buluşturarak ülkemizin tanıtımına katkı sunmaya devam edeceğiz” diyor.

35 bin kişilik kalyon ailesi’nden doğan kalyonbiz

KALYONBIZ Çalışma Grubu, 2009 yılında Kalyon Holding çalışanlarından oluşmuş, gönüllülük esasına dayalı bir çalışma grubu olarak hizmet üretiyor. KalyonBiz Çalışma Grubu kurulduğu günden bu yana “İyilik Sahada” sloganıyla Türkiye'nin farklı bölgelerinde yer alan köy okullarının bakım ve onarımları, ihtiyaç sahiplerinin desteklenmesi, kan bağışı kampanyası, fidan dikimi gibi birçok farkındalık projesine imza atarken aynı zamanda şirket çalışanları için farklı iç iletişim etkinleri yapıyor.

“kimseye etmem şikâyet” şiirini yazan hececi ilk kadın şaire ev olan taştan konak

TAŞ Konak, II. Abdülhamit tarafından yaptırılarak 1889 yılının son aylarında konağa ismini verecek olan Mehmet Raif Paşa'ya tahsis edilmiş, İstanbul'un yakın dönem kültür mirası içinde ayrıcalıklı yapılar arasında yer alıyor. Aynı zamanda Mehmet Raif Paşa'nın kızı olan şair İhsan Raif Hanım'ın (1877 Beyrut doğumlu, vefatı 1926'da Paris'te) farklı dönemlerde konakta yaşadığı biliniyor. İhsan Raif Hanım hece ölçüsünü kullanan ilk kadın şairlerimizden kabul ediliyor. İhsan Raif Hanım'ın güfte ve bestesi kendisine ait olan 19 eserinin yanı sıra; başkaları tarafından bestelenen şiirleri de bulunuyor. Henüz 13 yaşındayken kaleme alarak üzerinde beste çalışması da yaptığı “Kimseye Etmem Şikâyet” adlı şiiri, daha sonra Kemanî Sarkis Efendi'nin yorumuyla nihavent makamında bestelenerek, Türk Sanat Müziği'ne kazandırılmış en önemli klasik eserler arasında yer alıyor. Taş Konak İhsan Raif Hanım'ın deyimiyle şiirin, musikinin, sanatın beslendiği bir mekân olarak tanımlanıyor.

İhsan Raif Hanım'ın ölümünden sonra, 1929'da konağa Mardin Ailesi yerleşiyor. Halkla İlişkiler uzmanı Betül Mardin konakta bir süre yaşıyor, müzik yapımcısı kardeşi Arif Mardin de burada doğuyor. Bir dönem halk evi olan konak, yakın zamana kadar Şişli Kaymakamlık Binası olarak kullanılmış, 2013 yılında Şişli Valiliği tarafından restore edilerek Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne devredilen yapı, 2019 yılında Kalyon Kültür Vakfı tarafından kiralanmış. Taş Konak, bahsettiğimiz gibi 2020'den bu yana Kalyon Kültür adı altında günümüz kültür ve sanat üretiminin geçmişle kurduğu bağlarla beslendiği, genç bir toplumsal buluşma mekânı olarak devam ediyor.

 

 

Kültür-Sanat