Vurun ulan vurun, ben kolay ölmem

Ozan Ahmed Arif, “33 Kurşun” şiirinde böyle sesleniyor; “Ocakta küllenmiş közüm, karnımda sözüm var. Halden bilene…” Her ne zaman bu şiir düşse hatırıma; bir sorunla boğuşuyorumdur ve çözümü kestirme yollardan arama kolaylığına düştüğümü hatırlıyorumdur. Tıpkı enflasyon belasındaki gibi…

Sahi, enflasyon kaç kurşunla ölür? Ahmed Arif’in dediği gibi; ölmesi için 33 kurşun mu gerekir? Öyle ise bunlar hangileridir? Eğer bunu biliyorsak neden yarım asırdan beri onu öldüremedik? Acaba nerede yanlış yapıyoruz? Kolay ölmüyorsa yöntemimiz mi yanlış yoksa gayret ve niyetimiz mi eksik?

AYNI UFKA BAKABİLMEK 

Aslında enflasyon tek kurşunla ölmez. Yine de tek kurşun ile öldürmeyi deneyecek isek enflasyonu devirecek olan dom dom kurşunu; “güven” olacaktır. Güven, enflasyonla mücadele ederken, elzem olan niteliktir. Yönetene güven, ortağına güven, tedarikçine, üreticine, en başta birbirinize güven. 

Bireylerin bencilleşmesi, toplumları çürütür. Enflasyon, bu çürümenin burnumuzun direğini sızlatan kokusudur. Her birimiz hak ettiğimizden fazlasına göz diker, nimeti alır külfeti ötelersek, varacağımız yer; enflasyon cehennemi olacaktır. Nitekim bugün içinde kavrulduğumuz cehennemi biz var ettik. 

İKİ SORU İKİ CEVAP / Enflasyona dair

Bu hükümet enflasyonu çözme niyetinde midir?

Hayır, zira ondan besleniyor. Onunla kamu borçlarını ödüyor. Onun sayesinde geçiniyor. Onu kullanarak yandaşına, candaşına kaynak aktarıyor. Enflasyonu çözmek yerine tırmandırma yarışını başlatan da o, sürdüren de o… Enflasyon değirmenine ha bire su taşıyan da bizzat kendileri olur.

Yüksek ve yapışkan enflasyonla hayat nasıl geçer? 

Zor geçer. Maliyetli geçer. Zengini daha zengin, fakiri daha fakir hale getirerek geçer. Taşınmadan daha zengin muhitte yaşıyormuşsun duygusunu sana hissettirerek geçer. Sabit gelirliysen sana ev aldırmayarak, oto sahibi yaptırmayarak, çocuğuna iyi tahsil verdirtmeyerek, seni süründürerek geçer. 

ENFLASYON DEVİRECEK 33 KURŞUN 

1-Ahlak, 2-Üretim, 3-Haddini bilmek, 4-Şeffaflık, 5-Hırsız yönetimden kurtulma, 6-Tarımda reform, 7-Daha iyi eğitim, 8-Likayata önem, 9-Nepotizmi dışlama, 10-Nitelikli gayret, 11-Dürüst esnaf, 12-Katma değerli üretim, 13-Teknoloji yoğun endüstri, 14-Modaya doğru koşan tekstil… 15-Cari açığı cari fazlaya dönüştürecek stratejiler, 16-Kendi parana hürmet, 17-Dolarizasyondan uzak durma, 18-Bağımsız merkez bankası, 19-Gerçek ekonomist lider, 20-Piyasa dostu iş yasaları, 21-Rant ekonomisinden kurtulma, 22-Kolay para kazanmanın zor, zor para kazanmanın kolaylaştırılması… 23-Eğitimde çağdaş uygulamalar, 24- Kamu bankalarında şeffaflık, 25-Devlet ihale yasasında adalet, 26-Belediyelerde hizmet odaklı yaklaşım, 27-Borç yönetimi, 28-Sözde değil, özde verimlilik, 29-Adalet reformu, 30-Ceza ve ödül sistemine işlerlik, 31-Doğru teşvikler, 32- Sorumluluk ve 33-İyi yurttaşlık. İşin özünde “enflasyonu çözme kararlılığı” varsa, niyeti olan yapar. Gayretini odaklar, gerçekçi teşhisler koyar, kapsayıcı çözümler geliştirir ve güvenilir uygulamacıların elinde enflasyon, hızlı, kalıcı şekilde devrilir, yıkılır, geriler, tek haneye de iner. Sorun, gayretin ve niyetin halis olup olmamasıdır. Bir de 33 kurşunu enflasyona sıkacak olan mert, dürüst, adil, güçlü, insani yönü baskın bir lider…