Ya üreticiler açgözlü ya da TÜİK verilerinde bir gariplik var

Serbest Kürsü
Serbest Kürsü

Ahmet BALCI

ÇABA Danışmanlık - Mali Danışman

İnanın amacım asla belirli bir kesimi itham etmek değil ancak araştırma yaparken fark edince bu konuda bir yazı yazma gereği hissettim.

Malumunuz ülkemizdeki kamu kurumları içerisinde gerek halkımızın gerekse de pek çok profesyonelin verilerini en yakından takip ettiği kurumların başında hiç şüphesiz devletimizin veri toplama kurumu olan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) geliyor.

1962 yılında Devlet İstatistik Kurumu (DİE) adıyla kurulan bu yapı, 18 Kasım 2005 tarihinde uluslararası normlara uyum kapsamında bir dizi değişiklik geçirmiş ve ismi de TÜİK olarak değiştirilmiştir.

Bu kurumun en çok takip edilen ve kamuoyunda günlerce tartışılan verilerinin başında enflasyonla ilgili olanlar geliyor. Bunlar içerisinde ise özellikle tüketici fiyatlarındaki değişimi gösteren TÜFE ile üretici fiyatlarındaki değişimi gösteren ÜFE geliyor.

Yukarıdaki grafikte ve aşağıdaki çalışmada TÜİK sitesindeki veriler dikkate alınarak ve 2003 yılı 100 kabul edilerek, TÜFE ile ÜFE arasındaki farklar çıkarılmıştır. Görüleceği üzere 2017 yılına kadar kümülede bazen ÜFE; bazen de TÜFE az biraz öne geçmiş. Zaten istatistiksel ve mantıksal olarak orta veya uzun dönemde bu kesişme ve birleşme beklenen bir durum. TÜİK verilerinden de anlaşılacağı üzere 2013 yılında 100 TL olan bir ürünün fiyatı 2021 sonunda TÜFE bazında 659,70 TL; ÜFE bazında ise 1.004 TL’ye çıkmış. 

Aslında ne olduysa 2017 yılından sonra olmuş ve TÜFE ve ÜFE arasındaki fark 3 yılda tam %113 olarak gerçekleşmiş.

Bu verilerden hareketle iki temel çıkarımda bulunabiliriz: Bunlardan ilki üreticiler o kadar kârlı satış yapıyorlar ki, ürettikleri ürünlerin temel girdilerine ne kadar zam gelirse gelsin, bunları son kullanıcıya çok az yansıtabilseler dahi kârlılıklarını ve faaliyetlerini rahatlıkla sürdürebiliyorlar. Aldıkları ürünlere gelen zamları yansıtamasalar dahi, kârlılıklarından feragat ederek, satışlarına ve ticari hayatlarına devam edebiliyorlar. Kısacası bu ihtimale göre üreticiler uzun yıllardır bizlere çok kârlı orandan satışlar yapmışlar ve servetlerine servet katmışlar.

Kalan çok ama çok küçük, bir o kadar da saçma ve hatta sizi okurken gülümsetecek ve hayretlere düşürecek bir ihtimal daha var; o da acaba TÜİK verileri hatalı olabilir mi? Veriler ve üreticilerimizin durumu ortada, lütfen bu kararı sizler verin!

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
İddialı iklim eylemi 29 Kasım 2024