“Vatandaş 100 liralık elektriğe 91 lira masraf ödüyor”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, vatandaşın elektrik düğmesine dokunduğunda her 100 lira için 5 kalemden oluşan 91 liralık, 100 liralık doğalgaz için de 3 kalemden oluşan 38 liralık masraf ödediğini açıkladı. CHP Enerji ve Altyapıdan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Akın, 4 kişilik bir ailenin aylık 230 kilovat saat elektrik ile 125 metreküp doğalgaz tüketim ortalaması olduğunu, kış aylarında bu tüketimin 3 katına kadar çıktığını belirtti. Asgari ücretle geçinen bir ailenin bu ortalamalar üzerinden en az 172 lira elektrik, 214 lira da doğalgaz olmak üzere toplamda 386 lira enerji faturası ödediğini ifade eden Ahmet Akın, verginin vergisinin alındığı bu sistemde asgari ücretlinin faturalarını ödemekte zorlandığı, özellikle pandemi sürecinde eve kapanan insanların elektrik ve doğalgaz faturalarının daha da kabardığını söyledi. Doğalgazda ÖTV’nin kaldırılması, elektrikte ve doğalgazda KDV’nin yüzde 1 oranına indirilmesi halinde vatandaşın rahat bir nefes alacağını belirten Akın, asgari ücretlinin gelirine göre en fazla dolaylı vergi yükünü taşıyan kesim olduğunu belirtti. Akın, “Verginin vergisinin bile alındığı, elektriğin değil faturasının çarptığı bir sistemin içindeki enerji faturalarını asgari ücretli ödemekte zorlanıyor” dedi.

Ağbal’ın sunumunda sadece para piyasaları konuşulmadı

MERKEZ Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın geçtiğimiz hafta TBMM Plan Bütçe Komisyonuna yaptığı sunumda sadece para politikaları konuşulmadı. CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu İstanbul’a taşınmak zorunda kalan Merkez Bankası çalışanlarını gündeme getirdi. Bankanın yarısının Ankara’da, yarısının İstanbul’da olduğunu hatırlatan Kuşoğlu, “Böyle bölük pörçük, memnuniyetsiz bir personelle başarılı olmanız da mümkün değil. Çok önemli bir görev yapıyorsunuz, morali bozuk, sıkıntılı, İstanbul’a zorla gönderilen personelle bu işi yapamazsınız” dedi. Kuşoğlu’nun sözleri üzerine Ağbal, bu konunun da çalışmaları içerisinde olduğunu belirterek, yeni başlayan bir Merkez Bankası Başkanı olarak Para Politikası Kurulu dâhil olmak üzere büyük ölçüde çalışmalarını genel para politikası konularına yönlendirdiğini belirterek, “Açıkçası bu dönemde idaredeki, içerideki konulara çok giremedik. Ama bu sürede bana da söylediğiniz konular intikal etti. Bana müsaade edin, bir konu gündemdeyse ve hassas bir konuysa benim o konuyu kurum içerisinde çalışmam lazım, anlamam lazım, bilmem lazım” dedi.