Yönetmesi zor riskler

Orkun GÖDEK
Orkun GÖDEK Bakış Açısı

Her yılın kendi içerisinde meşhur ‘siyah kuğu’ riskleri vardır. Kimi zaman para politikaları, kimi zaman politik kimi zaman da hali hazırda içerisinde bulunduğumuz pandemi ortamı gibi sıklıkla denk gelinmeyen risklerin aniden belirmesi sınavı ile karşı karşıya kalınır. Bu kez herkesin kucağında kalan konu Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmek için başlattığı askeri operasyon. Buradan hareketle, gelişmeler, zamanlamasından, ilk etapta geç kalınmasına rağmen devamında topyekün şekilde gösterilen tepki mekanizmasına dek kendine has bir süreci işaret ediyor.

1 ay önce paylaştığımız Strateji Raporumuzda 2022 yılını tanımlarken “Yüksek volatilite ile normale dönüş çabaları” başlığını tercih etmiştik. Ancak, bu derece yüksek git-gel durumunu ve Ukrayna’nın işgaline varacak ölçekte geniş çapta savaş riskini açıkçası hiç tahmin setimizin içerisine katmamıştık. Dahası, sürecin ilk başlarındaki Batı blokunun zamanlama açısından geç tepkisini de gözetecek olursak, yalnız olmadığımızı da söylemek gerekiyor.

Rusya, son yılların en önemli gelişmekte olan ülkelerinden birisi konumunda-ydı. Bir dönemin, özellikle de Mayıs 2013 sonrasının Rajan yönetimindeki Hindistan Merkez Bankası gibi CBR’nin attığı adımlar ve kurduğu iletişim mekanizması gelişmiş ülkeler ile yarışır düzeydeydi. Başta petrol fiyatları olmak üzere, pandemi süreci ile birlikte yukarı yönde ivmelenen emtia grubu fiyatları da Rusya’nın ciddi anlamda öne çıkmasına katkı sağlamıştı. Belirledikleri bütçenin üzerinde seyreden petrol fiyatlarının yarattığı pozitif farkın kamu fonunda birikmesi ve 600 milyar doların üzerindeki resmi rezervler de yatırımcı açısından güven ortamının güç kazanmasına katkı sağlıyordu. Tüm bu konuştuklarımız 24 Şubat tarihinden bu yana deyim yerindeyse bir gecede uçup gitme riski ile karşı karşıya. Özellikle cumartesi gecesi açıklanan senkronize yaptırım kararları arasında bulunan SWIFT ve merkez bankasına yönelik hamleler eldeki rezerv gücünün önemli bir kısmında efektifliğin kaybolmasına ve hareket şansının yitirilmesine zemin hazırlıyor. Seçilmiş Rus bankalarının SWIFT sistemi dışına çıkarılması ticaretten günlük ödemelere, FX uzlaşmalarına dek geniş yelpazede global dünyanın içerisinde yer almanın zorunlu kıldığı açık ekonomi işlemlerinin yapılamaması anlamına geliyor. Dahası, Rusya Merkez Bankası (CBR)’nin rezervlerine getirilen dondurma kararı rubleyi savunmak adına eldeki cephanenin de kullanılmasını masadan kaldırıyor.

Ülkenin sahip olduğu rezervin dağılımına baktığımızda son yıllarda, özellikle de 2016’dan bu yana Amerikan dolarına olan bağlılığın azaltılma çabası dikkat çekiyor. USD, EUR ve GBP’nin toplam içerisinde payı yüzde 55,2’de hesaplanırken(Haziran 2021 verilerine göre), yaptırımlardan etkilendiği düşünüldüğünde sadece geriye kalan kısmın savunma amaçlı hatta sürüleceğini söylemek mümkün. Kaldı ki bu kısmın da yüzde 14’ü yuan cinsi varlıklardan oluşuyor ve tamamı likit değil. 2200 tonun üzerindeki altın portföyünü de Rusya’nın dilediğinde nakde çevirmesi artık hiç kolay değil.

Buraya kadar konuştuğumuz kısım tek taraflı Rusya risklerini içeriyor. Pazartesi sabahı CBR tarafından alınan önlemlerde, yabancı brokerlardan Rus varlıklarının satışı için emir alınmamasından banka rezervlerine ek 700 milyar rublelik desteğin sağlanmasına ve Rus borsasında işlemlere başlangıcın ötelenmesine dek ciddi hamleler söz konusuydu. Bankalara yapılan nakit çekim başvuruları likidite talebini en tehlikeli döngünün içerisine taşıma riski anlamına geliyor. Muhtemeldir ki bu nedenle merkez bankası politika faizini yüzde 9,5’ten yüzde 20’ye yükseltti.

Ukrayna’nın işgali ve fiyatlamalara potansiyel etkilerine yönelik tek bir doğru etrafında yorum yapmak ne sağlıklı ne de kolay. Yabancıların Rus devlet kağıtlarında (RUB+USD cinsinden birlikte) toplamda 40 milyar dolarlık yatırımı mevcut. Faiz riski bir yana SWIFT ve merkez bankası önlemleri varlıkların fiyatlamasından alıcı bulunması durumunda hangi şartlarda transfer edileceğine dair ciddi riskleri ifade ediyor. Mart ayının tüm bu gelişmeler öncesindeki makro takvimi o denli kalabalık ki henüz konuşma fırsatı bulabilmiş değiliz. Şimdi son risk başlıklarını da içerisine dahil ederek bakmak gerek. Tahmini zor günler.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Yeni dönem üzerine 12 Kasım 2024
Normali arayış 15 Ekim 2024
Buradan sonrası 10 Eylül 2024
Merhaba eylül işlemleri 03 Eylül 2024