Yok yok, MB enflasyonun düşmesini istemiyor!

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ

✔ Faiz düşünce enflasyon da düşeceğine göre, faizi sabit tutan Merkez Bankası enflasyonun gerilemesine engel mi çıkarmış oldu?

✔Temel görevi fiyat istikrarını sağlamak olan Merkez Bankası neden böyle bir karar aldı?

Bir tarafta gözlerimizi kapatıp Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı dinliyoruz... Faiz düşürülüyor ve enflasyon belası geride kalıyor. Peki ne zaman düşürülüyor faiz; önce temmuz ya da ağustos denildi, son olarak daha geçen hafta muhtemelen dünkü PPK toplantısına işaret edilerek faizin düşürüleceği dile getirildi. Ne dedi Erdoğan geçen hafta:

“...Faiz oranlarında düşüşe geçiyoruz. Ve yüksek faiz yok. Çünkü yüksek faiz bize yüksek enflasyonu getirecektir. Ama düşük faiz bize düşük enflasyonu getirecektir. Ağustos ayı kırılma noktasıdır. Ve ağustos ayıyla beraber de artık biz düşük enflasyona inşallah geçeceğiz.”

Düşük faiz düşük enflasyonu getirir mi, diyelim getirir.

Merkez Bankası dün faizi düşürüp enflasyonun gerilemesine katkıda bulunabilir miydi, hiç kuşku yok; ama Merkez Bankası faizi yüzde 19’da sabit tutmayı tercih etti.

Sahi Merkez Bankası niye böyle yaptı?

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söyledikleri, teorisi mi doğru değil, yoksa Merkez Bankası başına buyruk davranarak enflasyonun düşmesini önleyecek bir politika mı izliyor?

İyi de Merkez Bankası’nın temel görevi de fiyat istikrarını sağlamak değil mi?

Merkez Bankası temel görevinden uzaklaşacak bir yola girer mi, bindiği dalı keser mi?

Ya da faiz düşürmek enflasyonla mücadelede doğru bir seçenek değil mi, bu mu çıkıyor ortaya.

"DÜŞECEK Mİ” DİYE FAL BAKMAKTAN “ARTMALI” GERÇEĞİNİ GÖREMEZ OLDUK

Türkiye faizi düşük tutmanın bedelini çok ağır ödedi, özellikle bazı dönemlerde, ne var ki bundan hiç mi hiç ders alınmadı.

Faizi düşük tutmak, illa oranı aşağı indirmek demek değil. Aynı düzeyde bırakılan faiz de reel olarak düşürülüyor olabilir.

Politika faizinin yüzde 17’den yüzde 19’a çıkarıldığı mart ayında bilinen son yıllık TÜFE artışı şubat sonundaki durumu gösteriyordu ve oran yüzde 15.61’di. Yani Merkez Bankası yıllık enflasyon yüzde 15.61 düzeyindeyken faizi yüzde 19’a çıkardı.

Şimdi açıklanmış son yıllık oran yüzde 18.95. Merkez Bankası’nın faizi de yüzde 19.

Merkez Bankası bize nasıl bir mesaj veriyor olabilir:

Birinci olasılık; “Daha ne istiyorsunuz, faizle enflasyon arasında 0.05 puanlık fark var işte” diyordur.

İkinci olasılık; "Benim yıl sonu enflasyon tahminim yüzde 14.1, faiz ise yüzde 19, arada neredeyse 5 puanlık fark var” demek istiyordur.

Üçüncü olasılık; "2022 enflasyon tahminim orta noktası yüzde 7.8 olmak üzere yüzde 5.4 ile yüzde 10.2 arasında, gerçekleşme en üst noktada olsa, yani 2022 enflasyonu yüzde 10.2 olsa bile faizle arada 9 puana yakın fark bulunuyor” görüşündedir.

Merkez Bankası bu düşünceler içinde midir, bilemeyiz. Ama son dönemi fena halde “Faiz düşecek mi, düşürülür mü, düşürülürse ne olur” gibi tartışmalarla geçirdik. “Aman düşmesin”e odaklanınca da sanki biraz “Faizin artması gerekir” düşüncesinden uzaklaşıp faiz indirimine gidilmemesine razı olduk.

MERKEZ BANKASI KENDİ TAHMİNİNE GÜVENSE FAİZİ İNDİRİRDİ

Şu gerçeği kimse göz ardı edemez.

Bizde faiz, uygulanacağı dönemdeki muhtemel enflasyona göre değil, uygulamanın başladığı tarihte gerçekleşmiş enflasyona göre ölçülüp biçilir; reel faiz var mı, yok mu ona göre hesaplama yapılır.

Dolayısıyla herkes yüzde 19’luk faizi yüzde 18.95’lik enflasyonla kıyaslıyor. Kaldı ki bankaların TL mevduata uyguladığı faiz genel olarak yüzde 19’un da altında.

Eğer Merkez Bankası, Merkez Bankası olsa, tahminlerine güvenilse, başkanın bir gece yarısı görevden alınmayacağına inanılsa, kurumun itibarı bu kadar zedelenmemiş olsa, o zaman durum değişir; gerçekleşen enflasyona göre değil de gerçekleşebilecek enflasyona göre faiz belirlendiğinde kimse sesini çıkarmaz. Bu durum yadırganmaz.

Şimdi enflasyonun bu yıl sonunda yüzde 14.1’e ineceğini, hele hele önümüzdeki yıl yüzde 7.8 olacağını kim inandırıcı buluyor ki. 2022 sonunda enflasyonun yüzde 8’lerde kalacağına ikna olsanız şimdi bu faizle elinizdeki tüm birikimi bankaya yatırmaz mısınız...

Merkez Bankası yönetimi bugünden yarına bu güvensizliği yok edemez. Zaten bu güvensizliği yok edecek olan da tek başına Merkez Bankası değil ki.

Eğer Merkez Bankası kendi tahminine güveniyor, onun arkasında durabiliyor olsaydı dün faizi yüzde 19’da tutmaz, en az birkaç puanlık indirime giderdi.

Oysa bakın Merkez Bankası dünkü toplantıdan sonra yaptığı açıklamada ne diyor:

“Enflasyon ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler dikkate alınarak, enflasyon raporu tahmin patikasındaki belirgin düşüş sağlanana kadar para politikasındaki mevcut sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecektir.”

Yani biz o patikanın hala çok uzağındayız...

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Gerçek enflasyon kaç? 12 Eylül 2024