Yatırım yapmak eve lahmacun söylemek kadar kolay olmalı

Ussal ŞAHBAZ
Ussal ŞAHBAZ Global İşler

Komünizmin yıkıldığı yıllarda Rusya’da en cazip yatırım aracı araba haline gelmişti. Yükselen enflasyona karşı faizler düşüktü. Dolar almak isteseniz kambiyo rejimi müsaade etmiyordu. Devlete ait evler, içinde oturanlara dağıtıldığı için herkesin sadece bir evi vardı, ev almak isteseniz de satılık ev piyasası henüz oluşmamıştı. Bu nedenle az da olsa tasarrufu olan Ruslar paralarını arabaya yatırarak değerlendirirdi.

40 yıl sonra Türkiye’de, gerek döviz kuru gerekse hızla değişen faiz ve vergi politikaları nedeniyle araba en iyi yatırım aracı haline gelmiş durumda. Peki en iyi yatırım aracı amortismana tabi varlık olan bir ülkede tasarruf edilir mi? 11. Kalkınma Planı için açıklanan özel ihtisas komisyonu raporlarına göre tasarruf oranlarımız OECD ülkeleriyle eş düzeyde ve orta gelirli ülkelerin epey altında. Yani zengin gibi harcıyoruz ama aslında orta gelirliyiz. Az tasarruf edince, yatırımlarımızı dışarıdan finanse etmemiz gerekiyor. Bu da yerli ve milli ürünler geliştirsek de bir türlü önüne geçemediğimiz kronik cari açığın ana nedeni.

TürkiyeRaporu.com düzenli yaptığı anketlerin birinde halka “Elinize 1 milyon TL para gelse ne yaparsınız?” diye sormuş. En çok verilen cevap “Önce ev alırım, sonra altın alırım, sonra…. Evde tutarım!”. “Parayı bir yere yatırmam evde tutarım” diyenlerin oranı, “Faize yatırırım, döviz alırım ya da tahvil/ bono alırım” diyenlerden daha fazla. Anket sonuçları tasarrufla ilgili temel problemin farklı tasarruf araçlarına erişim olduğuna işaret ediyor.

Paranız olsa gerçekten nereye yatırırsınız? Öncelikle, zaten ev fiyatlarının hem dünyada hem de Türkiye’de izlenen aşırı düşük faiz politikası nedeniyle artık orta sınıfın erişemeyeceği bir seviyeye geldiğini, 17 Haziran 2020’de bu köşede de yazdığım gibi hatırlayalım. Bankaya yatırayım deseniz, bankada reel faiz negatif. Bono/tahvil piyasasının verimli kısmına erişmek için “nitelikli yatırımcı” olmanız (yani çok paranızın olması) gerekiyor. Türkiye’de paranızı borsaya yatırsanız, piyasa riski şirketlerin riskini domine ediyor. Bu arada borsa yatırımı yapmak için hâlâ banka şubesine gidip sayfalarca evrak imzalamanız lazım. Bireysel emekliliğe girseniz, fon yönetim ücretleri yüksek. ABD’de borsa endeksine yatırım yapan ETF’lere en fazla binde 1 fon yönetim ücreti ödüyorsunuz, bizde bireysel emeklilik fonlarında yönetim ücreti üst sınırı yüzde 1’den başlıyor. Devlet geçen sene “davranışsal ekonomi” deneyi olarak tüm çalışanları istemeden bireysel emekliliğe soktu, yaklaşık 20 kez telefon açarak zar zor kurtuldum.

Vatandaşlarımıza araba dışında iyi yatırım araçları sunarak tasarrufu teşvik etmek için ne yapmalıyız? Öncelikle; kripto paralar, altın dışındaki değerli metaller, borca dayalı kitle fonlaması gibi farklı araçlara erişimi artırmak lazım. ABD’de bankalara kripto para cüzdanı tutma izni verildiği, Kore’de bu iş için özel kanun çıkarıldığı, Avrupa Birliği’nde yeni regülasyon hazırlandığı zamanda, kripto para çoluk çocuk oyunu olarak görülmemeli. Gümüş almak için Kapalıçarşı’ya gitmek gerekmemeli. Fintek sayesinde işlem maliyetleri düştükçe komisyon oranları da düşmeli. Bu araçların kullanımında küçük yatırımcıyı korumanın en iyi yolu teknolojiye dayanan, erişimi kolay, şeffaf ve regüle sistemler kurmak. Tasarrufu artırıp cari açığı kapatmanın yolu, farklı araçlara yatırım yapmayı eve lahmacun söylemek kadar kolay hale getirmek!

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar