Yüksek montanlı mevduatın payı yüzde 52’den yüzde 77’e çıktı
28 Kasım 2024 tarihi itibariyle bankacılık sisteminde 18.3 trilyon TL mevduat var. BDDK verilerine göre takip edilen rasyolardan biri de “yüksek montanlı mevduat (1 milyon TL ve üzeri)/ toplam mevduat rasyosu (%) 10 yıl önce 2015 yılında yüzde 52,2 iken Ekim 2024 itibariyle yüzde 77,12’e çıktı ve sektörde yüksek mevduatın oranı hızlı bir şeklide artıyor. En yüksek artış 2021 yılında oldu ve yüzde 63,2, 2022 ve 2023 sırasıyla yüzde 69,7 ve yüzde 76 oldu.
Son üç yıldır bankacılık sektöründeki toplam mevduat yüksek mevduatta konsolide oluyor. BDDK’nın son verilerine göre ülkemizde mudi sayısı (bir kişinin farklı bankalarda hesapları olabilir) 178.4 milyon adettir. 1 milyon TL ve üzeri mevduatı olan mudi sayısı ise 1.96 milyon adettir. Toplam mudi sayısının yüzde 1,1’ine tekabül ederken toplam mevduatın yüzde 77’si buradan gelmektedir. 10 yıl önce bu sayılar 65.3 milyon mudi sayısı ve 1 milyon TL ve üzeri mevduatı olan mudi sayısı 98 bin adet olup toplam mudi sayısı içindeki payı yüzde 0.15 ve toplam mevduatın yüzde 52,2’ine denk gelmektedir.
Kümelenmenin bize göre iki önemli nedeni var. Birincisi enflasyon nedeniyle nominal olarak mevduat büyüklüklerinin artması. İkincisi ise oldukça önemli olduğunu düşünüyorum gelir dağılımındaki eşitsizliğin artması. Gelir dağılımındaki dengenin hesaplanması için Max Otto Lorenz 1905 yılında meşhur “Lorenz Eğrisini“ ilk kullanan oldu ve ismi ile anılan Lorenz Eğrisi ülkelerin gelir dağılımını gösteren çok önemli iktisat kuralıdır. Gini katsayısı ise İtalyan Corrado Gini tarafından formülleştirilmiştir. Çok detayına girmeden Gini= A/(A+B) eğer 0’a yakın ise ülkede gelir dağılımının eşite yakın dağıldığını 1’e yakın olur ise gelir dağılımının adaletsiz olduğunun gösterir ve Gini 0-1 arasında değer alır. Yüksek montanlı mevduat analizi yaptığımız 2015-2024 yılları arasındaki gelir dağılımını gösteren Gini katsayısın son 10 yılını incelediğimizde 2015 yılında 0,397 olan Gini katsayısı 2023 yılında yükselerek (gelir dağılımının bozulduğunu gösteriyor) 0.42’e ulaşmıştır. (Kaynak TÜİK) Bu oran ABD’de 0.375, Çin’de 0.357, Brezilya’da 0.52, Kanada’da 0.317, Almanya’da 0.296, İngiltere’de 0.355, Fransa’da 0.292 ve Yunanistan’da 0.308’dir. Gelişmiş ülkelerde gelir dağılımının nispeten gelişmekte olan ülkelere göre daha iyi olduğunu söyleyebiliriz. Bizdeki Gini katsayısının son yıllarda 0’dan uzaklaşarak 0.5 yaklaşması gelir dağılımının biraz bozulduğunu göstermektedir. 2022 ve 2023 karşılaştırmasında nispeten gelir dağılımındaki eşitsizliğin hız kestiğini göstermektedir. Son yapılan araştırma sonuçlarına göre; en yüksek eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert gelirine sahip yüzde 20'lik grubun toplam gelirden aldığı pay bir önceki yıla göre 0.7 puan artarak yüzde 48,7'ye çıkarken, en düşük gelire sahip yüzde 20'lik grubun aldığı pay ise 0.1 puan artarak yüzde 6,1 oldu. Gelir eşitsizliğin en az olan iller Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu ve Yalova’dır. 2024 yılı verileri yayınlandığında trendin ne tarafa gittiğini hep birlikte göreceğiz.
Sonuç olarak, yüksek montanlı mevduatın toplam mevduat içindeki payı hızlı yükseliyor. Lorenz eğrisi ve Gini katsayısı gelirin dağılımını gösteren çok önemli göstergelerdir.2021 yılında yükselmeye başlayan enflasyon 2022 ve 2023 yılında pik yaparak yüzde 64 seviyelerini görmüştü ve muhtemelen bu yılsonunu yüzde 45,3 civarında bir oranla kapatacağız. Yüksek enflasyon bir yandan gelir dağılımını bozarken bir yandan da yüksek mevduatın konsolide olmasına neden olmaktadır.