Yeni çağın sanayisi; birlikte başarma modeli
İstanbul Sanayi Odası’nın olağan meclis toplantısının konuğu; Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır idi. Başkan Erdal Bahçıvan, bakanlık ile İSO arasındaki samimi diyalogun pekiştirilmesi halinde ileri boyutlarda işbirliğine dikkate çekiyor; “yeni çağın sanayisine dönük bir değişim için ‘birlikte başarmak’ modeli kurmalıyız.”
Nitekim Milli Teknoloji Hamlesi de ancak böylesi işbirlikleriyle mümkün olabilecek. Toplumsal refah artışı ve sürdürülebilir ekonomik kalkınma için ihtiyaç duyulan küresel rekabet gücü, ekonomik ve teknolojik bağımsızlık, katma değerli üretim ve kritik teknolojilerde atılım; ancak birlikte başarılabilir.
PARADİGMA DEĞİŞİMİ ŞART
İSO, 360 oda arasında gerek projeleri, gerek etkinlikleriyle adeta sanayinin entelektüel platformu durumunda… Bakan Kacır da zaten İstanbul’un sanayideki hayati rolüne dikkat çektiği konuşmasında, geleceğe yönelik umutları gerçek kılmak için yöntem ve paradigma değişikliğine vurgu yapıyordu.
Bakan Kacır’ın Ar-Ge faaliyetlerine dair sözleri; yeni çağın sanayisine dönük değişimin başladığını gösteriyor. 1500 Ar-Ge ve tasarım merkezi, 69 bin tamamlanan, 17 bin devam eden inovatif proje, 221 bin Ar-Ge çalışması, 98 teknopark, 80 kuluçka merkezi ve 7,4 milyar $’lık yüksek teknoloji ihracatı.
İKİ SORU İKİ CEVAP
Milli hasılamız içinde sanayimizin payı artıyor mu?
Bundan 20 yıl önce %20,1 düzeyindeki pay bugün %27,1’e yükselmiş durumda. İmalat sanayi ise ana taşıyıcı ve 20 yıl içinde %16,9’dan %22,1 düzeyine tırmanmış… Türkiye, üretmek ve ürettiğini satmak zorunda olan, sanayisi; Çin’den İtalya’ya dek belirgin düzeyin üzerine tırmanmış bir ülke.
Yüksek teknolojiye geçişte durumumuz nedir?
İSO’da gerek Erdal Bahçıvan’ı ve gerek Bakan Kacır’ı dinlerken en fazla kafamı kurcalayan, yüksek teknolojideki performansımız oldu. Kacır; yüksek teknoloji üretiminin, sanayi genel ortalamasının üzerindeki seyrine dikkat çekiyor. Ancak dünya ihracat pastasındaki payımızın son 20 yılda 2 katına çıkması yetmiyor, katma değerli ürünlerle kilogram fiyatını da en az 2-3 $ düzeyine çıkarmalıyız.
NOT
TÜRK SANAYİSİ DÜNYA PAZARLARINDA TIRMANMA ŞERİDİNDE
Sanayi, bir şeyden çok üretmek demektir. Ancak çağdaş yorumu; o şeyi üretirken gezegeni korumak, daha çok katma değer üretmek ve insani değerleri yücelterek bu işi yapmak demektir. İSO’nun projeleri ile bakanlığın plan ve hedefleri arasındaki paralellik, daha güçlü sanayi umudunu sunuyor.
Misal üretim alanında askeri insansız hava aracında dünya birincisi, güneş paneli, ticari araç, demir-çelik, düz cam ve çimentoda Avrupa birincisiyiz. İhracat faslında ise otomotivde 31,5 milyar $, kimyada 29,7 milyar $ ve makinede 25,3 milyar $’lık kabiliyetimiz söz konusu…
Mehmet Fatih Kacır’ın sunumunda iddialı hedefler, İSO meclis üyeleri kadar bizim de dikkatimize takıldı. Lider Milli Teknoloji girişimlerine bakıyoruz; 5G haberleşme teknolojileri, Batarya, Güneş Enerjisi teknolojileri, Rüzgar Türbinleri, Yüksek Hızlı Tren, Uçan Akıllı Mobilite, Biyoteknolojik ilaçlar, Akıllı Tıbbi Cihazlar, Endüstriyel Robotlar, Yeni Nesil Uydu Girişimi, Teknolojik Gıda Girişimi ve Finansal teknolojiler…
Her biri ülkenin katma değer hamlesi için önemli adımlar… Yeni bakan, kadrosu ile bunları gerçekleştirme iddiasını paylaştı bizimle. Burada beklentim; önemliler arasından önceliklerin belirlenmesidir. Zira endüstriyel hayat da önemliler arasından önceliklerle yaşanabilir ancak…