Yılda üç kez temettü dağıtalım yatırımcımız uzun vadeli olsun
Ülkemizin duayen iş insanlarından Süleyman Çetinsaya tarafından 1977’de kurulan Artaş Holding, inşaat ve turizm (otelcilik) sektörlerinde büyük oyuncu, enerjideki yatırımlarıyla da öne çıkıyor. Geçen yıl Kasım ayında hisseleri Borsa İstanbul’da işlem gören Çelik Halat Tel Sanayi A.Ş.’yi (Çelik Halat) satın alarak ‘sanayici’ de oldu. Öteden beri inşaat sektörünün sanıldığı gibi ‘sanayinin alternatifi değil, çok güçlü partneri olduğunu’ savunan isimlerden. Türkiye’nin ‘2022 yılında 33,7 milyar dolarlık (57,6 milyon ton) inşaat malzemesi ihracatı’ yaptığını dikkate alırsak ‘sanayimizin çarklarının önemli bir kısmının’ inşaat sektörü sayesinde döndüğünü anlarız. Çetinsaya, Çelik Halat’ı satın aldığı günlerde kendisine “Borsa İstanbul’da başka şirketiniz de olacak mı” diye sormuştum. “2023’te, ana işimizle ilgili bir halka arz yapabiliriz” demiş ve eklemişti: “Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (GYO) şirketimizi halka açarız. Ancak biz diğer GYO’lar gibi keyfe keder temettü dağıtan bir GYO olmayız. Her yıl kârımızın yarısını birkaç kez yatırımcımıza dağıtacağız. Bir bakıma son dönemde çok yükselen kira gelirlerimizi vatandaşımızla paylaşacağız.”
Süleyman Çetinsaya, bu sözleri için en ciddi adımı geçen hafta attı. 20 milyar liralık portföye sahip Avrupakent GYO hisseleri için talep toplandı, yakında Borsa İstanbul’da hisseler işlem görmeye başlayacak. Bu halka arzın herhangi bir finans ihtiyacından kaynaklanmadığını özellikle belirtiyor ve tamamına yakını kira geliri olan ticari gayrimenkullere sahip Avrupakent GYO’nun, kârının yarısını yılda üç kez yatırımcılarına dağıtma sözünü yüksek sesle tekrarlıyor. “Böylece, yatırımcılarımız hem ortak oldukları şirketimizden yüksek miktarda temettü (kar payı) alacak hem de hisse senetlerinin değer artışından kazanacak. Bu da onları bizim için uzun vadeli yatırımcı olmaya teşvik edecek” diyor. Bu halka arz, GYO’lar arasındaki rekabeti yatırımcılar lehine geliştirecek gibi görünüyor. Zira yakın dönemde çok sayıda GYO’nun halka arzı gerçekleştirildi ve yenileri de yolda.
Konut satışları ve üretimi 2025’te iyileşir Artaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya, bugüne kadar bütün projeleri adeta ‘peynir ekmek gibi’ satan bir iş insanıdır ama her zaman mütevazı kişiliğiyle öne çıkar. Son yıllarda konut fiyatları ve kiralardaki hızlı yükselişin orta ve dar gelirli vatandaşlar için ne anlama geldiğini de çok iyi biliyor. Çetinsaya şöyle konuşuyor: “Maalsef her gelir grubundan vatandaşımızın konuta erişimi zorlaştı. Devletimiz depremlerin yıktığı yerlerin yeniden inşasıyla uğraşıyor. Yüksek enflasyon yüzünden kredi faizleri ve kredi imkânlarının kısıtlı olması nedeniyle konut satışları ve üretimi 2024’te de sıkıntılı olacak gibi görünüyor. İnşallah uygulanan ekonomi programları enflasyonu dizginler, faizler ve kredi imkânları yeniden normalleşir. Biz bugüne kadar vatandaşlarımız sağlam, konforlu, sosyal imkânları geniş konutlarda otursun istedik ve ona göre projeler yaptık. 1960’ların başında İstanbul’a ilk geldiğimiz yılları hatırlıyorum. Bir bodrum dairede oturmuştuk, biraz da nem vardı. O yüzden iyi bir dairenin bir ailenin mutluluğu için ne kadar önemli olduğunu çok iyi bilirim.”
2028’de emekli olmayı planladım, torunlarla oynarım Süleyman Çetinsa’nın oğlu Gökhan, Artaş grubunun şu anda 6 şantiyede inşaatları olduğunu ve tamamına yakınının 2024 sonuna kadar teslim edileceğini belirtiyor. Mevcut arsalarında da yeni projelere başlayacaklarını vurgulayan Gökhan, “6 şantiyemizde 3 bin 29 konut ve ticari birim var” diyor. Süleyman Çetinsaya’nın diğer oğlu Serhan ise Avrupakent GYO’nun halka arzının grubun kurumsallaşması yolunda çok önemli bir adım olduğunu söylüyor ve çok titiz bir ‘halka arz hazırlığı’ yaptıklarını ifade ediyor. Oğulları böyle konuşunca Süleyman Çetinsaya, “Gençler işe sarılıyor, ben de 2028’de emekli olmayı planladım. İki oğlumdan ikişer torunum var. Bir oğlumu da (Oğuzhan) evlendirirsem iki torun da ondan olur inşallah, torunlarımla oynar, daha fazla hayır işleri yaparım” diyor.
KONUT SATIŞLARI DÜŞÜYOR FİYATLAR DA DÜŞER Mİ?
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Kasım ayı konut verilerini açıkladı. Buna göre ülke genelinde konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 20,6 azalarak 93 bin 514 oldu. Ocak-Kasım döneminde de (11 aylık) satışlar yüzde 14,9 gerileyerek 1 milyon 87 bin 349 adet oldu. Bu iki genel rakamdaki düşüş okurlarımıza çok da sert gerileme gibi görünmeyebilir. Böyle bir ortamda yüzde 10 ya da 15’lik düşüşler ne ki? Ancak şeytan ayrıntıda gizli. Kasım ayında ipotekli konut satışı sadece 5 bin 245 adet oldu. Bu rakam 2022 Kasım ayına göre yüzde 68,5 düşüş anlamına geliyor. Daha da derin anlamı, konut kredisi tam olarak çökmüş durumda. Bir ayda satılan 93 bin 514 konutun sadece yüzde 5,6’sı ipotekle satılabilmiş. Bu rakamlar 11 aylık satışlarda da berbat durumda. Bir alt kötülük daha var; bu minicik kredili satışlarda ilk el konut satış adetleri de komik seviyelerde. Yani vatandaş, konut alabiliyorsa daha ucuz olduğu için ikinci el konut alabiliyor. Aslında toplamda ikinci el satışlar da gerilemeye devam ediyor. “Aman ne güzel bizim vatandaş borçlanmadan basıyor peşin parayı ev alabiliyor, yeni konuta da lüzum yok zaten her yer beton oldu” diyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü dünya genelinde ‘gelişen ya da gelişmiş’ hiçbir ülkede ‘mortgage yani uzun vadeli düşük faizli konut kredileri olmadan’ konut pazarında arz, talep, maliyet ve fi yat istikrarı olmaz. Konut sahipliği yükselmez. Bu tablo devam ederse ‘arz çöküntüsünü azdıracağı için’ ne konut fi yatları ne de kiralar düşer. En kötüsü acilen hızlanması gereken ‘kentsel dönüşüm’ belki de depremlerden sonraya kalır. Bu tabloda her şey negatif!