Yeni hükümet: Yeni politika
Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri bitti; Ancak 10 ay sonra yerel seçimler var. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kurduğu yeni kabine, yerel seçimlerde AK Parti'nin muhalefete kaybettiği büyük şehirleri geri alarak, tam bir "zafer" planladığını gösterir nitelikte.
Ekonomi yönetiminin başına Mehmet Şimşek'in getirilmiş olması, dış dünyaya "ortodoks ekonomi politikalarına dönüş" mesajı veriyor. Cevdet Yılmaz'ın Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak atanması ise, bu mesajı perçinler nitelikte.
DIŞİŞLERİ'NDE KRİTİK DEĞİŞİKLİK
Dışişleri Bakanlığı'na getirilen MİT Başkanı Hakan Fidan ise, zaten uzun zamandır Türk dış politikasının netameli konularında "diplomat gibi" hareket ediyordu. Rusya ile ilişkilerde, Libya meselesinde, Suriye'de Çavuşoğlu-Akar ikilisinin yaptığı temaslarda hep istihbaratın başı olarak Fidan da vardı. Akar-Çavuşoğlu'nun kabine dışında kalmalarına rağmen, Fidan'ın Dışişleri Bakanı olarak atanması, buralarda izlenen politikaların yeni hükümette "devamlılığının" da güvencesi gibi görünüyor.
Askeri kariyerinin ardından Türkiye'deki Avustralya Büyükelçiliği'nde danışman olarak çalışmış olan, master tezi olarak, “İstihbarat ve Dış Politika: İngiliz, Amerikan ve Türk sistemlerinin mukayesesi” konusunu seçen Fidan, Batı'da işlerin nasıl yürüdüğüne de hakim bir isim. MİT Başkanlığı öncesinde Türkiye'nin Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu nezdinde temsilcisi/şerpası olarak Batı-İran nükleer görüşmeleri konusunda da fiilen yer almış olması da, dış politika hakimiyetini artırır nitelikte.
Fidan'ın, yine MİT'in başına geçmesinin öncesinde, Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı olduğu dönemde Kürt meselesinin çözümü için Oslo görüşmelerini yürüten aktör olması, kabinedeki görevinin dış politikayı aşan nitelikte olabileceğinin de sinyalini veriyor.
SAVUNMA BAKANI YİNE GENELKURMAY'DAN SEÇİLDİ
Erdoğan'ın Savunma Bakanı olarak bizzat ordunun başındaki ismi, Genelkurmay Başbakanı Yaşar Güler'i ataması da dikkat çekici. Böylece, daha önce Hulusi Akar'la yapılan politikanın devam edeceği, hükümetin izleyeceği politikalarda ordunun desteğinin en başından alınacağı gösterilmiş oldu.
Kabinede dikkat çeken bir başka unsur ise, Aile Bakanlığı için seçilen isim olan Mahinur Özdemir Göktaş. Adını ilk olarak Belçika siyasetinde, "Avrupa'da seçilen ilk başörtülü milletvekili" olarak duyuran Göktaş, Belçika'daki siyasi çalışmaları nedeniyle, Kral Leopold ödülüne layık görülmüş bir isim.
Keza Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar'ın da hem Enerji Bakanlığı'ndaki kariyerinde uzunca süre Batı'yla ilişkileri yürütmüş olması, hem de kayınpederinin halihazırda Türkiye'nin Waşington Büyükelçiliği görevini yürütüyor olması, uluslararası politikaya hakimiyetini perçinler bir görüntü çiziyor.
YEMİN TÖRENİNE KATILANLAR/ KATILMAYANLAR...
Erdoğan'ın yemin törenine katılan yabancı konuklar da izlenecek politikalar konusunda kritik mesajlar içeriyor. Tören sonrası resmi yemekte Erdoğan'ın sağına ve soluna oturttuğu Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ve Venezuela Cumhurbaşkanı Maduro, Ankara'nın kimi "en büyük dost" gördüğünün sembolik ifadesi gibiydi. Keza, Avrupa'dan törene katılan tek lider olan Macaristan Başbakanı Orban'ın da önümüzdeki dönemde Batı'yla ilişkilerde Ankara ve Budapeşte'nin pek çok konuda birlikte hareket edeceklerinin mesajını verdi.
Yemin töreninin flaş konuğu ise Ermenistan Başbakanı Paşinyan oldu; Paşinyan'ın Ankara'ya bizzat gelip, Azerbaycan Lideri Aliyev'in de hazır bulunduğu törende Erdoğan'ı tebrik etmesi, hem Türkiye- Ermenistan normalleşme görüşmelerinin süreceğinin, hem de Bakü-Erivan barışının yakın olduğunun göstergesiydi.
Yine pek dikkat çekmese de, Kuzey Irak Kürt yönetimi lideri Neçirvan Barzani'nin de törende hazır bulunduğunu ayrıca not etmek gerek. Belli ki Ankara, Suriye meselesinden enerji politikalarına kadar, Kuzey Iraklı Kürtlerle yakın işbirliğini sürdürecek.
Törende yoklukları hissedilen liderlerden de bahsetmek gerek elbette;
Orban dışında Batı cephesinden kimsenin katılmamış olması kadar, Erdoğan'ın son dönemde ilişkileri düzeltmeye çalıştığı Arap dünyasından da hiçbir liderin törene katılmaması dikkat çekiciydi.