Yükseköğrenim ‘iş’e ne kadar yarıyor?
Yükseköğretim Kurumları Sınavı sonuçları açıklandı ve tercih süreci başladı. Şu günlerde yüzbinlerce genç, hedeflerine ve isteklerine en uygun bir yükseköğrenim programına girebilmek için en uygun tercihleri yapabilmek için çabalıyor.
En uygun tercihleri yaparken önemli parametrelerden birisi de yükseköğrenimden de mezun olduktan sonra kendilerini bekleyen olası istihdam koşulları. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) bu alana ilişkin istatistikleri, yükseköğrenimden mezun olduktan sonra da gençleri oldukça zorlu koşulların beklediğini gösteriyor:
- Yükseköğrenim mezunlarının istihdam oranı, doğal olarak genel Türkiye ortalamasından yüksek. Ancak veriler, eğitim alanına göre istihdam oranı verileri, yükseköğrenim diplomasına sahip olanların bile hatırı sayılır bir bölümünün istihdam dışında olduğunu gösteriyor.
- Lisans düzeyindeki eğitim dallarında mezunlar arasında en yüksek kayıtlı istihdam oranı yüzde 87,4 ile sağlık ve refah alanında. Yani istihdam şansı en yüksek alanda bile yüzde 12,6’yı bulan bir istihdam dışı kesim var. Mühendislik mezunlarının yüzde 16,3’ü, bilişim ve iletişim mezunlarının yüzde 20,4’ü istihdam dışında.
- Lisans düzeyindeki sanat ve beşeri bilimler alanından mezun olanların ise sadece yüzde 62,2’si istihdamda. Yani bu gruptakilerin yüzde 37,8’i istihdam dışında. TÜİK’in kullandığı sınıflamaya göre bu grupta yer alan eğitim dalları şunlar: Görsel-işitsel teknikler ve medya yapımcılığı, moda, iç tasarım ve endüstriyel tasarım, güzel sanatlar, el sanatları, müzik ve sahne sanatları, din bilimleri, tarih ve arkeoloji, felsefe, dil ve edebiyat.
- Lisans düzeyinde en düşük istihdam oranına sahip ikinci alan yüzde 69,9 ile sosyal bilimler, gazetecilik ve enformasyon. Bu alandan mezun olanların yüzde 30,1’i istihdam dışında. Ekonomi, siyaset bilimi, psikoloji, sosyoloji, antropoloji, gazetecilik, kütüphanecilik, enformasyon ve arşiv çalışmaları bu grupta yer alıyor.
- Önlisans düzeyinde istihdam dışında kalanların oranı daha da yükseliyor. Sanat ve beşeri bilimler burada da yüzde 56 ile en düşük istihdam oranına sahip alan. Önlisans düzeyinde istihdam oranı en yüksek alan ise yüzde 77,3 ile mühendislik, imalat ve inşaat.
- Mezun olduktan sonra iş bulma süreleri ise genellikle 1-1,5 yıl arasında değişiyor. En kısa sürede iş bulanlar, ortalama 8,7 ay ile lisan düzeyinde sağlık ve refah diploması sahipleri. Lisans düzeyinde iş, yönetim, hukuk alanından mezun olanlar ise ortalama 19 ay ile en uzun sürede iş bulan grubu oluşturuyor.
- Bu konuda en önemli sıkıntılardan birisi de gençlerin bir iş bulsalar bile eğitimini aldıkları alanda değil de tercih etmedikleri başka bir meslekte çalışmak durumunda kalması. Aldığı eğitimle uyumlu bir meslekte çalışma şansı bulamayanların başını önlisans düzeyinde sosyal bilimler, gazetecilik ve enformasyon mezunları oluşturuyor. Bu gruptakilerin sadece yüzde 8,1’i eğitimleriyle uyumlu bir meslekte çalışıyor.
- Lisans düzeyindeki mezunlar arasında da kendi alanı dışında çalışanların oranı en yüksek alan yine sosyal bilimler, gazetecilik ve enformasyon. Bu alanda eğitim almış lisans mezunlarının ancak yüzde 19,9’u aldıkları eğitimle uyumlu bir meslekte çalışıyorlar.
- Önlisans düzeyinde aldığı eğitime uygun bir meslekte çalışan oranı en yüksek alan yüzde 65,6 ile iş, yönetim ve hukuk alanı. Ancak bu grubun yüzde 31,1’inin istihdam dışı olduğunu da dikkate almak gerekiyor.
- Lisans düzeyinde aldığı eğitimle uyumlu bir meslekte çalışan oranı en yüksek alanlar yüzde 79,3 ile iş, yönetim ve hukuk ile sağlık ve refah. Sağlık ve refah alanında istihdam dışı olanların oranı yüzde 12,6 iken, iş, yönetim ve hukuk alanında bu oran yüzde 25,2’ye çıkıyor.
- Lisans düzeyinde en gözde alanlar arasında sayılan mühendislik ve bilişim alanlarında mezun olanlar arasında bile aldığı eğitimle uyumlu olmayan alanlarda çalışanların oranı yüksek düzeylere çıkabiliyor. Eğitimiyle uyumlu olmayan mesleklerde çalışan mühendislik mezunlarının oranı yüzde 36,1’i, bilişim ve iletişim teknolojisi mezunlarının oranı yüzde 40,6’yı buluyor.