Yeni yılda borçlanma, teknoloji ve altın fonlarını daha çok konuşacağız

Onur DUYGU
Onur DUYGU FONLA YATIRIM

Geçen yıl para piyasası fonları yeni yatırımcının tercihi olurken hisse senedi fonlarının yüzde 90’ı BİST100’ü getiride geçmeyi başardı. 2024’te çok konuşmadığımız ama faiz indirim sürecinin başlaması ile öne çıkabilecek borçlanma araçları fonlarını da 2025’te bol bol değerlendireceğiz.

2024 yılı finansal piyasalar için sıradan bir yıl değildi. Ekonomik verilerden jeopolitik gelişmelere, merkez bankalarının kararlarından teknoloji devrimlerine kadar her şey, yatırımcıların radarında yeni soru ve fırsatlar yarattı. Belirsizlikle dolu bu yıl, cesur kararlar alabilenlerin ödüllendirildiği bir dönem olarak kayıtlara geçti.

2024 yılı fonlar açısından pozitif geçti ve fonlara olan ilgi, 2024 yılında hızla artmaya devam etti. Fonlarda yatırımcı adedi 5.4 milyona ulaşmış durumda. Yatırımcı davranışlarını etkileyen üç ana eğilim öne çıkıyor: Para piyasası fonlarının yoğun ilgisi, hisse senedi fonlarına artan talep ve serbest döviz fonlarının yükselişi. Para piyasası fonları, düşük riskli yapıları ve likit olmaları nedeniyle, özellikle yeni yatırımcıların tercih ettiği fonlar arasında yer alıyor. 2024 yılı başından bu yana bu fonların büyüklüğü önemli bir artış gösterdi (148 milyar TL’den 1.3 Trilyon TL’ye) ve yatırımcı sayısı hızla yükselmiş durumda. Getiri olarak da diğer fon türlerinin önünde yer aldığını görüyoruz. Bankaların kredi verme iştahının düşük olması ve TL mevduat faizlerinin rekabetçi olmaması, para piyasası fonlarının cazibesini artırdı.

Hisse senedi fonları da yatırımcıların gözdesi haline gelmiş durumda, özellikle temettü ödeyen ve bankacılık/holding temalı fonlar büyük ilgi gördü. 2022 yılında hızlı ve tüm hisselere yayılan bir yükseliş yaşayan yatırımcılar, 2023/24 yıllarında aynı performansı her hissede yakalayamadı ve tekil hisse senetleri yerine uzman yöneticiler tarafından yönetilen fonları tercih etmeye başladı. Hisse senedi fonlarının yüzde 90’ı BIST100’ü yıllık bazda geçmeyi başardı. Yeni senede de daha fazla katılımı bu fonlarda görmek mümkün olacaktır.

Fonlarda üçüncü temel yatırımcı eğilimi döviz ile giriş yapılabilen serbest döviz fonlarında görüldü. Özellikle döviz mevduatlarına alternatif olarak konumlanan ve içinde ağırlıklı likit döviz varlıkları barındıran serbest döviz fonları 555 milyar TL büyüme sağladı. Dövizdeki stabil seyir zaman zaman bu fonlara olan ilgiyi azaltsa da, döviz olarak birikimlerini değerlendirmek isteyen yatırımcılar bu fonları mevduata tercih etti.

Altın fonları gram altın üzeri getiri sağladı

Yıllık fon türleri bazında getirileri incelediğimizde riskli varlıklardaki volatil seyir para piyasası fonları ile borçlanma araçları fonlarını öne çıkarttı. Para piyasası fonları dışında en güçlü performansı altın fonlarında görüyoruz. Seneye 2000 dolar seviyesinde başlayan ons altın, 2800 dolar seviyesine kadar yükseldi. Merkez bankaları faiz indirim süreci, jeopolitik tansiyon ve merkez bankaları/borsa yatırım fonları alımları ile altının yıl boyunca güçlü kaldığını ve momentumu koruduğunu takip ettik. Altın fonlarında da hisse senedi fonlarına benzer bir performans ile gram altın üzeri getiri görüyoruz. Ortalamada 10 fondan 7’si gram altın üzeri getiriyi yıllık dönemde yatırımcılarına sağlamayı başardı. Trump’ın başkanlığında uygulanacak ekonomi politikalarının enflasyonu artırabileceği ve bunun da faiz indirimlerini yavaşlatacağı endişesi ile altında daha sakin bir seyri yılsonu itibarıyla gözlemliyoruz. Ancak jeopolitik riskler ve altının enflasyona karşı koruma sağlama ihtimali ile altındaki talep yeni yılda da devam edebilir. Yatırım bankalarının 2025 yılı hedefleri 3000-3150 dolar bandında bir ons altını ve yüzde 20 civarında dolar bazlı getiriyi işaret ederken, kurdaki artış da değerlendirilirse enflasyon üzeri getirinin yakalanması olası görünüyor. Hem ons hem de dolar/TL kurundaki yükseliş ile altın fonları 2024 yılına benzer bir performansı sağlayabilir.

Yurt dışı hisse senedi içerikli fonlar, ABD borsalarındaki pozitif seyre ayak uydurdu. Özellikle yarı iletken, çip teknolojileri, robotik teknolojiler, blok zincir fonları muhteşem 7 hisselerindeki güçlü seyir ile birlikte getiri yaratmayı başardı. Trump’ın başkan seçilmesi ile blok zincir, çip teknolojileri, enerji ve finans temalı fonlarda getirilerin pozitif etkilendiğini takip ettik. Genel olarak bakıldıığında, yabancı içerikli fonların performansının para piyasası fonları altında kalmasının ana nedenlerinden biri TL’deki reel değerlenme süreci oldu. Kurdaki yükselişin sınırlı olması fonlardaki getiriyi de etkiledi. Yeni yılda Trump’ın başkanlığı ve faiz indirim sürecinin devamı yurt dışı içerikli fonlarda performansın devamını getirebilir, tabi dönemsel düzeltmeleri dikkate almakta fayda var.

Birden fazla varlığa tek fon üzerinden yatırım imkanı sunan ve piyasa beklentilerine göre varlık dağılımını güncelleyebilen değişken, karma ve fon sepeti fonları 2024 yılında BIST100’deki düşük performansa paralel, beklentilerin altında kaldı. Temkinli ve dengeli fonlar para piyasası fon getirilerini geçmeyi başaramazken,  hisse senedi ağırlığı yüksek atak ve agresif fonların ise BIST100 üzeri getiriyi yakalayabildiklerini görüyoruz. Yeni yılda Borsa İstanbul’da daha pozitif bir seyir bu fonların getirilerinin para piyasası fonları üzerine çıkmasını sağlayabilecektir.

2024’te çok konuşmadığımız ama faiz indirim sürecinin başlaması ile öne çıkabilecek borçlanma araçları fonlarını da 2025 yılında bol bol değerlendireceğiz. Borçlanma araçları fonları, faiz indirim dönemlerinde yatırımcılar için cazip bir yatırım alternatifi sunuyor. Düşen faiz oranları tahvil fiyatlarını artırarak bu fonlara olan ilgiyi artırırken, tahvil vadesi performans üzerinde belirleyici bir rol oynuyor. Kısa vadeli tahviller, faiz indirimlerinden sınırlı bir şekilde etkileniyor ve daha düşük oynaklık isteyen yatırımcılar için güvenli bir seçenek olarak öne çıkıyor. Orta vadeli tahviller, faiz düşüşlerinin etkisinden daha fazla faydalanarak dengeli bir risk-getiri profili arayanlar için uygun bir tercih oluşturuyor. Uzun vadeli tahviller ise faiz indirimlerinden en güçlü şekilde yararlanma potansiyeline sahip olmakla birlikte, faiz oranlarının yeniden artış göstermesi durumunda negatif getirilerle karşılaşma riski taşıyor. Bu nedenle, yatırımcıların tahvil vadesine ve piyasa koşullarına göre strateji belirlemeleri önem kazanıyor.

2025: Yeni bir yıl, yeni hikayeler

2025 yılına dair beklentiler, yeni fırsatların kapıda olduğunu işaret ediyor. Küresel çapta faiz indirimlerinin hızlanması ile yapay zeka/teknoloji ve savunma harcamalarının ekonomik büyümeyi desteklemesi bekleniyor. Jeopolitik riskler ise hem belirsizlik hem de yeni yatırım hikayelerinin temelini oluşturacak. Altın ve gümüş gibi kıymetli madenler yeniden radara gelebilir. Trump’ın göreve başlaması ve atacağı adımlar, bitcoin ve kripto paralar başta olmak üzere birçok yatırım temasını etkileyebilir. Bu da 2025’in öngörülemez yanını oluşturuyor. Tüm bunları değerlendirdiğimizde portföy oluşturmanın ve varlıkları çeşitlendirmenin yeni yılda da kritik önemde olacağını düşünüyorum.

 

 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar