Yurt dışı harcı meselesi
1963 yılında ilk kez hayatımıza giren, 1984’te Toplu Konut Fonu adını alan yurt dışı çıkışlardan vergi-harç alınması uygulaması 1996’da yürürlükten kaldırıldıktan sonra, 29 Haziran 2001 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 4705 sayılı kanunla yurt dışı çıkış harcı ile yeniden hayatımıza girdi. Bu kanun yurt dışına çıkış yapan Türk vatandaşlarından çıkış başına 50 ABD Doları karşılığı TL harç alınmasını öngörüyordu.
2002 başında yurt dışı çıkış harcı 70 liraya ( o zamanki 70 milyon TL) sabitlendi ve uzun süre bu düzeyde tutuldu. 2019’da 50 liraya, 2022’de ise 150 liraya çıkarıldı.
TL bazında harç tutarı yıllar içinde artırıldıysa da dolar bazında düşüş gösterdi. 1984’teki Toplu Konut Fonu 100 dolar harç ödenmesini öngörüyordu. 2001’deki kanun 50 dolar karlığı TL harç ödenmesini hükme bağlamıştı. Sonraki yıllarda harç tutarı TL bazında belirlendi; kur yükseldikçe dolar karşılığı geriledi. 2018’de 3 dolara kadar düştü. Bugün itibarı ile 4,8 dolara denk geliyor.
Geçtiğimiz günlerde gündeme gelen çıkış harcı tutarının 1500 ya da 3000 liraya yükseltileceğine dair çalışmalar yapıldığı haber haklı olarak tartışma yarattı. Çünkü harç en iyi ihtimalle on katına çıkmış olacak. Dolar bazında ise 48 dolara yakın bir tutara ulaşacak
Aslında yıllar önce de dolar bazında benzer tutarlarda ödeme yapılmış olsa da, harcın on katına çıkması pek de alışageldik bir durum değil.
Ben bu tartışmalarda konunun bir boyutunun ihmal edildiğini düşünüyorum. Çıkış harcı uygulaması bize has değil; pek çok ülkede uygulanıyor. Üstelik bunlar arasında gelişmiş ekonomiler de var. Ancak bunların hemen hepsinde hem yerlilerden hem yabancılardan vergi alınıyor. Bizdeki uygulamada ise sadece Türk vatandaşları harca tabi.
2023’te 11 milyon Türk vatandaşı yurtdışına seyahat etti. Bunların 8,7 milyonu çıkış harcı ödemesi yaptı. Bu sene yurtdışına seyahat edenlerin sayısında yüzde 20’ye yakın artış var. Karşı taraftan geçen yıl Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısı 57 milyonu aştı. Bu sayı 2024’te daha da yükselecek. Ülkemize gelen 57 milyon kişiyi göz ardı edip, yurtdışına çıkan vatandaşlarımızdan harç almak vergileme ilkeleri açısından da, insani değerler açısından da bana çok da anlamlı gelmiyor.
11 milyon kişilik hedef kitleden 1500’er lira almak yerine 70 milyon kişiden (yerli yabancı ziyaretçi) 500’er lira alınması bizi hem daha adil hem de daha fazla kamu geliri yaratan bir çözüme götürmez mi?