Zam haberlerin sayesinde iyi para kazandım
1984 yılı Ocak ayı… Tercüman Gazetesi’nin Bekir Aydın yönetimindeki İstihbarat Servisi’nde muhabir olarak çalışıyorum.
O dönemde Cahit Düzel yönetimindeki Hürriyet Ekonomi Servisi’nde görev yapan, 1981 yılında DÜNYA Gazetesi’nde birlikte çalıştığımız Enis Berberoğlu, bir sohbet sırasında konuyu açtı:
- Hürriyet’e gelsen, birlikte çalışsak ne iyi olur.
Yanıtladım:
- Çağıran olursa gelirim.
Enis, DÜNYA’yı 1981 yılı Mart ayı başında ekonomi gazetesine dönüştüren ekibin başında olan Cahit Düzel’le konuştu. DÜNYA’daki muhabirlik günlerimden beni bilen Düzel, hemen çağırdı:
- Ankara’da Yavuz Gökmen, İstanbul’da Enis ve ben, makro haberler, bankacılık, finans tarafında iyiyiz. Piyasa haberleri ayağımız eksik. İstanbul Ticaret Odası’nı (İTO), İstanbul Sanayi Odası’nı (İSO) yakından izleyecek senin gibi bir muhabire ihtiyacımız var.
1984 yılı Mart ayının ikinci yarısında Tercüman’dan Hürriyet Gazetesi Ekonomi Servisi’ne geçtim. O dönemde fiyat artışları sıklıkla birinci sayfaya çıkıyordu:
- Cama zam geliyor…
- Otomobil lastiğine zam gelecek.
- Peynirde zam gündemde.
- Zeytin-zeytinyağı fiyatları artıyor…
O günlerde İstanbul Ticaret Odası’nın meclis üyelerinden Peysan’ın sahibi Ali Zafer Taciroğlu ve Bahçıvan Gıda’nın kurucusu Mecit Bahçıvan, sıklıkla görüştüğüm iş insanları arasındaydı.
Taciroğlu ve Bahçıvan’a sıklıkla sorardım:
- Peynir piyasasında durum nasıl?
Taciroğlu’nun yanıtı üç aşağı beş yukarı aynı olurdu:
- Peynire 10-15 gün içinde zam var.
Hemen daktilo başına oturur, haberi yazardım. Aradan yıllar geçti, Ali Zafer Taciroğlu ile bir toplantıda karşılaştık:
- Biliyor musun? Sayende bir dönem iyi para kazandım.
Ne demek istediğini anlayamadığımı görünce sürdürdü:
- Hatırlıyor musun? 1984-1985 döneminde arayıp, “Piyasada durum nasıl?” diye sorardın. Ben de piyasayı hareketlendirmek için, “Peynire zam geliyor” derdim. Sen o haberleri yazdıkça bizim satışlar artardı.
Taciroğlu’nun bu itirafı üzerine “zam geliyor” haberleri yazarak nasıl kullanılabildiğimiz, piyasayı etkileyen rol oynayabildiğimiz beynime kazındı.
O günden sonra da bir daha fiyat hareketlerini önceden bildiren haber yazmamaya, yönettiğim sayfalarda kullanmamaya özen gösterdim.
Salı akşamı Temsa’nın davetiyle gittiğimiz Adana’da meslektaşım Ruhi Sanyer sordu:
- Ali Zafer Taciroğlu’nu duydun mu?
Merak ettim:
- Ne oldu?
Ruhi’ye de meslektaşımız Selim Türsen arayıp bildirmişti:
- Ali Zafer Taciroğlu vefat etti. Sen eskiden sıkça görüşürdün. Bilgin olsun istedim.
Taciroğlu’nun vefatını bir hafta gecikmeli öğrendim. Aklıma İstanbul Ticaret Odası’ndaki sohbetlerimiz geldi. Zam haberleri konusunda bana ders olan itirafını anımsadım…
Taciroğlu, İstanbul Ticaret Odası ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği yönetim kurullarında da görev yapmıştı…
Ali Zafer Bey’e Allah’tan rahmet diliyorum…
Seçimle ülke lideri oluruz, 60 yaşında hisseleri devrederiz
GEÇENLERDE Hakan Güldağ, Şeref Oğuz ve Servet Yıldırım’la birlikte PwC Yönetim Danışmanlığı A.Ş.’nin İstanbul’daki ofisine gittik.
PwC Ülke Kıdemli Ortağı Cenk Ulu, PwC Türkiye Müşteri & Endüstri Grupları Lideri-Ortak Cihan Harman, Birleşme ve Satın Alma Danışmanlığını yöneten ortak Aslı Şen’in de aralarında bulunduğu yönetim ekibiyle sohbet ettik.
Cenk Ulu’nun titrinin “Ülke Kıdemli Ortağı” olması dikkatimizi çekti:
- Siz PwC Türkiye’nin Ülke Başkanı değil misiniz?
Yanıtladı:
- Biz, “Başkan” demiyoruz. Ayrıca ülkelerdeki ofislerin liderleri seçimle belirlenir.
Kendisinin de iki adaylı seçimi kazanıp “Ülke Kıdemli Ortağı” sıfatıyla Türkiye’deki 2 bin 400 kişilik kadroyu yönettiğini belirtti:
- PwC Türkiye’deki toplam ortak sayımız 64. Ortakların yüzde 75’inin oyunu alan ülke lideri seçilir. “Ortak” statüsünde 8 yılı tamamlayanlar ülke liderliğine aday olabilir. Adaylar önce global merkezin onayından geçer.
Cihan Harman araya girdi:
- Bizde ortakların payları eşittir. Aslında ortaklık bir unvandır.
Cenk Ulu sürdürdü:
- Bizde hisseler nominaldir. 60 yaşına gelen ortak, hisselerini nominal değerden yeni ortağa devreder. Mevcut ortakların yüzde 75’inin oyunu alan ortaklar arasına girebilir.
Ulu, şu noktanın altını çizdi:
- Ülke liderleri 4’er yıldan iki dönemden fazla görevde kalamaz. Seçimde adaylar stratejilerini açıklayarak yarışa girer.
Hiçbir krizde eleman çıkarmadıklarını vurguladı:
- Gerektiğinde ortak gelirlerini azalttık. Bu yıl 400 kişiyi daha kadromuza kattık.
Ankara, İzmir ve Bursa’da da ofislerinin hizmet verdiğini kaydetti:
- Eskişehir’de de ofis açtık. 50 kişiyi işe aldık. Eskişehir’deki kadromuz 300’e çıkacak.
150 ülkede ofisleri bulunan uluslararası danışmanlık şirketi PwC ülke liderlerinin seçimle işbaşına geçmesi, görev süresinin 4’er yıllık iki dönemle sınırlı olması ilginç değil mi?
Binamıza denizden bakan Atatürk’ün gözlerini görür
PwC Ülke Kıdemli Ortağı Cenk Ulu liderliğindeki ekip, sohbetin sonuna doğru terasta çay-kahve içmeye davet etti.
BJK Plaza’daki ofisin terasından İstanbul Boğazı’nı seyrederken PwC Türkiye Müşteri & Endüstri Grupları Lideri Cihan Harman, terastan yukarı doğru devam eden dış cephe camlarına dikkat çekti:
- Bu camlarda Atamızın (Mustafa Kemal Atatürk) gözleri yer alıyor. Binamıza denizden bakanlar, teras ve üst bölgesine denk gelen noktada Atatürk’ün gözlerini görür.
Harman’dan binanın denizden çekilmiş fotoğrafını istedim, şu mesajla gönderdi:
- İşte Atatürk’ümüzün gözleri…