Yurtta sulh cihanda sulh zamanıdır
Katar ambargosu kalktı. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır ve Bahreyn, Katar’a uyguladıkları 3,5 yıllık ambargoyu sona erdiriverdi. Bu, Türkiye’yi yakından ilgilendiren gelişmedir. Sonuçta yoğun ilişki içinde olduğumuz Katar’ın çevresiyle ilişkisi normalleşecek.
Peki, bu durum bizi nasıl etkiler? Öncelikle Brexit sonrası doğan 2021 yılı fırsatlarına yenisi eklenmiş oldu. Türkiye’nin ticareti olan ülkelerle gerilimleri azalabilecek. Katar’da yatırımı olan şirketlerimiz sıkıntılarından kurtulacak.
Tüm bunlara Suudi Arabistan’ın Katar’daki askeri varlığımızı kabul edişi eklenince, bize, diplomasi reformu için hem fırsat hem de cesaret gelmiş oldu. Davutoğlu zamanında “sıfır sorun” diye başlattığımız ancak “sıfır komşu” ile noktalanan verimsiz süreç nihayet temizleniyor.
Türkiye, 3 tarafı denizler ve 4 tarafı sorunlarla jeopolitik riskleri olan bir ülke… Katar ambargosunun kalkması, Trump’un gerilim üreten politikaların da sürdürülemeyeceğini gösteriyor. Bizim de yurtta sulh cihanda sulh stratejisine dönme zamanımız çoktan geldi.
Dikkat edilmesi gereken; Katar için Türkiye’nin artık, işbirliği geliştirme noktasında tek seçenek olmadığıdır. Eğer Katar ambargosu kalkabiliyorsa, biz haydi haydi diploması reformu yapabiliriz.
DERTLERİM KATAR KATAR DERDİME DERMAN KATAR
Katar’a ihraç ettiklerimize bakalım; her türlü inşaat malzemeleri, ev tekstil ürünleri, mobilya, makarna, zeytinyağı, salça, şekerli ürünler, çikolata, bisküvi, süt ve ürünleri, doğal taşlar, kuyumculuk, mücevher, porselen, seramik, cam, beyaz eşya, oto yan sanayi...
Katar’a komşularından ambargo kalkmışsa, bu ve benzeri kabiliyetlerimizin ihracatına yeni fırsatlar doğacak demektir. Sektörlerimiz fırsat Katar’ına katılsa iyi olacak.